Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bilimleri Üniversitesindeki Fahri Doktora Tevdi Töreni’nde yaptığı konuşmada, üniversite yönetimine, şahsına tevdi ettikleri fahri doktora unvanı için teşekkür etti. Geçen yıl eğitim öğretim hayatına başlayan üniversitenin, 2016-2017 akademik yılının hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, bugün aynı zamanda içinde bulundukları tarihi binanın faaliyete geçmesinin 113. yıl dönümü olduğunu hatırlattı Bu mekanın çok farklı bir mekan olduğunu dile getiren Erdoğan, bu mekanı da üniversitenin yönetiminin aslına döndüreceğine inandığını söyledi. Emaneti sahiplenmenin, emaneti aslına döndürmek suretiyle nesillere tevdi etmenin bir görev olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bundan sonra bizim için ‘Şu ne der, bu ne der?” diye bir ölçü yoktur. Artık bizim ölçümüz, ülkemizin ve milletimizin bekası için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaktır. Mesela 2013 yılında gezi olayları sırasında biz bu anlayışla hareket ettik. Aynı yılın sonunda yaşadığımız 17-25 Aralık emniyet yargı darbe girişiminde de ölçümüz yine buydu.”
“Milletvekili gibi değil de terörist gibi davranırsanız terörist muamelesi görürsünüz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP milletvekillerinin ‘PKK terör örgütüne üye olmak ve örgüt propagandası yapmak’ suçlarından tutuklanmalarıyla ilgili olarak, “Siz milletvekili gibi değil de terörist gibi davranırsanız elbette terörist muamelesi görürsünüz. Bir fikri, bir siyaseti savunmakla terör örgütünü, teröristi, terör eylemlerini savunmak çok farklıdır. Bizim her türlü fikrin ifadesine, katılmıyor olsak da saygımız vardır. Ancak konu ülkenin bütünlüğü, milletin birliği, vatandaşların can güvenliği olduğunda hiç kimse kusura bakmasın, gözümüz kimseyi görmez. Sıfatı ne olursa olsun, kendi ülkesine, kendi milletine ihanet içinde olanların yargıya hesap vermesini sağlamak, bunun için gereken altyapıyı oluşturmak, bizlerin en başta gelen görevidir.” diye konuştu.
Batı umurumda değil
HDP’nin savcıların çağrıları karşısındaki provokatif eylemleriyle Türkiye’yi hedef tahtası haline getirmeyi hedeflediklerini ve Batının kirli amaçlarına hizmet ettiklerini dile getirerek, “Dokunulmazlıklar üzerinden meclise, devlete, millete, yargıya meydan okuyan, hatta hakaret eden bu densizlerin amacı, Türkiye’yi uluslararası alanda sıkıntıya sokmaktır. Açık, net söylüyorum; benim uluslararası bu saldırılardan en ufak bir korkum, endişem yoktur. Benim için aslolan milletimdir. Milletim ne diyor? Aslolan budur” şeklinde konuştu.
FETÖ’cü ve PKK’lı teröristleri saklamak için hukuku bahane eden Avrupalı ülkelerin, PKK yancısı HDP’lilerin tutuklanmasını hukuksuz bulmasının manidarlığına dikkat çeken Erdoğan, herkesin kararlara saygı duymak zorunda olduğunu ifade ederek “En son işte yaşanan olaylarda Avrupalı bakanlar Türkiye’ye hücum ediyorlar, buraya gelip gidiyorlar. Malum partiyi gidiyorlar ziyaret ediyorlar. Ne olacak yani, gelip gidecekseniz. Buradaki kararı mı değiştireceksiniz. Burada hukuk var. Biz bunlara bir şey söylediğimiz zaman diyorlar ki ‘Biz hukuk devletiyiz, dolayısıyla biz hukuka müdahale edemeyiz, hukuk bağımsızdır. tarafsızdır.’ E senin ki tarafsız, bağımsız. Bizdeki hukuk, guguk mu?” mesajını verdi.
Göbeğimizi kendimiz keseriz
Batının terör destekçiliğini yadırgamadığını kaydeden Erdoğan, batıya bağlı kalmadan Türkiye’nin hedeflerine adım adım yürüyeceğini söyleyerek, “Batı bizim için hiçbir zaman hayırlı rüya gördü mü? Görmedi. 53 sene Avrupa Birliği’nin kapısında bekletilen Türkiye için Batı’dan biz ne bekleyeceğiz. Kendimizi aldatmayalım. Biz kendi göbeğimizi, kendimiz keseceğiz. İnanın çalışalım, gayret edelim, ilim olarak değerli hocalarım şu sevgili öğrencilerimizi geleceğe hazırlasınlar, biz bunları sollayıp aşar, geçeriz. Hiç endişeniz olmasın” ifadelerini kullandı.
Hepsi hesap verecek
HDP’lilerin milletvekilliği yerine PKK’ya hizmet ettiğini vurgulayan Erdoğan, vatana ihanet edenlerin ismine, makamına bakılmaksızın hesap vermesinin devletin önemli görevlerinden biri olduğunun altını çizerek, şunları söyledi: “Siz milletvekili gibi değil de terörist gibi davranırsanız elbette terörist muamelesi görürsünüz. Bir fikri, bir siyaseti savunmakla terör örgütünü, teröristi, terör eylemlerini savunmak çok farklıdır. Bizim her türlü fikrin ifadesine, katılmıyor olsak da saygımız vardır. Ancak konu ülkenin bütünlüğü, milletin birliği, vatandaşların can güvenliği olduğunda hiç kimse kusura bakmasın, gözümüz kimseyi görmez. Sıfatı ne olursa olsun, kendi ülkesine, kendi milletine ihanet içinde olanların yargıya hesap vermesini sağlamak, bunun için gereken altyapıyı oluşturmak, bizlerin en başta gelen görevidir.”