Suriye'deki yeni yönetim ile diplomatik bağ kurmak isteyen Avrupa ülkeler bir bir Şam'ı ziyaret ediyor. ABD’nin ardından Almanya ve Fransa, başkenti ziyaret etti. Yıllardır kaosun pençesinde, Esed rejiminin baskısıyla yönetlien Suriye ve mülteciler için harekete geçmeyen Avrupa ülkelerinin yeni dönemde pastadan pay almak için hareket geçmesi dikkatlerden kaçmadı. PKK'ya her zeminde destek çıkan Fransa'nın Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, YPG için 'silah bırak, yönetime katıl' çağrısı yaptı.
BATI'NIN SURİYE POLİTİKASI
Batı’dan peş peşe Suriye’ye yapılan ziyaretleri Türkiye Gazetesi'ne değerlendiren Suriyeli uluslararası ilişkiler uzmanı Zekeriya Mollahafçı “ABD, Fransa ve Almanya gibi Batılı ülkelerden veya Arap ve Körfez ülkelerinden Suriye’ye yapılan devlet ziyaretlerinin değişen bölgesel ve uluslararası dinamiklerle ilgili çeşitli sebepleri var. Öncelikle, Suriye muhalefetinin zaferinden sonra uluslararası ve bölgesel pozisyonlar değişti. Mültecileri olan Fransa ve Almanya gibi ülkelerin, kendi topraklarında istemediği Suriyelileri iade etme gibi önceliği var. Almanya zaten iltica başvurularını durdurdu. Diğer faktör ise güvenlik sıkıntısı. Özellikle rejim, Hizbullah ve bazı milislerin dosyaları iş birliğini mecbur kılıyor. Çünkü güvenlik dosyalarına ek bölgesel istikrarın sağlanması onlar açısından farklı mahiyet arz ediyor.
"BATI UYRUKLU DEAŞLI TERÖRİSTLER VAR"
Özellikle DEAŞ üyelerinin bilgisini sağlamak için Suriye hükûmeti ile güvenlik açısından iş birliği bir mecburiyet hâlini aldı. Çünkü çok sayıda Batı uyruklu DEAŞ’lı terörist var. Bununla birlikte ekonomik ve jeopolitik çıkarlar da önemli. Suriye, Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan stratejik bir konumda bulunuyor. Bu da Suriye’yi herhangi bir ekonomik düzenlemede veya ticaret koridorunda önemli kılıyor. Suriye’nin yeniden inşası büyük bir ekonomik fırsat sunuyor. Bütün etkenlere Körfez ülkeleri de dâhil olmak üzere Arap yönetimlerinin Suriye’ye yönelik politikalarını yeniden gözden geçirmesine yol açıyor. Siyasi perspektif açısından artan İran etkisine karşı koymak için, Suriye’yi Arap kuluçka makinesine geri döndürmeye çalışmak bir diğer önemli motivasyon” şeklinde konuştu.
"BU TUZAĞA DÜŞMEYECEĞİZ"
Suriye Devrimci Güçler Koalisyonu yöneticilerinden Yasir Zakiri ise Avrupalıların son ana kadar Esad’ı ve dikta yönetimini desteklediğini hatırlattı. “Batılı ülkeler başta ABD, İngiltere, Fransa, Almanya olmak üzere bize 2011 istismar sürecini bir defa daha yaşatmak istiyor” diyen Zakiri “O dönem Suriye’nin Dostları çatı yapılanması ile devrimi sabote ettiler. Şimdi bunca bedel ödeyerek kurmaya çalıştığımız devlete sızarak bu yeni yapılanmayı şekillendirmek istiyorlar. Bu sefer kurulan bu tuzağa düşmeyiz. Hepsi öncelikle siyasi olarak dışarıda kalmak istemiyorlar. Diğer yandan bir tür PKK ve İsrail’in de fahri elçisi misyonu ile Şam’a geliyorlar. İstedikleri siyasi ortamı oluşturup ardından şirketlerini Suriye’ye sokacaklar. Yüz milyarlarca dolarlık imar ve yenilenme pazarını domine etmeyi hedefliyorlar. Bu oyunu gördük, aktörleri tanıyoruz.
BÖLGESEL REKABET
Devrimi o gün çaldılar ancak şu an o fırsatı vermeyeceğiz. Rusya ve İran’ın çıkarılmasını da bir fırsat görüp Akdeniz’i savunma ve güvenlik boyutu ile birlikte hidrokarbon zenginliği ile de kontrol etmeyi planlıyorlar. Biz ilk günden itibaren Türkiye ve birkaç ülke ile omuz omuza mücadele ettik. Şimdi her konuda bu kardeş hukuka bağlı olarak yeniden inşa döneminde de beraber hareket edeceğiz” ifadelerini kullandı.