Türkiye’nin ekonomik anlamda dünyanın en çok büyüyen 3. ülkesi olduğunun açıklandığı saatlerde, 11 yaşında bir kız çocuğu sırf başörtülü diye okula alınmadı. Lafa gelince “bilim, sanat, eğitim, gelişme” diyen 28 Şubatçılar’ın bu tavırlarından ortaya çıkan tablo, gerçek yobazların aslında kim olduğunu bir kez daha gösterdi.
Atakan Irmak / Diriliş Postası
Yılın ilk çeyreğinde adeta sıçrama yapan Türkiye ekonomisi, ikinci çeyrekte de parmak ısırttı. FETÖ-PKK-DAEŞ ve 3-4 harfli 10’u aşkın terör örgütüyle mücadele veren, AB’nin örtülü ambargosuna direnen, ekonomik manipülasyonlara karşı ayakta duran Türkiye, bölgesel tüm olumsuzluklara rağmen yüzde 5.1 büyüdü. Türkiye, ortalama yüzde 2.4 büyüyen terör barınağı, faşizme teslim olmuş Avrupa’yı geride bırakarak, verilere göre dünyanın en hızlı büyüyen 3. ülkesi olmayı başardı. Türkiye’nin büyümesi başta Almanya’yı rahatsız etti, Batı medyası ise başarı sonrası adeta çılgına döndü. Türkiye, hükümetin çabalarıyla beklenenin üzerinde bir performans yakalarken, ülkenin önündeki en büyük engel olan zihniyet de kendisini gösterdi.
OKULA ALMADILAR
Başörtü düşmanı 28 Şubatçı zihniyet yeniden hortladı. 11 yaşındaki Vildan Çelik, sırf başörtüsü taktığı için Göktürk Koleji tarafından kabul edilmedi, öğrenim hakkı elinden alındı.
MASKELERİ DÜŞTÜ
Okul idaresiyle yapılan ilk görüşmede aileye, kızlarının başının kapalı olmasının sorun olmadığı belirtilirken okulların açılmasına bir hafta kala disiplin kuralları gereği kayıt işlemlerinin gerçekleşemeyeceği söylenerek, zulme kılıf bulunmaya çalışıldı. Aile yaşananlar karşısında şoke olurken okul idaresi konu hakkındaki iddiaları reddetti. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kaymakamlık 28 Şubat zihniyetinin bir kez daha sahnelendiği, skandal olayla ilgili inceleme başlattı. Göktürk’te yaşanan rezalet, kendilerini “gelişmişliğin, muasır medeniyetin, modernliğin” temsilcilisi olarak gösteren kesimin ne denli yobaz, irticacı, Türkiye’nin gelişimine karşı olduğunu, insan haklarına saygı göstermediğini bir kez daha ortaya koydu.
