FETÖ/PDY’nin işgal girişimi sırasında Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen darbeci general Semih Terzi’yi vurarak darbe teşebbüsünün seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir’in şehit edilmesine ilişkin 18 sanığın yargılandığı davaya, esasa ilişkin mütalaaya karşı beyanların dinlenmesiyle devam edildi.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki duruşma salonunda görülen duruşmaya tutuklu sanıklar ve avukatlarının yanı sıra şehit Halisdemir’in kardeşleri, olayda yaralanan Başçavuş İsmail Oğuz ile karargahta öldürülen Astsubay Nedim Şahin’in eşi Ayşe Şahin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığının da aralarında bulunduğu müştekilerin avukatları katıldı.
Şehit Ömer Halisdemir’e yaralı halde yerde yatarken 2 el ateş ettiği öne sürülen sanıklardan Mihrali Atmaca, üzerine atılı suçu kabul etmedi. Ömer Halisdemir’e ateş etmediğini savunan Atmaca, olay sırasında şehidin ayak ucunda durduğunu, bunun güvenlik kamerası görüntüleriyle de tespit edildiğini, otopsiye göre şehidin vücudunda kendi bulunduğu yerden atıldığı belirlenen kurşun girişi olmadığını öne sürdü.
Şehide isabet eden mermilerin ilk çatışma esnasında sırt ve boyun bölgesinden girdiğinin belirlendiğini söyleyen Atmaca, şehidin göğüs bölgesinde mermi giriş izi bulunmadığını anlattı.
Ağaçlık bölgeye kontrollü ateş etmiş
Çatışmanın ardından Halisdemir karargah önüne getirildikten sonra başka birileri bulunabilir düşüncesiyle ağaçlık bölgeye emniyet maksadıyla 2 el ateş ettiğini belirten Atmaca, “Asla şehidi hedef almadım. Kamera kayıtlarında silahımın namlusunun yere paralel şekilde ağaçlık bölgeye doğrultulduğu görülüyor. Atışlarım şehide yönelik değil. Ağaçlık, karanlık bölgede bulunabilecek bir tehdide karşı askeri usullere uygun şekilde cebri keşif amacıyla 2 el kontrollü ateş ettim. Benim bulunduğum konumdan ateş edilerek şehidin vücuduna girmiş bir mermi yok. Bu husus otopsi raporundaki mermilerin oluşturduğu giriş çıkış yaraları ve mermilerin vücutta izlediği yollar dikkate alındığında net bir şekilde ortaya çıkıyor.” diye konuştu.
Tabur komutanı Ümit Bak ve Mehmet Ali Çelik’in hain olduğunu öğrendikten sonra darbecilere karşı mücadele ettiğini belirten Mihrali Atmaca, timiyle Bak ve Çelik’i derdest edip Özel Kuvvetler Komutanlığını darbecilerden temizlediğini söyledi.
Darbe girişiminin başarısız olduğunu anlayınca taraf değiştirdiği yönündeki iddiayı kabul etmeyen Atmaca, “Taraf değiştirme gibi bir durum söz konusu değil. Semih Terzi vurulup helikoptere konulduğu anda tim komutanı beni aradı ve Ümit Bak ile Mehmet Ali Çelik’in hain olduğunu söyledi. Semih Terzi’nin vurulduğunu onlara ilettim. Bak ve Çelik’i canım pahasına derdest ettim. Karargahı darbecilerden temizledim ve emniyetini aldım.” dedi.
Kendisi hakkında “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve Ömer Halisdemir’e yönelik “nitelikli kasten adam öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen savcılık mütalaasına katılmadığını ifade eden Atmaca, “Bu, ‘Sen neden darbeyi durdurdun.’ diye kin duyularak hazırlanmış bir mütalaa. Savcı bana göğsünden vurdun diyor. Otopsi raporunda göğsünden vurulmamışsa ben vurmamışımdır. Kamera kayıtlarında istikamet başka tarafı gösteriyorken benim vurduğum iddiası gerçeğe uygun değil. Taraf değiştirdin diye yaptığım her şey gölgeleniyor. Eğer taraf değiştirdiğime dair hukuki bir deliliniz varsa ben tüm suçlamayı kabul ederim. Savcının niyetini anlamadım.” diye konuştu.
Sağlıkçılara engel olduğu iddiası
Halisdemir’e müdahale etmek isteyen sağlıkçılara engel olduğu iddiasını da kabul etmeyen Atmaca, tanık olarak dinlenen sağlıkçıların kendisini doğruladığını söyledi.
“Şehide nabzı atıyorken ateş etti, sonrasında sağlıkçılara müdahale etti, ambulansı gönderdi ve ardından taraf değiştirdi iddiası kesinlikle gerçek değil.” diyen Atmaca, şunları kaydetti:
“Halisdemir’in nabzına bakan herkes nabzın olmadığını söylüyor. Sadece ambulans personeli, ‘Olabilir’ diyor, diğeri de onaylıyor. Sonra Volkan Vural Bal bakıyor, o da nabzı bulamıyor. Olabilirden varmış gibi bir çıkarım yapmak yanlış. Şehidin vücudunda 16 kurşun giriş çıkış yarası var. İlk çatışma sırasında şehide isabet eden 4 numaralı kurşun sırttan girip kalbe isabet etmiş. Kalbin bu şeklide 10 dakika çalışmasına imkan yok. ‘Nabzı olabilir’ diyen Kamil astsubay geldi ifade verdi ve ‘Hata yapmış olabilirim.’ dedi. Bu beyandan yola çıkıp nabzı vardı demek ne kadar doğru.”
Suçsuz olduğunu savunan Atmaca, beraatini istedi. Sanık avukatını da dinleyen mahkeme, duruşmaya öğle arası verdi.