Dünyanın gözünün içine baka baka Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerini katleden Çin’in soykırım politikaları ‘Sıfır Kovid’ bahaneli zulümler ile zirveye çıktı. Uygur Türklerini günlerce aç bırakan, kapılarını kilitleyerek katleden Çin, kamplarda alıkoyduğu yüz binlerce Müslüman Türk’ü vatanından ve ailesinden koparmaya devam ediyor. 9 Aralık Uygur Soykırımı Günü ve 10 Aralık İnsan Hakları Günü vesilesiyle dünyanın vicdanına insanlık soykırımını bir kez daha hatırlatıyoruz.

3 MİLYON UYGUR, KAMPLARDA

Doğu Türkistan bölgesinde, bir etnik gruba karşı girişilmiş en yaygın ve sistematik baskı rejimi uygulanıyor. 2016 yılından bu yana 1 ila 3 milyon arasında Uygur, toplama kamplarında esir hayatı yaşıyor. Kapalı rejim nedeniyle kamplardaki insanların sayısı net olarak bilinemiyor. Sürgündeki on binlerce Uygur Türkü, evlerinden zorla alınıp götürülen anne-baba ve kardeşlerine aylarca, yıllarca ulaşamıyor. Kovid bahanesiyle evlerine hapsedilen Uygur Türkü Müslümanlar, âdeta aç bırakılarak ölüme terk ediliyor.

‘SOYKIRIM’ SUÇU İŞLENİYOR

Doğu Türkistan’da erkekler zorla kamplara kapatılırken ortada kalan aile ve evlenme yaşındaki Müslüman kızları zorla Çinli erkeklerle evlendiriliyor. İnsan hakları izleme örgütlerine göre bakıma muhtaç bebekler dahi ailelerinden kopartılarak asimile ediliyor. Dünya 10 Aralık’ta İnsan Hakları Günü’nü kutlarken soykırımı sürdüren Çin’e karşı Türk Devletleri Teşkilatı ve İslam İşbirliği Teşkilatı’na büyük görev düşüyor.

Artık ses verin!

***
‘Siz olsaydınız ne yapardınız?’

“Anneniz kendi evinizde yanarak ölmüş ve siz onunla 7 yıldır görüşemiyorsunuz. Sonra internetten ölüm haberini öğreniyorsunuz. Siz olsaydınız ne yapardınız?”
Urumçi’deki yangında ölüme terkedilen Kanbernisa Abdurrahman’ın Türkiye’de üniversite okuyan oğlu Mohammed
Editör: Haber Merkezi