Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Muş İl Kongresi’nde konuştu.
Konuşmasında “Türkiye’yi askeri ekonomik ve diplomatik olarak büyütürken komşularımız başta olmak üzere yardıma ihtiyacı olanların yardımına koşuyoruz.” İfadelerini kullanan Erdoğan, “Bölgemizin her yerinde tüm mazlumların yaralarına merhem olduk.” dedi.
Bazı iş adamlarının varlıklarını yurt dışına kaçırma gayretinde olduğunu duyuyorum
Şu anda IMF’ye borcumuz olmadığını söyleten Erdoğan, IMF’nin bizden borç istediğini belirterek, “IMF kapısında3-5 cente muhtaç olan bir Türkiye vardı. Şimdi Türkiye’ye bir kumpas uyguluyorlar. Bazı haberler alıyorum, bazı sinyaller alıyorum. Bazı iş adamlarının varlıklarını yurt dışına kaçırma gibi gayretlerinin olduğunu duyuyorum. Buradan sesleniyorum, önce kabinemize sesleniyorum, bunların hiçbirine çıkış için asla izin vermemelisiniz. Çünkü bu adımlar ihanet-i vataniyedir.” Şeklinde konuştu.
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
17-25 Aralık kumpasının okyanus ötesine taşınmış hali
Sözleşmemiz olan bir ülkeden doğalgaz almışız. Bizi BM kararları bağlar. Türkiye BM kararlarını harfiyen uygulamıştır. Bizim yaptığımız işin müttefiklik ruhuna aykırı bir tarafı yok. Buna rağmen ülkemize yönelik suçlamalar akıl alır gibi değil. Tamamı FETÖ’nün servis ettiği, ana muhalefet partisinin eski milletvekillerinin kuryelik yaptığı asılsız belgeler. (Halkbank Genel Müdür yardımcısı Hakan Atilla’nın yargılandığı Rıza Sarraf’ın tanık olduğu ABD’deki dava) Bu dava 17-25 Aralık kumpasının okyanus ötesine taşınmış halinden başka bir şey değildir. Ortada bir mahkeme yoktur. Sadece şantaj malzemesi üretme gayreti vardır. Kimse kusura bakmasın, biz bu şantaja boyun eğmeyiz.
Kasetle gelen dekontla gider
Bu zat kontrollü darbe dedi. Kontrollü darbenin sanığı kendisidir. FETÖ’nün sosyal medyacılarının servis ettiği bilgilerle MİT’i hedef aldılar. İşte şimdi bir yalan. Bunun yalanlarının tek alıcısı ise partisinin içindeki küçük bir kitledir. Bay Kemal gidicidir. Geçen hafta göz göre göre tongaya düşürülmesinin başka izahı olamaz. Hesap uzmanı olduğunu iddia etse de okuduğunu anlamıyor. Bu zatın genel müdürlüğü altında SSK’nın neden battığı iyice anlaşılıyor. Kasetle gelen dekontla gider. Bunu böyle bilin.”