TRT Haber'in haberine göre, çocuklar artık kimliklerini sadece fiziksel dünyada değil, aynı zamanda dijital platformlarda da inşa ediyor. Sosyal medyada aldıkları beğeniler ve takipçi sayıları, onların kendilerini nasıl gördüklerini ve başkalarına nasıl görünmek istediklerini belirleyen temel unsurlar haline geliyor. Ancak bu süreç her zaman olumlu sonuçlar doğurmuyor.
Sürekli Kıyaslama ve Gerçek Benlik Algısı
Klinik Psikolog Mehmet Büyükçorak, sosyal medya etkileşimlerinin çocukların özgüvenini ve benlik algısını derinden etkilediğini belirtiyor. Konuyla ilgili “Beğeni ve takipçi sayısı gibi ölçütler, çocukları sürekli bir kıyaslama içine sokar. Bu, çocukların gerçek benlik algılarının zayıflamasına neden olabilir,” açıklamasını yapıyor.
Büyükçorak, dijital dünyada alınan olumlu geri bildirimlerin özgüveni artırabileceğini, ancak olumsuz yorumların veya düşük etkileşimlerin çocukların kendilerini değersiz hissetmesine yol açabileceğini vurguluyor. Özellikle ergenlik çağındaki çocuklar, sosyal medya beğenilerini kimliklerinin temel bir parçası olarak görebiliyor ve bu durum, uzun vadede psikolojik sorunlara neden olabiliyor.
Çocukların Sosyal Medya Kullanımı Artıyor
Yapılan araştırmalar, 8-12 yaş arası çocukların yüzde 70'inden fazlasının sosyal medya kullandığını gösteriyor. Çocuklar yalnızca içerik tüketmekle kalmıyor, aynı zamanda aktif olarak içerik üreterek dijital kimliklerini inşa ediyorlar. Cambridge Üniversitesi'nin araştırması, sanal ortamda popüler olan çocukların, bu popülerliği gerçek hayatta da sürdürmek için baskı hissettiğini ve bunun duygusal kırılganlıklara yol açtığını ortaya koyuyor.
ABD Ulusal Ruh Sağlığı Enstitüsü (NIMH) de sosyal medyada sürekli onay arayan çocukların, gerçek dünyada daha fazla yalnızlık ve izolasyon hissettiklerini belirtiyor. Dijital dünyada popülerlik peşinde koşmak, çocukların gerçek dünyayla olan bağlarını zayıflatabiliyor ve yüz yüze iletişim becerilerini etkileyebiliyor.
Dijital ve Gerçek Dünya Arasında Denge
Psikolog Mehmet Büyükçorak, çocukların dijital kimlikleriyle gerçek dünya kimlikleri arasında denge kurmanın önemine dikkat çekiyor. Büyükçorak, “Dijital popülerlik, çocukların değerlerini dışsal ölçütlere bağlamasına neden olabilir. Beğeni ve takipçi sayısı gibi unsurlar, çocukların kendilerini sürekli başkalarıyla kıyaslamalarına yol açar,” diyor.
Büyükçorak, ebeveynlerin çocuklarına dijital dünyanın gerçekliğini sorgulamayı öğretmesi gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, çocukların dijital etkileşimlerini dikkatle izlemek ve sanal dünyanın geçici olduğunu anlatmak da büyük önem taşıyor. “Ebeveynler, çocuklarının sanal dünyada geçirdikleri zamanı kontrol etmeli ve bu dünyanın geçici olduğunu vurgulamalı,” diye ekliyor.
