15 Temmuz 2016’da 251 vatandaşımızın şehit olduğu hain işgal girişimini gerçekleştiren Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) yönelik davalar devam ediyor. İşgal gecesinde Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin yürütülen “çatı” davasında 37 sanığın mahrem imamlara “ankesörlü telefonlar” aracılığıyla bağlandığı tespit edildi.

“Çatı” davasının sanıklarından 2 general, 1 albay, 2 yarbay, 10 binbaşı, 6 yüzbaşı, 2 teğmen ve 14 astsubayın ankesörlü telefonla örgütün mahrem imamlarıyla iletişim kurdukları tespit edildi.

Bu kapsamda, sanıklar eski tuğamiraller Mustafa Sözer, Sinan Sürer, eski albay Mustafa Çiçek, eski yarbaylar Gökhan Eski, Yener Yılmaz, eski binbaşılar Abdurrahim Aksoy, Ahmet İlhan Ayşen, Ali Gültekin, Asım Şenöz, Emrah Ilgaz, Gökhan Balcı, Güven Keskin, Kenan Yıldırım, Serkan Kılıç, Yusuf Akdemir, eski yüzbaşılar Ali Emre Eral, Abdulkadir İlhan, Bayram Akpan, Mehmet Emin Tüzel, Murat Ertaş, Sadık Kazancı, eski teğmenler Hamza Er, Murat Aletirik ile eski astsubaylar Emin Anar, Fatih Yanıkkaya, Fevzi Sönmez, Hasan Demirci, Hüseyin Yıldırım, Mehmet Adıgüzel, Murat Bingül, Mustafa Kocaaslan, Samet Yıldız, Suat Sağlam, Şener Doğrugören, Şener Kısak, Turgay Perişan ve Yusuf Yalçın hakkında hazırlanan iddianameler birleşme talebiyle “çatı” davasının görüldüğü Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

KRİTİK İSİMLER ANKESÖRLE İLETİŞİM KURMUŞ!

Söz konusu isimlerden sözde “yurtta sulh konseyi” üyesi eski tuğamiral Sinan Sürer dikkati çekiyor.

Sanık Sürer, 15 Temmuz’da darbecileri proteste etmek için Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’na giden sivillere ateş ederken güvenlik kameralarına yakalanmıştı.

Diğer eski tuğamiral Mustafa Sözer de darbecilerin sözde atama listesinde Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı olarak yer almıştı.

Ankesör ile aranan sanıklardan Mustafa Çiçek de Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’nda darbecilerce şehit edilen vatandaşların fotoğraflarını çeken albay olarak biliniyor.

Ankesör soruşturması kapsamında hakkında iddianame hazırlanan sanıklardan eski yarbay Gökhan Eski, olay tarihinde Genelkurmay Başkanlığı Karargahı Emniyet Subayı olarak görev yapıyordu. Eski’nin, darbe girişimi başarısız olunca karargahın güvenlik kamera kayıtlarını yok etmeye yönelik çabaları iddianamede yer almıştı.

Ankesörlü telefonla örgüt yöneticileriyle görüştükleri belirlenen astsubayların bir kısmının Özel Kuvvetler Komutanlığının eski personeli olduğu belirlendi.

Astsubaylardan firari sanık Şener Doğrugören, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın emir astsubayı olarak görev yapıyordu.

Dosyadaki diğer sanıkların da “ankesörlü telefon” ile mahrem imamlarla görüşüp görüşmedikleri araştırılıyor.

Editör: TE Bilisim