Türklerin bu büyük dinî hoşgörü içerisinde kabul ettikleri dinlerden biri de Maniheizm (Mani Dini)'dir. Mani tarafından ilkeleri belirlenen bu din, Uygur hükümdarı yönetiminde devletin resmî dini olarak kabul edilmiştir.

UYGURLAR MANİ DİNİNİ HANGİ HÜKÜMDAR DÖNEMİNDE KABUL ETMİŞTİR?

Uygurlardan önce Toharistan Türkleri, Çigiller, Karluklar ve Basmıllar arasında Maniheizmin ortaya çıkıp yeşerdiği çekirdek bölgenin Yedisu Bölgesi, özellikle Çu ve Talas vadilerinin olduğu bilinmektedir. Uygur hükümdarı Bögü Kağan’ın Maniheizmi kabul ettiği tarih olarak, Shih Ch’ao-i isyanını bastırmak için Çin’deki seferinden döndüğü 762/763 yılı, ilk olarak Chavannes ve Pellıot tarafından, Karabalgasun yazıtının Çince metni ve T’ang hanedan yıllıklarına dayanılarak ortaya atılmış ve genel kabul görmüştür. Ancak Moriyasu ve Clark başta olmak üzere bazı araştırmacılar Bögü Kağan’ın 762/763 yılından önce bu dini tanıdığını ve resmî din ilana edene kadar geçen bir sürecin var olduğunu iddia etmişlerdir.

Ticaret yapmaları sebebiyle çok dil konuşabilen, farklı kültür ve dinlerin taşıyıcısı olan Soğdlular, Türklerin hem Budizm, hem Maniheizm ile tanışmalarına vesile oldukları gibi, yaptıkları tercüme faaliyetleri ile bu dinlerin kutsal kitaplarını İran dillerinden Türkçeye çevirmişler, hem de gerekli ruhban sınıfı ihtiyacını bizzat karşılayarak bu dinleri Türkler arasında teşkilâtlandırmışlardır.

Editör: Haber Merkezi