Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş arasındaki rekabet giderek artarken, muhalefet bloğunda tansiyon yükseliyor. 2023 seçimlerine giderken muhalefet bloğunun, cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecini sürekli ertelediğini ve bu ertelemenin gerekçesi olarak “aday yıpranır” veya “kazanacak aday” gibi muğlak ifadeler kullandığını ifade eden Hilmi Daşdemir, bu sürecin sonuçlarına dikkat çekiyor. Aday belirleme sürecindeki belirsizlikler, İYİ Parti lideri Meral Akşener’in masadan kalkmasına ve ardından yeniden oturtulmasına yol açtı.
Seçimlerin normal tarihine göre 2028’de yapılması beklenirken, birçok çevre daha erken bir seçim olacağını düşünüyor. Daşdemir ise Kasım 2027’de seçimlerin yapılmasını beklediğini belirtiyor.
Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş Arasındaki Rekabet
Hilmi Daşdemir, 2019’daki İstanbul seçimlerinin ardından Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanlığına göz diktiğini ve ilk dönemlerde yapılan araştırmalarda önde çıktığını ancak süreci iyi yönetemediğini ve sonrasında üçüncü sıraya gerilediğini ifade ediyor. İmamoğlu’nun yerel seçimler sonrasında cumhurbaşkanlığı adaylığı için yeniden harekete geçtiğini ve kendisi için medya desteği organize edildiğini vurguluyor.
Öte yandan, Mansur Yavaş ise daha sessiz bir tutum sergileyerek dikkat çekti. Yavaş’ın başarısının büyük ölçüde bu suskunluğundan kaynaklandığını belirten Daşdemir, ancak son dönemlerde Yavaş’ın bazı tepkiler göstermeye başladığını söylüyor. Özellikle Tüzük Kurultayı’nda yaşananlar ve Yavaş’ın DEM Parti ve HÜDAPAR'a ilişkin açıklamaları, alışılmışın dışında bir duruş olarak değerlendiriliyor.
Mansur Yavaş’ın yakın çevresinden olan ve İYİ Parti’den milletvekili seçildikten sonra bağımsız kalan Yüksel Arslan, Ekrem İmamoğlu'na yönelik sert eleştirilerde bulundu. Arslan’ın, İmamoğlu’nun bölücülerle iş birliği yaptığına dair ithamları ve Avrupa başkentlerinde iş birliği arayışlarını hedef alması dikkat çekti. Ancak Mansur Yavaş, Arslan’ın açıklamalarını onaylamadığını belirterek, bu tür açıklamaların kendi siyaset tarzına uymadığını dile getirdi.
2027 Seçimleri ve Adaylık Yarışı
Daşdemir’e göre Mansur Yavaş, adaylık talebini belirli dönemlerle üstü kapalı şekilde dile getirmeye devam edecek ve Kılıçdaroğlu taraftarları, Yavaş’ın adaylığını İmamoğlu ve Özgür Özel’e karşı öne sürecek. Öte yandan, Özgür Özel de adaylık yarışına girmeyi planlıyor ve CHP'nin adayı olabilmek için adımlar atıyor.
Sonuç olarak, Yavaş'ın milliyetçi ve ulusalcı çevrelerden destek alması muhtemelken, Daşdemir’in dikkat çektiği bir diğer husus ise Türkiye'de milliyetçi ve ülkücü seçmenlerin seçimin kaderini belirleyeceği yönünde. Karadenizli siyasetçilere karşı oluşan tepkinin de Mansur Yavaş lehine bir avantaj yaratabileceği ifade ediliyor.
Ancak Hilmi Daşdemir, son olarak Cumhur İttifakı adayı Erdoğan’ın hâlâ Türkiye’nin en güvenilir ve toplumsal karşılığı en yüksek olan lideri olduğunu hatırlatarak, seçimlerdeki en güçlü adayın yine Erdoğan olduğunu vurguluyor.
