Enes Kılıç - Muhabir
Josef Stalin ve Nazi Almanyası arasındaki ilişki, karmaşık ve sürekli değişen bir durumdu. İki ideoloji ve rejim taban tabana zıt olsa da, ortak çıkarlar ve pragmatik hesaplamalar, 1939'da imzalanan Molotov-Ribbentrop Paktı'na yol açtı. Bu pakta, Doğu Avrupa'yı iki güç arasında böldü ve Sovyetler Birliği'nin Polonya'yı işgal etmesine ve Finlandiya'ya saldırmasına izin verdi.
Ancak bu geçici bir ittifaktı. Hitler, Sovyetler Birliği'ni nihayetinde fethetmeyi planlıyordu ve 1941'de Barbarossa Harekâtı ile Sovyetler Birliği'ne saldırdı. Bu, II. Dünya Savaşı'nın en kanlı çatışması oldu ve milyonlarca can aldı.
Savaş boyunca Stalin ve Hitler arasındaki ilişki düşmancaydı. Her iki lider de birbirini yenmeye ve kendi ideolojisini hakim kılmaya kararlıydı.
Ancak, Sovyet direnişi ve Müttefik yardımıyla, Nazi orduları nihayetinde yenildi ve 1945'te Berlin'e girerek Hitler'in intiharına yol açtı. Stalin, II. Dünya Savaşı'nın galiplerinden biri olarak ortaya çıktı, ancak Soğuk Savaş'ın başlangıcında ABD ile yeni bir güç mücadelesine girdi.
Stalin ve Almaya İlişkisinin Önemli Dönemleri:
- 1939: Molotov-Ribbentrop Paktı imzalandı, Doğu Avrupa'yı iki güç arasında böldü ve Sovyetler Birliği'nin Polonya'yı işgal etmesine ve Finlandiya'ya saldırmasına izin verdi.
- 1941: Nazi Almanyası, Barbarossa Harekâtı ile Sovyetler Birliği'ne saldırdı.
- 1941-1945: Doğu Cephesi'nde kanlı savaşlar yaşandı.
- 1945: Nazi Almanyası yenildi ve Hitler intihar etti.
- 1947: Soğuk Savaş başladı.
Stalin ve Almaya İlişkisinin Sonuçları:
- II. Dünya Savaşı'nın en kanlı çatışması olan Doğu Cephesi'nde milyonlarca can kaybedildi.
- Sovyetler Birliği, II. Dünya Savaşı'nın galiplerinden biri olarak ortaya çıktı, ancak Soğuk Savaş'ın başlangıcında ABD ile yeni bir güç mücadelesine girdi.
- Almanya ikiye bölündü ve Doğu Almanya Sovyet kontrolüne girdi.
- Avrupa'da yeni bir güç dengesi oluştu.