Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Hamit Altıntop, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda (EURO 2024) hayallerinin büyük olduğunu ancak maç maç ilerlemek istediklerini söyledi.

Hamit Altıntop, Polonya ile oynanacak hazırlık karşılaşması öncesi AA muhabirine yaptığı açıklamada, takımın üç etaplı toplandığını hatırlatarak, kamp dönemiyle ilgili, "Ben oyuncularımız arasında çok iyi bir takım ruhu ve aile ortamı gözlemledim. Oyuncularımız neşeli ve keyifli. Her ne kadar yorucu ve uzun bir sezon geçirseler de Avrupa Şampiyonası'nda ülkemizi temsil etme görevleri dolayısıyla hiçbir rehavet gözlemlemedim. Hepsi, hocamızın belirlediği 26 kişilik kadroya girebilmek için çok sıkı çalıştılar. Hocamız da oyunculara idmanlarda ciddi bir yükleme yaptı. Tabii bu normal çünkü fizik kaliteniz böylesi uluslararası turnuvalarda fark oluşturur." ifadelerini kullandı.

Altıntop, "A Milli Takım'dan beklenti büyük. Çeyrek final, yarı final söylemleri sizin ve oyuncuların üzerinizde baskı yapıyor mu?" sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Tarihimizde üç kez üst üste Avrupa Şampiyonası'na katılmayı ilk kez başaran bir takımımız var. İlk kez bir eleme grubunu lider tamamlayarak finallere kaldık. Bundan dolayı beklentinin büyümesi doğal. Türkiye'de zaten her zaman futbolda beklenti büyük olur. Ancak şunu unutmayalım ki son iki turnuvada gruplardan çıkamadık. O yüzden bizim bu turnuvadaki öncelikli amacımız grup etabını geçmek, maçlara tek tek konsantre olmak ve her maçımızı bir final havasında oynamak. Bizim de takımımızdan beklentimiz yüksek. Burada önemli birkaç unsur var. Takım halinde hareket etmek, maçları tam bir konsantrasyonla oynamak ve her maçı ciddiye almak, birbirimizi cesaretlendirmek. Tüm bunlarla birlikte taraftarlarımızla oluşturacağımız sinerjiyle başarılı olacağımıza inanıyorum. Hayallerimiz büyük ama maç maç ilerlemek istiyoruz."

Hamit Altıntop, İtalya beraberliği öncesinde alınan Macaristan ve Avusturya mağlubiyetlerinden dersler çıkarıldığını belirterek, "Türk Milli Takımı'nın hedefi sahaya çıktığı her maçı kazanmaktır. Bu bakımdan, iki maçı da kaybetmek pek hoş olmadı. Fakat çok genç bir kadroya sahip ve halen gelişim halinde olan bir takımımız var. Dolayısıyla bu skorları da gelişimin bir parçası olarak görmek lazım. Çoğu zaman dersler galibiyetlerden değil, yenilgilerden alınır. Biz bu maçlardan gerekli dersi çıkardık. Mağlubiyetlerin turnuva yerine bu maçlarda yaşanması çok daha hayırlı oldu. Böylelikle EURO 2024 maçlarımıza çıkarken ayaklarımız yere daha sağlam basacaktır. Ayrıca, bir önceki Avrupa Şampiyonası hazırlık maçlarına kıyasla çok daha güçlü rakiplerle karşılaştığımıza dikkati çekmek isterim. Avusturya ve Macaristan… İkisi de EURO 2024 finalisti takımlardı. İtalya ve Polonya da öyle. Oyuncularımız için hepsi çok iyi tecrübe oldu. Bunu fırsata çevirerek başarıya giden yolda bir durak gibi görmek gerekir." değerlendirmesinde bulundu.

"Gruptan çıkma şansımızı çok yüksek görüyorum"
"Öncelikli hedefimiz kesinlikle gruplardan çıkmak." diyen Altıntop, "İlk rakibimiz Gürcistan, tarihinde ilk defa büyük turnuva tecrübesi yaşayacak. Dolayısıyla çok büyük bir beklenti içerisinde değiller ve kaybedecek hiçbir şeyleri yok. Bunu, kendimiz açısından bir tehlike olarak görmeliyiz. Bizim için en zor karşılmaşma, açılış maçı olacak. Portekiz, futbolcu kalitesiyle ve tarihsel başarılarıyla turnuvanın favorilerinden biri. Çekya da Avrupa şampiyonalarına sürekli olarak katılım sağlayan ve bu bakımdan ciddiye alınması gereken bir rakip. Ben gruptan çıkma şansımızı çok yüksek görüyorum. Oyuncularımızın gruptan çıktıktan sonra hissedecekleri motivasyonla çok daha ileri gidebilecekleri konusunda kendilerine güveniyoruz. Türk halkının da aynı duyguları paylaştığına eminim." şeklinde konuştu.

