Tazminat davası, hem tüzel kişilikler hem de bireysel kişiler için açılabilir. Eğer dava açılan taraflar birden fazla ve farklı yerlerde ikamet ediyorlarsa, hepsi için ayrı ayrı dava açılması zorunludur.

Tazminat Davası Nedir?

Tazminat davası, maddi veya manevi olarak biri tarafından doğrudan veya dolaylı olarak zarar görmüş şahısların, gördükleri zararlar karşılığında hasarların karşılanması amacıyla açılan bir davadır. Tazminat Davası açmak için geçerli sebeplerden bazıları şunlardır:

  • Trafik kazası (Yaşanan bir trafik kazası sonucunda can veya mal kaybının karşılanması amacıyla suçlu olarak görülen davaya, hasar miktarı ile doğru orantılı olarak tazminat davası açılabilir.)
  • Haksız rekabet
  • Telif hakkı (herhangi bir malın, ürünün veya hizmetin telif hakkına sahip kişiler, taklit edilmeleri durumunda telif hakkı sebepli maddi ve manevi tazminat davası açabilirler.)
  • İki veya daha fazla taraf tarafından imzalanan anlaşmaların tek taraflı feshedilmesi
  • Haksız sebep veya sebeplerden dolayı yaşanan can kayıpları (ölüm durumlarında, ölen kişinin ailesi karşı tarafa hem maddi hem de manevi tazminat davası açma hakkına sahiptir.)
  • Hakaret, iftira veya kişileri zor duruma sokacak diğer yalan sözler (genellikle manevi tazminat davaları açılır.)
  • Boşanma (Boşanma sonrasında şiddet veya diğer sebepler dolayısıyla mağdur konumda olan eş tazminat talep edilebilir. Ancak bu talep sonrasında ekstra bir dava daha açılması gerekir.

Kimler Tazminat Davası Açabilir?

Tazminat davası açabilecek kişiler, herhangi bir şekilde(maddi veya manevi)zarar görmüş ve mağdur konumunda olan her kişidir. Medeni Kanun, Borçlar Kanunu ve diğer ilgili tüm kanunlar dolayısıyla açılan tüm Tazminat davalarının tel şartı, kişilerin 18 yaşını doldurmuş olmasıdır. Din, dil, ırk, mezhep, yaş veya meslek gibi ayrımlar yapılmaz.

Tazminat Davaları Zaman Aşımına Uğrar Mı?

Tazminat davalarının süreleri, aşıma uğrar. Ancak bu zaman aşımları, görülen davaların türlerine göre değişiklik gösterir. Ceza Kanununa göre, dava devam ettiği sürece tazminat davası açılabilir. Borçlar Kanununa göre bu süre, dava bitiminden sonra en fazla 2 yıldır. Medeni Kanuna göre ise, bu süre dava bitiminden sonra en fazla 1 yıldır. Bu sürelerin geçirilmesinden sonra açılan davaların geçerlilik hükmü yoktur. Ancak, daha sonra öğrenilen durumlar, kanıt gösterildiği müddetçe davalar yeniden açılabilir.

Tazminat Miktarları Nasıl Belirlenir?

Tanzimat tutarlarının belirlenmesi, davada mağdur konumunda olan kişinin durumuna göre hakim tarafından, dava görülmekte iken belirlenir. Trafik kazalarında ölen ile yaralanan kişilere ödenen tazminat miktarı aynı değildir. Aynı şekilde iş kazası geçiren veya iş kazasında ölen birinin alacağı tazminat tutarı da boşandıktan sonra eşler arasında alınan tutarla bir olmaz. 

Tazminat Davalarında Bilirkişi Raporu Önemli Midir?

Bilirkişi raporu, Tazminat davalarında önemlidir. Bilirkişiler, dayanılacak delilleri kontrol ederek onaylarlar. Özellikle trafik kazaları gibi hasar alınması üzerine açılan davalarda delillerin olması hem hakimin doğru karar vermesini destekler hem de hak kaybının önüne geçilmesi açısından önemlidir. Bazı hakimler de, bilirkişi tarafından raporlanmamış delilleri delil saymaz. Delil gösterilmeyen tazminat davaları genellikle görülmez ve üzeri kapanır. İş ve Ceza Hukukları çerçevesinde böyle bir durumun yaşanması etik değildir. Bilirkişi tarafından bakılmayan veya onaylanmayan davalar, vazgeçilmiş sayılmaları nedeniyle görülmez. Bu durumlarda da hak yeme durumu vardır. Bu sebeple de tüm davaların görülmesinden önce, avukatlara bilirkişi için danışılması daha doğrudur.

 

Editör: Haber Merkezi