Adalet Bakanlığının hazırladığı kanun tasarısı taslağına göre, duruşmalarda iddianame okunmayacak, suçlamanın dayanağını oluşturan eylemler ve deliller anlatılacak.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürlüğünce hazırlanan ve Başbakanlığa gönderilen kanun tasarısı taslağı, duruşmalara ilişkin de çeşitli düzenlemeler içeriyor. Düzenlemeyle, iddianamenin okunmaması ve il sınırları içinde yargılamaların belirlenen farklı yerlerde yapılabilmesi sağlanacak.
Tasarı taslağının yasalaşmasıyla, duruşmaların başlamasına ilişkin hükümleri içeren Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 191’inci maddesinin “b” bendindeki “İddianame veya iddianame yerine geçen belge okunur.” hükmünde değişiklik yapılacak.
Bu hüküm, “İddianame veya iddianame yerine geçen belgede yer alan suçlamanın dayanağını oluşturan eylemler ve deliller ile suçlamanın hukuki nitelendirmesi anlatılır.” şeklinde değiştirilecek. Böylece duruşmalarda iddianamelerin tamamının okunması uygulamasına son verilecek.
Yargılamalar makul sürede tamamlanabilecek
Yapılacak düzenlemeyle, duruşmaların başlangıcında hakimler, iddianamelerin tamamını okumak yerine iddianamede yer alan suçlamanın dayanağını oluşturan eylem ve delilleri anlatacak, suçlamanın hukuki nitelendirmesini aktaracak.
Düzenlemeyle, iddianamenin duruşmanın başında bütünüyle okunmasının uygulamada yol açtığı sorunların ortadan kaldırılması hedefleniyor. Böylece, terör ve örgütlü suçlar başta olmak üzere, kapsamlı dosyalarda bu belgelerin bütünüyle okunmasının uzun süreler almasının önüne geçilmesi hedefleniyor.
İddianamenin okunması nedeniyle bazı davalarda aylar süren bu sürecin kısaltılmasını amaçlayan düzenlemeyle, yargılamalar da makul sürelerde tamamlanabilecek.
Duruşmalar adliye dışına taşınabilecek
Öte yandan taslakta öngörülen diğer bir düzenlemeyle, duruşmaların il sınırları içinde adliye dışında belirlenen başka yerlerde yapılmasına imkan sağlanacak.
Hakim veya mahkemenin hukuki veya fiili sebeplerle görevini yerine getiremeyecek halde bulunması veya kovuşturmanın görevli ve yetkili mahkemenin bulunduğu yerde yapılmasının kamu güvenliği için tehlike oluşturması hallerinde davanın başka yerde bulunan bir mahkemeye nakline imkan tanıyan Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 19’uncu maddesinin “Davanın nakli” başlığı, “Davanın nakli ve duruşmanın başka yerde yapılması” şeklinde değiştirilecek.
Söz konusu maddeye, “Mahkeme, fiili sebepler veya güvenlik gerekçesiyle duruşmanın il sınırları içinde başka bir yerde yapılmasına karar verebilir.” şeklinde fıkra eklenecek.
Bu düzenlemeyle duruşmanın adliye dışında başka bir yerde yapılmasına imkan sağlanacak. Duruşma, il sınırları içinde olmak kaydıyla daha güvenli veya fiziki olarak daha elverişli bir yerde yapılabilecek.
Düzenlemede duruşmanın il sınırları içinde başka bir yerde yapılmasına karar verilmesinden sonra da yargılamanın aynı mahkeme tarafından sürdürülmesi öngörülüyor. Düzenlemeyle, yargılama faaliyetinin elverişsiz koşullar altında sürdürülmesinin ortadan kaldırılarak yargılamanın daha etkin bir şekilde yürütülmesinin sağlanması amaçlanıyor.
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından Ankara’nın Sincan ilçesinde yapımına başlanan ve darbe yargılamasının gerçekleştirileceği duruşma salonunun da bu kapsamda değerlendirileceği öğrenildi.