DEMET İLCE / MUHABİR

Bir yandan soğuk algınlığı, grip, diğer yandan Kovid-19, domuz gribi gibi hastalıklar son dönemde iyice hayatımıza girmeye başladı. Öte yandan özellikle kış aylarında soğuk algınlığı ile başlayan zatürre vakalarında da artış yaşanmaya başlandı. Diriliş Postası’na zatürre hakkında bilgi veren İstanbul Aydın Üniversitesi VM Medical Park Florya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Bilge Özgür Yüksel, zatürreden korunmak için 4 hayati öneriyi anlattı…

“Zatürre Türkiye’de ölüm nedenleri arasında 5’inci sırada”

Geç tedaviye başlandığında zatürrenin ölümcül olabileceği uyarısında bulunan Dr. Bilge Özgür Yüksel, “Zatürre dünyada ve ülkemizde hastane başvurularının en sık nedenleri arasındadır. Türkiye’deki ölüm nedenleri arasında da 5’inci sırada yer alır. Kişinin kronik hastalıkları olduğunda veya kişi ileri yaştaysa, zatürrenin daha ağır seyrederek hayati risk oluşturabildiği bilinmektedir” dedi.

Uzm. Dr. Yüksel, ateş, terleme, nefes alırken ya da öksürürken göğüs ağrısı, yorgunluk ve koyu renkli balgam gibi belirtilerle etkisini hissettiren zatürrenin virüs, mantar veya bakterilerin yol açabildiği tehlikeli bir akciğer hastalığı olduğunu söyledi.

Zatürrenin her yaştan kişide görülebileceğini ifade eden Uzm. Dr. Yüksel, hastaların şikâyetlerinin de hastalığın türüne ve kişinin genel sağlık durumuna göre değişiklik gösterebileceğini belirterek, dikkat edilmesi gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu.

“Akciğer dokusunun iltihabı”

Tıpta pnömoni adıyla bilinen zatürrenin akciğer dokusunun iltihabı olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Yüksel, “Zatürre hastalığı olan kişilerde akciğer dokularının iltihaplanması sonucu alveol adı verilen hava kesecikleri iltihapla veya sıvıyla dolarak solunan oksijenin kan dolaşımına girmesini engeller. Aynı zamanda kan dolaşımındaki karbondioksit gazının da vücut dışına çıkmasını zorlaştırarak kandaki karbondioksit oranının artmasına yol açar” diye konuştu.

“Korunmak için grip ve zatürre aşısı ihmal edilmemeli”

Zatürre hastalığının yaşının olmadığını dile getiren Uzm. Dr. Yüksel, “Elbette bazı kişilerin zatürreye yakalanma ihtimalinin diğerlerine oranla daha fazla olduğu söylenebilir. 2 yaşın altındakiler, 65 yaşın üzerindekiler, kronik akciğer hastalıkları olanlar, sistemik rahatsızlıkları bulunanlar, bağışıklık sistemi baskılananlar, alkol ve sigara kullananlar, kimyasal maddelere maruz kalanlar için zatürre riski daha yüksektir. Bu yüzden zatürreden korunmak için grip ve pnömokok (zatürre) aşısı yaptırılması ihmal edilmemelidir” şeklinde konuştu.

“Hayatı tehdit edebilir”

Zatürre tedavisinde hastalığa neden olan temel unsurun doğru tespit edilmesini gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Yüksel,  şu bilgileri paylaştı:

“Tedavisine geç kalındığında zatürre ölümcül bir hastalık haline gelebilir. Nitekim dünyada hem de ülkemizde hastane başvurularının en sık nedenleri arasındadır. Ülkemizde ölüm nedenleri arasında da 5’inci sırada yer alır. Kişinin kronik hastalıkları olduğunda veya kişi ileri yaştaysa, zatürrenin daha ağır seyrederek hayati risk oluşturabildiği bilinmektedir.”

“Grip, zatürreye dönüşürse daha ağır seyreder”

Grip virüsünün bazen doğrudan zatürreye neden olabileceğini ifade eden Uzm. Dr. Yüksel, “Grip zatürreye neden olmasa da, solunum yollarında yarattığı tahribat bakterilerin ve mantarların yol açtığı zatürre türünün ortaya çıkması için uygun zemin hazırlayabilir. Gribin zatürreye dönmesi halinde hastalığın çok daha ağır geçeceği bilinmektedir. Bu yüzden zatürreden ve gripten korunmak için yapılması gerekenler hakkında bilgi sahibi olunmalıdır” açıklamasında bulundu.

“Zatürre bulaşıcı olabilir”

Zatürrenin bulaşıcı olabileceğine değinen Uzm. Dr. Yüksel, “Çoğu bakteriyel pnömoni türü bulaşıcı değildir. Bakteriler bir kişiden diğerine yayılabilir, bulaşabilir ancak zatürre (pnömoni), burun ve boğazda bulunan bakteriler akciğer dokusunu istila ettiğinde bağışıklık sistemi zayıf olan ya da zatürre için diğer risk faktörlerine sahip kişilerde ortaya çıkar. Yine de tüm bakteriyel veya viral zatürre türlerinin bulaşıcı olma potansiyelinin olduğu unutulmamalıdır. Zatürre olan bir yetişkinin ya da çocuğun bu hastalığı ne kadar süre bulaştırabileceğini söylemek için zatürreye neden olan mikrop veya organizmanın türünü bilmek gerekir” ifadelerini kullandı.

“Önlenebilir bir hastalık”

Zatürreyi nasıl önleyebileceğimizi anlatan Uzm. Dr. Yüksel,” Her ne kadar zatürre ciddi bir akciğer hastalığı olsa ve birçok kişinin yaşamını tehdit etse de,  önlenebilir nitelik taşır. Grip aşısı yaptırarak zatürreye yakalanma riski azaltılabilir. Özellikle 65 yaş ve üzerinde olanlar, kronik akciğer hastalıkları bulunanlar, riskli hastalarla karşılaşma ihtimali yüksek olan sağlık personelleri ve toplum hizmetinde çalışanlar her sene grip aşısı olmalıdır. Pnömokok bakterisi nedeniyle oluşan zatürre, toplum kökenli zatürre olarak tanımlanır ve görülme sıklığı çok yükseltir. Özellikle kış aylarında herkesi tehdit edebilen bu bakterinin yol açabileceği hastalıklardan korunmak için pnömokok aşısı yaptırılmalıdır. Konjuge Pnömokok ve Pnömokok aşıları her yaştan kişinin bu hastalığa yakalanma riskinin azaltılması için önemlidir” şeklinde konuştu.

Doğuştan yemek borusu olmayan bebek Elazığ'da sağlığına kavuştu Doğuştan yemek borusu olmayan bebek Elazığ'da sağlığına kavuştu

“Korunmak için 4 hayati öneri”

Uzm. Dr. Yüksel, zatürreden korunmak için önerilerini şöyle sıraladı:

“Ellerin düzenli yıkanması gerekir. Öksürürken ya da hapşırırken ağız tek kullanımlık mendillerle ya da dirsekle kapatılmalıdır. Sağlıklı beslenilmeli ve uyku düzenine dikkat edilmelidir. Sigara bırakılmalıdır.”

Muhabir: Demet İlce