Güney Afrika'nın Johannesburg şehrinde düzenlenen 15. BRICS Zirvesi'nde topluluğa yeni üye alımları konusunda anlaşmaya varıldı. Buna göre; topluluk, Suudi Arabistan, Arjantin, Birleşik Arap Emirlikleri, Etiyopya, İran ve Mısır'ın üyelik başvurularını kabul ederek üyelik için davette bulundu. Topluluğa davet edilen ülkelerin tam üyelikleriyse 1 Ocak 2024'ten itibaren başlayacak. Böylece BRICS'e üye ülke sayısı, 11'e yükselecek.
Video konferans yoluyla zirveye katılan Putin, neo-liberal politikaların yeni dünya düzenine karşı bir tehdit olduğunu söyledi. Buna karşı BRICS'in daha da büyüyebileceğine dair sinyaller verdi.
Peki BRICS'in genişlemesi ne anlama geliyor? Neden bu 6 ülke seçildi? Sümeyye Palta konuyu Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi öğretim görevlisi ve Uzak Doğu uzmanı Diren Doğan'la konuştu.
BRICS'in günümüzde bu kadar konuşulmasının temel sebebi üye ülkelerin yükselişi olduğunun altınızı çizen Doğan, BRICS'in üye ülkelerinin her birinin kendi bölgelerinde görece güçlü pozisyonda olduğunu ya da lider pozisyonunda olduğunu belirtti. Mevcut haliyle BRICS'in aslında gelişmekte olan dünyanın sesini duyurmaya çalışan bir uluslararası örgüt konumunda olduğunu ifade eden Diren Doğan, "BRICS riskli bir İran'ı almak yerine ya da sorunlu bir İran'ı üyeliğe dahil etmek yerine işte daha sıkıntısız bir Arjantin'i tercih eder deniliyordu ama biz şu andaki pozisyona baktığımızda aslında en kritik ülkelerin dahi dahil olduğunu görüyoruz. Benim için burada Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve İran aslında Çin Halk Cumhuriyeti ve bir bakıma Rusya tarafından üyeliğe talep edilen ülkeler. Diğer taraftan Etiyopya ve Arjantin'de diğer üye ülkelerin bölgelerinden dahil olması istenilen ülkeler gibi duruyor. Bu doğrultuda da şu yorumu yapabilirim: Bence bu genişleme BRISC'in biraz daha doğasını değiştiriyor ve mevcut marka değerini değeri biraz daha düşürüyor." diye konuştu. Bu doğrultuda genişlemeyi kötü bir fikir olarak görmediğini dile getiren Doğan, BRICS'in küresel sistemde, gelecek vadeden ve parlaklığı günden güne artan bir aktör olduğunu sözlerine ekledi. Ancak BRISC'in kurumsallaşmasıyla ilgili eleştirilere de katıldığını aktardı.