Sakatlıkları nedeniyle aday kadroda yer alamayan Çağlar Söyüncü, Ozan Kabak ve Enes Ünal'dan bahseden Hamit Altıntop, "Bizim için çok değerli ve tecrübeli oyuncular. Ancak onların yerine oynayacak futbolcu kardeşlerimiz de kaliteli, milli formanın değerini bilerek mücadele edecek isimler. Onların yerini en iyi şekilde dolduracaklardır. Her ne kadar üzülsek de bazı oyuncuların sakatlığı diğerleri için kendilerini gösterme fırsatı oluyor. Umuyorum ki onlar da bu fırsatı en iyi şekilde değerlendireceklerdir." ifadelerini kullandı.

Altıntop, "Kadroda belirli mevkilerde nispeten daha az alternatif olduğunu düşünüyor musunuz?" sorusuna, "Her oyuncu jenerasyonu yenilendiğinde, bazı mevkilerde diğerlerine nazaran yoğunluk olur. Bu durumu geçmişte takım oyunu ile telafi etmeyi bildik. Mevcut kadromuzda da çok yönlü futbolculara sahip olma avantajımız var. Bu oyuncuları farklı mevkilerde değerlendirmemiz mümkün. Bunu da bizim kadromuzun bir zenginliği olarak düşünebiliriz. Bizim bütün oyuncularımızdan beklentimiz yüksek." yanıtını verdi.

"Favorim Fransa ve İngiltere"
Hamit Altıntop, EURO 2024'le ilgili, "Favorim Fransa ve İngiltere. Kendi takımımızı ve Avusturya'yı sürpriz takım olarak gösterebiliriz." açıklamasını yaptı.

Thomas Reis: Ligin en iyi takımı Galatasaray Thomas Reis: Ligin en iyi takımı Galatasaray

A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella ile çalışmaktan çok mutlu olduklarını aktaran Altıntop, "Montella'nın eski bir elit milli futbolcu olması öncelikle büyük bir artı. Dahası, ülkemizde iki yıl görev yapıp, Türk futboluyla ilgili deneyim edinmiş olması çok kıymetli. Kendisi, Türk insanını ve kültürümüzü benimsemiş bir kişi. Montella ile turnuvanın Almanya'da oynanacak olması hakkında konuşup, heyecanımızı paylaşıyoruz. Seyircilerimizle buluştuğumuzda oluşacak coşkulu atmosferi anlatıyoruz. Oradaki maçlarda adeta bir ev sahibi olacağımızı söylüyoruz. Şu aşamada en büyük hedefimiz daha istikrarlı bir form grafiği çizmek. Her dört yılda bir büyük turnuva oynamaktansa, bunu her iki yılda bir gerçekleştirmek amacındayız." değerlendirmesinde bulundu.

TFF yöneticisi, "Montella 26 kişilik kadroyu belirlerken zorlandı mı? Sizden görüş aldı mı?" sorusunu, "Hocamız, iletişime açık bir kişi olmakla beraber ne istediğini net olarak bilen birisi. Kendisi yakın zamanda yaptığı açıklamalarda kafasındaki nihai kadroyu çoğunlukla şekillendirdiğini söylemişti." şeklinde yanıtladı.

"(Biz biriz, biz Türkiye’yiz) dememiz gerekiyor"
Hamit Altıntop, Avrupa Şampiponası sürecine Türk futbolunda tartışmalarla girildiğine dikkati çekerek, "Bütün Türkiye’nin ortak değeri olan milli takımımıza daha fazla sahip çıkılmasını istiyorum. Çünkü söz konusu Türkiye olduğunda, kulüp rekabetini bir kenara bırakıp, 'Biz biriz, biz Türkiye'yiz' dememiz gerekiyor. Konu milli takım olunca tek bayrak altında birleşmemiz, hangi takıma gönül verirsek verelim, milli maç dönemlerinde kalbimizde sadece kırmızı ve beyaz rengin olması gerekiyor. Eleştiriye kesinlikle karşı değiliz ama milli takımla ilgili yapılan yorumların ve eleştirilerin daha yapıcı olması gerektiğine de inanıyorum." şeklinde görüş belirtti.

