Elimizdeki bulgular ve genelde bu işten ekonomik çıkar sağlayan kesimlerin söylemleri, yapay zekânın yararlarına odaklanmamıza neden oluyor. Çocukların problem çözme yeteneklerini geliştirmelerine ve öğrenirken eğlenmelerine yardımcı olacak yapay zeka uygulamaları oldukça yaygınlaştı. Ayrıca yapay zeka, öğretim materyallerinin kişiselleştirilmesi ve öğrenci ilerlemesinin izlenmesi gibi eğitim alanında büyük potansiyele de sahip. Öğrencilere özel eğitim planları oluşturabilme ve onların güçlü ve zayıf yönlerini belirleyebilme durumunda şu anki teknoloji. Bu sayede çocukların daha etkili bir şekilde öğrenebilmelerine olanak sağlayan kişiye özel programlar uygulanabiliyor.

“ÇOCUKLARIN BAĞIMSIZ DÜŞÜNME YETENEKLERİ YOK OLABİLİR”
Yapay zeka sayesinde sağlık ve bakım sektöründeki ilerlemeler gün geçtikçe iyiye gidiyor. Sağlık sektöründe, teşhis ve tedavi süreçlerinde kullanım, çocukların sağlığını korumak için önemli bir rol oynamaya başladı bile. Yapay zeka destekli erken teşhis ve tedavi yöntemleri sayesinde onbinlerce çocuğun hayatı kurtarılıyor. Ancak tüm bunların yanında, çocuklar, yapay zeka destekli oyunlar, uygulamalar ve cihazlar üzerinde fazla zaman harcadığında, bu durum bağımlılığa yol açabiliyor. Yapay zekanın çocuklar üzerindeki etkesiyile ilgili açıklamalardan bulunan Bilişim danışmanı Tolga Mırmırık “Aşırı ekran zamanı, fiziksel aktivite eksikliğine ve sosyal etkileşim azlığına neden olabiliyor. Yapay zeka destekli uygulamalar aşırı kullanıldığında, yapay zekâ çocukların bağımsız düşünme yeteneklerini etkileyebilme potansiyeline sahip. Her şeyi yapay zeka tarafından yönlendirilen bir çocuk, kendi kararlarını verme ve problem çözme becerilerini kaybedebilir korkusu da var ailelerde.” dedi.
“GERÇEK DÜNYADAN İZOLE OLMA RİSKİ VAR”
“Sosyal izolasyon tarafında da çocuklar, yapay zeka destekli oyunlar veya uygulamalarla çok fazla vakit geçirdiklerinde, gerçek dünya sosyal etkileşimlerinden izole olma riski altında. Bu da bizi biz yapan sosyal beceri gelişimini olumsuz etkileyecek gibi görülüyor.” diyen Mırmırık, şimdiye kadar yapa zeka kullanımının insan zekâsını etkileyip etkilemediğine ilişkin verilere dayalı bir araştırma bulunmadığını ama önümüzdeki 10 yıllık süreçte verilerin daha sağllıklı şekilde toplanacağını belirtti. Bu veriler üzerinden yapılacak araştırmalar, konuya daha doğru bir yaklaşım olanağı sunacaktı ifadelerini kullanan Mırmırık, sözlerine şöyle devam etti:

“Şimdiden herhangi bir belirgin veri ve araştırma sonucu olmadığı için bu konuda endişelenmeye gerek olmadığını düşünmekteyim. Gutenberg matbaayı bulduğunda insanlar el yazısı becerilerinin sona ereceği ve bu yüzden var olan becerilerinin yok olacağını düşünmüştü. Oysa biz insanlara onbinlerce yeni kapı açtı bu icat. Yapay zeka kullanımı da eğer ki kontrollü ve kurallara dayalı olarak uygulanabilirse önünde sonunda biz insanlığın yararına olacaktır.”