20-27 Eylül tarihleri arasında Hannover’da gerçekleşen Uluslararası Ticari Araç ve Yan Sanayii Fuarı, basın mensuplarına kapılarını açtı.
Assan Hanil şirketlerinin Genel Müdürü Atacan Güner, ASD ile ilişkin orta vadeli 40 milyon avroluk bir yatırım yapmayı hedeflediklerini aktardı.
Güner, araçlarda ve uçaklarda ithal edilmiş koltuklar yerine yerli koltuk kullanmayı teşvik ederek yerlileşmeye katkı sağladıklarını, Türkiye’de uçak koltuğu üretimi yapan ilk ve tek firma olduklarının altını çizerek, ASD hedeflerinin, küresel pazardaki paydan yüzde 15 bandına taşımak olduğunu söyledi. Güner ayrıca, araç içindeki tüm parçaları üretebilme yetkinliğine sahip olduklarını, bakanlık onaylı Ar-Ge merkezinde durmadan çalıştıklarını belirtti.
İki tanesi Kocaeli’de, bir tanesini de Bursa’da olan üç tesise sahip olduklarını söyleyen Güner, ülkedeki varlıklarını yurt dışına da taşımak istediklerini, otomotivde geleceği sürücüsüz ve elektrikli araç teknolojilerinin biçimlendireceğini ifade etti.
TÜRKİYE’NİN İLK YERLİ ELEKTRİKLİ KAMYONU ANADOLU ISUZU’DAN
Anadolu Isuzu markası da bu önemli fuarda 5 yeni aracının prömiyerini yaptı. Türk mühendislerin geliştirdiği yüzde 100 elektrikle çalışan kamyon NPR 10 EV, Visigo, Isuzu Novociti Life Premium ve Citiport otobüslerinin çeşitli sürümleri sergileniyor.
Aracın üstün teknolojili elektrikli motorunda ASELSAN ortaklığı bulunurken, akü tercihinde de yine bir Türk firması olan Altınay ile iş ortaklığı yapılmış. 4 milyon dolarlık bir yatırım ve 70 kişilik özel bir ekibin eseri olarak gün yüzüne çıkan, NPR 10 EV, AC şarj ünitesiyle 4 saat, DC şarj üntesiyle 30 dakika içinde tam kapasite şarj edilebilen iki akü sistemini bünyesinde bulunduruyor. Her birinde 168 hücre olmak üzere toplamda 336 hücre barındırıyor.
BMC, YENİ KAMYON AİLESİ TUĞRA İLE GERİ DÖNDÜ
Ülkemizin en büyük askeri ve ticari araç üreticilerinden BMC, yeni kamyon serisi TUĞRA ile sektöre geri dönüş yaptı. TUĞRA, Hannover’daki fuarda ilk kez dünya sahnesine çıkmış oldu.
BMC Yönetim Kurulu Üyesi Taha Yasin Öztürk, Oğuz dilinde ‘Hakan’ın mührü’ Osmanlı’da da ‘Padişah mührü’ anlamındaki TUĞRA’nın, BMC’nin yollardaki yeni sembolü olduğunu, titiz bir Ar-Ge çalışmasının sonucu BMC TUĞRA ile şehirli, modern ve şık tasarımı ile kimliğini yansıttığını söyledi. Elli yılı geçkin tasarım tecrübesi ile ‘teknoloji’ ögesinin harmanlanması neticesi ticari araç dünyasına yeni bir boyut kattıklarını söyleyen Öztürk, Türkiye’nin BMC markası olarak, durmadan çalışıp beklentileri karşılamanın mutluluğunu yaşadıklarını ve TUĞRA’nın tüm dünyaya hayırlı olmasını temenni ettiklerini ifade etti.