Altıntop, kendiyle ilgili yapılan eleştiriler hakkında ise, "Çalışma ortamım ve kişisel hedeflerim gayet net. Futbol camiasında olan bitenleri de iyi okuyan, gözlemleyen biriyim. Eleştirilere kapalı biri değilim. Yapıcı eleştirilere her zaman açığım. Doğru bildiğimi ve inandığımı söylemekten çekinen bir yapım yok. Aynı zamanda kendimi de günden güne geliştirdiğime inanıyorum." diye konuştu.

"Orayı (Berlin'i) yeniden hayal ediyoruz"
Hamit Altıntop, "Almanya'da milli takımı en çok hangi stadyumda görmek istersiniz? Berlin'de finali düşünüyor musunuz?" sorusunu, "Kasım ayında Almanya ile oynadığımız özel maçta Berlin'i gördük ve oradan çok güzel hislerle ayrıldık. Orayı yeniden hayal ediyoruz. Ayrıca Münih'te oynadığımızı da görmek isterim." şeklinde yanıtladı.

Kaptan Hakan Çalhanoğlu'nun milli takım için büyük öneme sahip isimlerden biri olduğunun altını çizen Altıntop, "Takım kaptanımız Hakan Çalhanoğlu, tarihimizde milli formayı en çok giymiş 10 futbolcudan biri. Milli Takım'ımıza çok uzun yıllar, 16 yaş altı kategorisinden itibaren hizmet etmiş önemli bir futbolcu. Almanya Milli Takımı'nı da seçme ihtimali varken, ülkesini, bayrağını ve milli formanın kutsallığını bilerek Türkiye'yi tercih etmiş bir oyuncumuz. Almanya ve İtalya'da önemli takımlarda oynadı. Geçen sezon Inter'de şampiyonluk sevinci yaşadı ve Serie A'nın en iyi orta saha oyuncusu seçildi. Herkes tarafından kaptanlığı kabul görmüş, kalitesi tartışılmaz bir isim Hakan. Yıllar içerisinde kendini geliştirip, farklı bir futbolcuya dönüştü. Yeni mevkisi bakımından da kendisinden yüksek beklentiler var ve bizler de ona her anlamda destek olmalıyız." açıklamasını yaptı.

"Arda, Türk futbol tarihinin en yetenekli oyuncularından biri"
Altıntop, milli takımın genç yıldızlarından Arda Güler hakkında, "Arda, Türk futbol tarihinin en yetenekli oyuncularından biri. İsminin futbol tarihine altın harflerle yazılacağına ve Arda'nın milli takımımıza çok uzun yıllar başarıyla hizmet edeceğine inanıyorum. Yerli-yabancı tüm futbolseverlerin takdirini ve sevgisini bu genç yaşında kazanması bizi çok daha mutlu ediyor." ifadelerini kullandı.

A Milli Takımlar Sorumlusu, "Eski takım arkadaşınız Ronaldo büyük olasılıkla son büyük turnuvasını oynayacak. Türkiye-Portekiz maçı da grupların en dikkat çekici 6 maçından biri olarak gösterildi. Hem Ronaldo hem de bu maçla ilgili düşünceleriniz nelerdir?" sorusuna, "Son turnuvası olduğuna eminim değilim (gülüyor). Ronaldo'nun iş anlayışını ve profesyonelliğini takdir ediyorum. Birçok genç oyuncumuza örnek olmuş bir isim. Futbola çok katkılar yapmış, değer katmış bir kişi. Onunla oynama fırsatı bulduğum için mutluyum. Türkiye-Portekiz karşılaşmasının çok çekişmeli, başa baş bir mücadele şeklinde geçmesini bekliyorum. Portekiz, yakından tanıdığımız bir ekip. 2022 Dünya Kupası play-off turunda onlarla oynadığımız maçın ikinci yarısındaki performansımızı tekrar etmemiz ve hatta daha iyisini yapmamız gerekiyor." yanıtını verdi.

Son olarak Hamit Altıntop, "Turnuvada hiçbir maçta telaş yapmamamız ve müsabaka boyunca oyun disiplinine sadık kalmamız lazım. Sorumluluğumuzun farkında olarak ülkemizi ve bayrağımızı temsil ettiğimizi unutmamalıyız. Her zaman cesaretli olalım. Maçlarımızı televizyon karşısında ve stadyumda izleyecek tüm halkımızın desteklerinin ve dualarının bizlerle olacağına inanıyoruz." diyerek sözlerini tamamladı.


 

Editör: Nusret Odabaş