Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınların kazanımlarında geri dönüşe izin vermeyeceklerini belirterek “Köklerimize yeniden sarılacağız. Milletimizin geleceğini, kadınların, çocukların gönüllerini millî ve manevi hasretlerimizin bereketiyle fethederek biçimlendireceğiz.” diye konuştu.

BİR BEKA SORUNU

KADEM 5. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Başkan Erdoğan, “1960'larda yanlış bir iş yaparak doğum kontrol sistemiyle Türk nüfusunu azalttılar. Bu bir beka sorunu. Bu, ülkemiz için savaştan çok daha önemli bir tehdittir. Vaktimizi ve enerjimizi fütursuzca harcarken millî bünyemizi böyle zayıflattılar.” açıklamasında bulundu.

ÖZÜMÜZE DÖNECEĞİZ

“Yapmamız gereken de milletimize, özellikle de kadınlara ve çocuklarımıza yapılan dayatmalara itibar etmemektir.” diyen Erdoğan, “Özümüze dönecek, köklerimize yeniden sarılacağız. Milletimizin geleceğini, kadınların, çocukların gönüllerini millî ve manevi hasretlerimizin bereketiyle fethederek biçimlendireceğiz.” ifadelerini kullandı.

+1. Sayfa 20 Ni̇san

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nüfusumuzu artırmak için bir dizi önlem aldık. uygulamaya başladık ancak meselenin maddi teşviklerin ötesinde bir medeniyet tasavvuru olduğunu unutmamalıyız.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) 5. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Genel Kurul’un ülkeye, millete ve kadınlar için hayırlara vesile olmasını diledi. Kuruluşundan bugüne KADEM çatısı altında kadın haklarının korunması ve demokrasinin güçlendirilmesine emek verenlere teşekkür eden Erdoğan, Genel Kurul’da görevini devreden Saliha Okur Gümrükçüoğlu ve yönetim kurulu üyelerine bugüne kadarki çalışmaları, mücadeleleri ve fedakarlıkları için şükran sundu.  Erdoğan, KADEM Başkanlığını devralan Canan Sarı’ya ve yönetim kurulu üyelerine Allah’tan üstün başarılar niyaz ederek, “Hep olduğu gibi bundan sonra da ‘hayra destek, şerre engel olmaya matuf’ tüm çabalarınızda yanınızda olmayı, sizlere her türlü desteği vermeyi sürdüreceğiz.” diye konuştu. Vakfın ülkenin iki önemli meselesini aynı çatı altında buluşturarak, konunun aslında insanın bizatihi kendisi olduğunu ortaya koymak suretiyle hayırlı bir görevi yerine getirdiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: “Fıtraten kadın ve erkekten oluşan insanı ayrıştırarak birbirine rakip ve hatta düşman yapma, birbiriyle çatıştırma zihniyeti bizim medeniyetimize ait değildir. Kadını ve erkeği karşı karşıya getiren anlayış asırlarca yönünü şaşırmış bir vaziyette insanlığa en karanlık deneyimleri yaşatan Batı’ya aittir. Bu müflis ve müfsit zihniyet daha 1-2 asır öncesine, hatta 1960’lı, 1970’li yıllara kadar devam eden utanç tablolarını örtmek için kendine sahte bir tarih inşa etmeyi başarmıştır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak bu sahte ama parıltılı, içinde istismarı barındıran, “hak, özgürlük, eşitlik” ambalajıyla reklamı yapılan çarpık demokrasi anlayışının albenisine uzunca süre kapıldıklarını kaydetti.

Bunun da sıkıntılarını çok farklı alanlarda yaşadıklarına dikkati çeken Erdoğan, “18 aydır Gazze’de devam eden soykırım başta olmak üzere son dönemde yaşanan hadiseler, ‘Batı değerleri’ denilen kavramların aslında içlerinin ne kadar boş olduğunu hepimize göstermiştir. Hunharca katledilen her masum çocukla, kadınla, bebekle birlikte Batı’nın zaten iyice zayıflamış olan ahlaki üstünlüğü de yok olmuştur.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, şöyle konuştu: “Daha önemlisi, karşımızdaki tablonun felaketimiz olduğunu anlamak için 10 yıl daha beklemeye gerek yok. Kendi nüfusumuzu, kendi insanımızla artırmak için bir dizi önlem aldık ve uygulamaya başladık. Ancak meselenin maddi teşviklerin ötesinde bir inanç, bir kültür, bir medeniyet tasavvuru olduğunu unutmamalıyız. Zihinleri değiştirmeden, kalpleri mutmain etmeden, bilhassa yanlış algıları yıkmadan hedeflediğimiz noktaya varamayız. Her şeyi pozitivizmi esas alan bizimle izah etmeye ve çözmeye çalışmak bize patinaj yaptırır, vakit kaybettirir, kaynak israf ettirir. Unutmayın, yitik kaybedildiği yerde aranır. Biz irfanımızı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Hatta pek çok noktada irfanımızı kaybettiğimiz de bir hakikattir. Ecdat on yıllar süren savaşlar, yokluklar, yoksulluklar, baskılar, zulümler döneminin taşlı yollarını irfanın rehberliğinde aşmayı başarmıştır. Biz de öyle yapacağız. Önce irfanımıza sahip çıkacağız, önce onu dirilteceğiz ve böylece kendimize geleceğiz.”

Tekirdağlı balıkçılar istavrit umuduyla denize açıldı Tekirdağlı balıkçılar istavrit umuduyla denize açıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özümüze dönecek, köklerimize yeniden sarılacağız. Yönümüzü, yolumuzu, istikametimizi, inancımızın aydınlığında, kültürümüzün zenginliğinde, irfanımızın rehberliğinde kendimiz bulacağız. Milletimizin geleceğini, ülkemizin kadınlarının, kızlarının, çocuklarının gönüllerini milli ve manevi hasletlerimizin bereketiyle fethederek biçimlendireceğiz.” ifadelerini kullandı.

+1. Sayfa İç 20 Ni̇san

Editör: Hazal Mihrace Göksun