Çiller, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin bölünmüşlük üzerinden siyaset yapanların faaliyetleri nedeniyle birbirlerini karalayan düşman taraflara dönüştüğüne dikkat çekerek bunun sonucunda, insanların siyaseten mantık ve hakikat sınırlarının dışında karalamalara hedef olduğunu, bu durumların bölünmeyi daha da derinleştirdiğini vurguladı.
Çiller, "Sosyal medyada yer alan, benim Can Yücel'i çağırarak 'Bana şiir yazın' dediğim söylemi bunun en belirgin örneklerindendir. Tümüyle hakikat dışı olan bu iddia, bana ve merhum Can Yücel'in şahsına karşı açık bir iftiradır." ifadelerini kullandı.
CAN YÜCEL KİMDİR?
1926'da İstanbul'da doğdu. Bir dönem Milli Eğitim Bakanı olan Hasan Ali Yücel'in oğludur. Ankara ve Cambridge üniversitelerinde Latince ve Yunanca okudu. Çeşitli elçiliklerde çevirmenlik, Londra'da BBC'nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı
1956 yılında Güler Yücel ile evlendi. Bu evlilikten iki kızı (Güzel ve Su) ve bir oğlu (Hasan) oldu. Son yıllarında Datça'ya yerleşti ve her hafta Leman, her ay Öküz dergilerinde yazıları ve şiirleri yayımlandı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e hakaretten yargılanan Yücel, 18 Nisan seçimlerinde ÖDP'nin İzmir 1. sıra milletvekili adayı oldu. 12 Ağustos 1999 gecesi ölen şair, çok sevdiği günebakan çiçekleriyle uğurlanarak Datça'ya gömüldü.
Can Yücel'in ilham kaynakları ve şiirlerinin konuları; doğa, insanlar, olaylar, kavramlar, heyecanlar, duyumlar ve duygulardır. Şiirlerinin çoğunda sevdiği insanlar vardır. 'Maaile' şairin kitaplarından birine koyduğu bir ad. Can Yücel için ailesi çok önemlidir: eşi, çocukları torunları, babası.. Bu insanlarla olan sevgi dolu yaşamı şiirlerine yansımıştır. 'Küçük Kızım Su'ya', 'Güzel'e', 'Yeni Hasan'a Yolluk', 'Hayatta Ben En çok Babamı Sevdim' bu sevgi şiirlerinden bazılarıdır.