Kapı aksesuarları işi yapan Koray Yıldırım ile 4 ay önce evlenen Nurcan Yıldırım, temizlik yaptığı bir gün kapının önüne çöp koymak için çıktığında çöp poşetinde mücevherlerine ait kutularını gördü. Bunun üzerine çekmecesine bakan Yıldırım, yaklaşık 900 bin TL değerinde altın, döviz ve paranın yerinde olmadığını fark etti. İhbar üzerine olay yerine sevk edilen polis ekipleri çalışma başlattı.
Ev almak için para biriktiren Yıldırım çifti, 7 gün boyunca izledikleri kamera kayıtları sonucunda, 12 Ekim'de evlerine 3 kişinin girdiğini tespit edip, görüntüleri polise verdi. Polisin yaptığı çalışmayla şüphelilerden 2’si yakalanıp, tutuklandı.
Ev almak için biriktirdikleri paranın ve altınların bulunmasını isteyen Koray Yıldırım, "Yaklaşık 4 ay önce evlenerek buraya taşındık. Herkesin yaptığı gibi de altınlarımızı evde sakladık. Kayseri'nin yerlisi değilim, İstanbul'dan geldim. Olay günü eşim haber verdi. ‘Soyulduk’ dedi. Ben başta inanamadım. Oturduğumuz mahalle güvenilir diye düşünüyordum. Sonrasında nasıl oldu dedim. Eşim, 'dalga geçmiyorum, soyulduk. Takı kutularımın hepsi dışarıda' dedi. Eşime, 'hemen polisi ara, geliyorum' dedim. Eve gelince durumu bina görevlimiz anlattı. Yukarıdan fatura dağıtmak için aşağıya inerken yangın merdivenlerinde poşetin dışında takı kutularını bulmuş. Poşetin içine koyup kapının önüne bırakmış. Bıraktıktan sonra da eşim, temizlik yaptığı bir gün kapının önüne çıktığında takı kutularını görmüş. İçeri girip takıların olduğu çekmeceye bakmış, çekmecede takı yok" ifadelerini kullandı.
'7 GÜN BOYUNCA KAMERA KAYDI İZLEDİK'
Polis ekiplerinin gelerek durumu incelediğini söyleyen Yıldırım, "Biz hırsızlıktan sonra 7 gün boyunca kamera izledik. İşten gelince hemen kamera kayıtlarının başına oturup gece saatlerine kadar izliyorduk. Ne aradığımızı da bilmiyorduk. Akraba, eş ve dosttan şüphelendik. 7 gün boyunca 13 kamera kayıtlarını izledik. Şüpheli olan şahısları bulduk. Bulur bulmaz polisleri aradık ve kayıtları ilettik. 2 gün sonrasında 2 kişiyi buldular. Diğerini bulamadılar. Onu da arıyorlar" diye konuştu.
‘HAYALLERİMİZİ DE ÇALDILAR’
500 gramı geçen altın, bir miktar Türk lirası, döviz ve çeyrek altınları olduğunu belirten Yıldırım, "Değeri yaklaşık 900 bin TL olan para ile karışık altın birikimimiz vardı. Şu anki değerini bilmiyorum. 1 milyon da olmuştur. Hala bulunamadı. Biz yeni evlendik. İster istemez bir şeylerin sahibi olmak istiyoruz. Yılların birikimiydi. Takılanların çoğu düğünde takıldı belki ama diğer kısmı eşimin tazminatından aldığı para ve benim birikimlerimdi. Ben dışarıda gezen bir insan değilimdir. Herkes eşine çiçek alır ben çeyrek altın alırdım. Eşimin 8, benim 6 yıllık emeğim, düğünde takılan takılar hepsinin toplamını bir anda birisi aldı ve hayallerimizle birlikte gitti. Eşimin hayaliydi. Bunların hepsini biriktirip ev alacaktık ama çaldılar. Sadece altınları değil, anıları ve hayalleri de çaldılar" dedi.
'TAKI KUTULARIMI ÇÖPTE GÖRDÜM'
Nurcan Yıldırım ise, "Sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra dışarıya çöp bırakmak için çıktığımda kapımda çöp poşeti içine bırakılan kendi mücevher kutularımı gördüm. Onları gördükten sonra koşarak yatak odasına gittim. Çekmeceye baktım. Çekmece bomboştu. O çekmecede düğünde takılan mücevherler, kendi yaptığımız birikimler ve benim iş yerimden aldığım tazminat bulunuyordu. Hayallerimiz ve hedeflerimiz vardı. Onları gerçekleştirmek adına yaptığımız birikimlerin hepsi orada duruyordu. Evet belki ihmal ettik, orada durmamalıydı. Ama böyle olacağını da bilemedik açıkçası. Maalesef böyle bir olay yaşadık" ifadelerini kullandı.
Kaynak: DHA