TEPAV, Türkiye'nin küresel ticaretten aldığı payların gelişimini ve ihracatının çeşitlilik durumunu inceledi.
Buna göre, çeşitliliği rekabetçilik boyutunu da dikkate alarak ölçen analizler Türkiye’nin ürün çeşitliliğinde dünyanın en öndeki altı ekonomisinden biri, pazar çeşitliliği açısındansa dünyada lider ülke durumunda olduğunu gösterdi.
TEPAV Kalkınma Programı Direktörü Hüseyin Ekrem Cunedioğlu tarafından hazırlanan "Türkiye’nin Dış Ticaret Performansı: İhracatın Çeşitliliği" başlıklı değerlendirme notu yayımlandı. Çalışma, Türkiye’nin dış ticaret performansına ilişkin not dizisinin ilkini oluşturuyor.
Değerlendirme notunda “yapılan analizler, Türkiye’nin ihracattaki ürün ve pazar çeşitliliği açısından dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer aldığını göstermektedir. Yüksek çeşitlilik yapısı, Türkiye’nin küresel kriz zamanlarında ihracatını hızlı şekilde toparlamasını kolaylaştırmakta ve sektör ya da pazar şoklarına karşı kırılganlığını azaltmaktadır. Diğer taraftan üretim kapasitesi kısıtları altında dış ticaretin büyümeye katkısını artırmak için ülkenin çeşitlilik avantajını doğru bir uzmanlaşma stratejisiyle değerlendirmek hususunda daha fazla gecikmemesi gerektiği de değerlendirilmektedir” denildi.
İhracatın çeşitliliği
TEPAV'ın çalışmasında, Fransız düşünce kuruluşu CEPII’nin yayımladığı ve 226 ülkenin yaklaşık 5000 üründeki ticaret akışlarını sunan BACI veri tabanı kullanıldı.
Ürün çeşitliliğinin üç, pazar çeşitliliğinin ise iki gösterge üzerinden tartışıldığı çalışmada tüm göstergeler son yirmi yıldır Türkiye’nin ihracat çeşitliliğinin artış trendinde olduğunu göstermiştir.
Ürün ve pazar çeşitliliği bir arada değerlendirildiğinde çeşitliliğin mevcut durumu ve değişimi açılarından Türkiye’nin Çin ve Hindistan’la beraber diğer tüm ülkelerden ayrıştığı dikkat çekmektedir. Ayrıca notta Türkiye’nin küresel ticaret yayılımıyla ilgili şöyle denildi:
“2002’deki 725.517 ülke-ürün ikilisinin yüzde 17,1’ine ihracat yapan ve bu performansıyla küresel ticarete yayılımı en fazla on sekizinci ülke olan Türkiye, 2002’den 2022’ye yayılım oranını 2,33 katına, yani yüzde 39,74’e çıkarmış ve yayılım endeksine göre 2022’de yedinci sıraya yükselmiştir”.
Çeşitliliği uzmanlaşmak için kullanmakta gecikmemeliyiz
Notun sonuç kısmında Türkiye’nin yüksek ürün çeşitliliğinin aslında yeni ve büyüme potansiyelini artırma ihtimali daha fazla olan ürünlerde uzmanlaşmak için büyük bir fırsat sunduğu ancak uzun süredir bu potansiyele sahip olmasına rağmen ülkenin henüz bir uzmanlaşma patikasına girmediği belirtilmiştir.