EURO 2024 çeyrek finalinde yarın oynanacak Hollanda-Türkiye maçı öncesi teknik direktör Vincenzo Montella ve futbolculardan Ferdi Kadıoğlu açıklamalarda bulundu.

A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella, "Merih Demiral ile konuştuğumda hareketinin siyasi değil; tarihle alakalı, Türk olmanın gurunu taşıyan bir sembol olduğunu söyledi. Kararı verenler buna başka bir yorum kattılar. Forma giyemeyeceği için üzgünüz ama bu bizi tam tersi motive edecek. Yanlış yaptıklarını biliyoruz." şeklinde konuştu.

Vincenzo Montella'nın açıklamaları şöyle:

"Merih'e verilen ceza adil değildi. Siyasi bir hareket değildi o. Sadece doğru şekilde anlaşılmayan bir hareketti. Bu Türk gururunu dizginlemez. Biz daha arzulu bir şekilde sahaya çıkacağız. Herkes son derece motive olacaktır. Taraftar için de bu geçerli.

Her maç farklı, her maçın stratejisi farklı. Her zaman en iyi 11'i sahaya süremiyorsunuz. Her oyuncu ne yapması gerektiğini biliyor. Ben hepsiyle gurur duyuyorum. Bu seviyeye geldiğinizde ideal 11 diye bir şey kalmıyor.

Hocanın rolü her şeyin sorumluluğunu üstlenmektir. Bu yüzden eleştiriyi kabul etmek zorundayız. Eleştiriyi kaldıramıyorsanız Teknik direktörlük yapamazsınız.

Yarınki hakem performansından endişelenmiyorum, ben sadece kendi takımıma bakıyorum.

Taraftarlarımız bu maça kadar harikaydılar. Her zaman doğru davranışlar sergilediler, yarın da öyle olmasını bekliyorum.

Osman Aşkın Bak: Başvuran öğrencilerin yüzde 97'si yurtlara yerleştirildi Osman Aşkın Bak: Başvuran öğrencilerin yüzde 97'si yurtlara yerleştirildi

Ben Napoli'de küçük bir şehirde büyüdüm. Kendimi Türkiye'de evimde gibi hissediyorum. Sanki çocukluğuma dönmüş gibi hissediyorum.

Taraftarlara şunu söylüyorum; Bizi destekleyin, sahada zorlu bir durum olsa bile duygularımıza hakim olmamız gerekiyor. Duygular işin içine dahil oluyor tabi ki. Biz bu turnuvanın en genç takımıyız. İşin duygusal boyutunu iyi yönetip sahaya iyi bir enerji koymak istiyoruz.

3 oyuncu cezalı durumda. Bu her zaman olan bir şey değil ama yedekte devreye giren oyuncular da elinden geleni yaptılar. Sakinim, 3'lü veya 4'lü savunma bugün açık edeceğim bir şey değil. İkisi de olabilir. Kaan maça başlayabilir ama göreceğiz.

En iyi hücum alan yaratan dengeli bir takım kurmaktır, hocanın görevi budur. Benim de üstlendiğim görev bu. Biz hücuma meyilli bir takımız. İstatistiklere baktığımızda bunu görüyoruz. Beklerden başlamak üzere kanat oyuncularımız da hücuma yönelik oyuncular. Santrforlu da oynadık. Birkaç seçeneğimiz var, maçın her noktasında bunlara başvuracağız.

Maç kazanmak beni mutlu ediyor. Takım tek vücut oldu. Herkes kendisinden isteneni yapıyor. Beni mutlu eden şey bu. Herkes ne yapacağını biliyor. Bu takımın bir ruhu var, bunu oluşturmak zordur. Biz bunu başardık. Netice bazen detaylarda saklı olabiliyor.

Arda Güler çok yetenekli bir oyuncu. Belki benim sol ayağımdan biraz daha yumuşak. Ümit ediyorum ki devamlılığını sağlayabilir."

Ferdi Kadıoğlu'nun açıklamaları şöyle:

"Benim için çok özel bir maç olacak. Annem Hollandalı, babam Türk. Kendi sahamızda gibi olacağımızı düşünüyorum.

Bence Merih'in yaptığı o işaret siyasi bir anlamı yansıtmıyordu. Bunu asla adil olarak görmüyoruz. Diğer oyuncular da bu şekilde düşünüyor.

Merih'in ceza almış olması talihsiz. Dolayısıyla Merih'in yerine birinin oynaması gerekecek ama o da elinden geleni verecektir.

Hollanda'nın bireysel anlamda çok kaliteli oyuncuları var. Cody ile birlikte oynadım. İyi oyunculara sahip olduklarını biliyoruz ama biz de sahaya tutkuyla çıkıyoruz, yüreğimizle oynuyoruz. Hollanda'nın işini zorlaştıracağız. Güzel bir maç olacak.

Avusturya maçında son 30 dakikada sorun yaşadık ama iyi bir sınav verdik.

5 yıl önceki Ferdi Kadıoğlu ile şimdiki Ferdi bambaşka. Başka bir mevkide oynuyordum ve Hollanda forması giyiyordum. 2 yıl önce Türkiye'yi seçtim ve asla bu kararımdan pişman olmadım. Bu formayı giydiğim için gururluyum.

Turnuva öncesi ufak problemim oldu, risk almak istemedik ama şu anda iyiyim, hazırım.

Çok üst düzey bir destek var taraftarlarımızdan, kendi sahamızda oynuyormuşuz gibi. Ümit ediyorum yarın da bizi yalnız bırakmazlar."

Editör: Nusret Odabaş