Günlük yaklaşık 100 metre küp atık su üreten Fukuşima nükleer santralinde tankların 1,3 milyon metre küp depolama kapasitesi var. Ancak2011 depreminden bu yana tanklardaki maksimum kapasiteye ulaşılmak üzere. Japonya atık suyu güvenli bir şekilde nasıl ve nereye boşaltabileceğini araştırırken bu suyun Büyük Okyanus‘a boşaltılmasına karar verildi.
Fukuşima nükleer santralinden arıtılmış 1 milyon tona yakın radyoaktif atık suyu 24 Ağustos itibarıyla kademeli olarak Pasifik Okyanusu'na bırakılacak.
Japonya başbakanı Fumio Kişida, hafta başı Bakanlar Kurulu toplantısında, hava ve deniz koşullarının elvermesi halinde bugün boşaltma işlemine hazır olunması talimatını verdi.
Peki bu su deniz ürünlerine zarar vermeyecek mi?
Uzmanların aktardıklarına göre; arıtılmış suyun okyanusa bırakılması, deniz ürünlerine zarar verebilir. Japonya balıkçılık endüstrisi de bu gerekçeyle karara sert bir biçimde karşı çıkıyor.
Karara sadece Japonya değil, Güney Kore ve Çin de karşı. 2021’de Fukuşima Eyaleti Tarım Kooperatifleri ve Ormancılar Birliği’nin başlattığı nükleer atık suya hayır kampanyasına Japonya'da 450 bin kişi imzalamıştı. İmza kampanyası Japonya dışındaki ülkelere de açılmıştı. Türkiye de en çok imza veren ülkelerden biri de Türkiye olmuştu. Bunlara rağmen hükümet, Fukuşima’nın artık devreden çıkarılması gerektiğini ve yaşanabilecek sızıntıları önlemek için bu suyun boşaltılmasını savunuyor.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı da yayımladığı raporda, suyun tasarlandığı şekilde bırakılması durumunda salımın çevre ve insan sağlığı üzerinde ciddi etkilerinin olmayacağı sonucuna varmıştı.
Çoğu bilim insanı bu görüşü desteklese de kimi uzmanlar suda kalan düşük dozdaki radyoaktivitenin uzun vadeli etkilerine dikkat edilmesi gerektiğini söylüyor. Öyle ki iklim aktivistleri suların okyanusa deşarj edilmesinin etkileriin onlarca yıl devam edeceğini söylüyor.