Hasan Taşkın/Ankara
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da düzenlenen Uluslararası Teknoloji ve Bilim Konferansı’na katılarak konuşma yaptı. Erdoğan’ın gündeminde FETÖ elebaşı Gülen’in iadesi ve AB’nin Suriye muhacirler konusundaki ikiyüzlü tavrı vardı. Erdoğan, darbeci terörist Gülen’in Türkiye’ye teslimi için 85 klasör dosya gönderdiğini, ancak FETÖ elebaşının hala rahatça gezdiğini ifade ederek, şunları söyledi:
Sizin de başınıza gelir
“ABD’de mahkemeler karar verecekmiş. Biz onlara 85 koli dosya gönderdik. ABD bizden teröristi istediği zaman paketleyip gönderiyoruz ancak biz aynı karşılığı stratejik ortağımızdan göremedik. Onlar ne yapıyor? Bir teröristi 17 yıldır, 400 dönüm arazide saltanat sürdürüyor, bize teslim etmiyorsunuz.”
Kardeşlerimizi koruyacağız
Erdoğan, Esed zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyeli muhacirler için 3 milyar euro kaynak vereceğini beyan eden, buna rağmen hâlâ adım atmayan AB’li yöneticileri topa tuttu. Türkiye’nin muhacirleri diktatörün zulmünden korumaya devam edeceğini belirten Erdoğan, AB’li liderlere, “3 milyar euro dediler, söz verdiler. Bu da bize değil mültecilere. Gelen 179 milyon euro. Yok neymiş 3 milyar Avro daha göndereceklermiş. 3 milyar euroyu verseler de vermeseler de, biz bombalardan kaçanlara insani, İslami görevlerimizi yerine getireceğiz” sözleriyle yüklendi.
Musul’a yabancı kuvvet girmesin
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dubai merkezli Rotana Televizyonu’na yaptığı açıklamada önümüzdeki günlerde başlayacak olan Musul operasyonuna ilişkin çarpıcı uyarılarda bulundu. DAEŞ terör örgütüne karşı Musul’da sadece yerel unsurların savaşması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, “Musul Musulluların, TelaferTelaferliler’indir. Hiç kimsenin buralara gelip girmeye hakkı yok. Musul’un DAEŞ’ten kurtarılmasından sonra da burada sadece Sünni Araplar, Türkmenler ve Sünni Kürtler kalmalıdır” değerlendirmesini yaptı.
Hani ortaktık?
Fetullahçı Terör Örgütü’nün sadece Türkiye için değil, diğer pek çok ülke için de tehdit unsuru olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bunu devlet başkanlarına söylüyorum ancak hâlâ bunun farkında olmayanlar var. Başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD). Mahkemeler karar verecekmiş. Biz onlara 85 koli dosya gönderdik. ABD bizden teröristi istediği zaman paketleyip gönderiyoruz ancak biz aynı karşılığı stratejik ortağımızdan göremedik. Onlar ne yapıyor? Bir teröristi 17 yıldır, 400 dönüm arazide saltanat sürdürüyor, bize teslim etmiyorsunuz. 170 ülkede çalışmalarımızı yapıyoruz diyorlar, biz de uyarıyoruz, yarın sizin de başınıza gelir” diye konuştu.
Batı terörizmi küreselleştiriyor
DAEŞ’in insanlık tarihinin en köklü halklarını yok ettiğini söyleyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Terör örgütleri karşısında ilkeli bir duruş sergilemeden mümkün olmadığını söylemek zorundayım. Suriye ve Irak’ta tüm hızıyla süren terörizm tehdidi, Batı ülkelerinin yanlış politikalarıyla küreselleşiyor”
Bir tüfek yapamıyorduk
Türkiye’nin daha önce insansız hava araçlarını (İHA) ABD ya İsrail’den sağlamak zorunda olduğunu, ancak son yıllarda yapılan çalışmalarla Türkiye’nin artık kendi İHA’larını, yerli silahlarını üretebilecek teknolojik güce kavuştuğunu söyleyen Erdoğan, “Hamdolsun bizler basit bir tüfek yapamıyorduk. MİLGEM artık halloldu, kendi gemilerimizi üretiyoruz ama eksiğimiz var. Nedir? Sadece geminin tasarımı inşaatı yetmiyor, artık biz bunun makinesini de üretir hale gelmeliyiz. Şimdi onun üzerinde yoğunlaştık” dedi ve şöyle devam etti:
Mal sahibi olduk
“Biz burada çok önemli bir şeyi başardık, artık Türkiye insansız hava aracını mühimmatlı olarak üretir hale geldi, bunu başardık. Uluslararası camiadan, Amerika’dan bir insansız hava aracı istiyorsun, paranla alacaksın, Amerika’dan aldığımız cevap ‘kongreden geçmedi’ Hep bununla karşılaştık. Biz stratejik ortak değil miyiz? Sağ olsun bu komşular bizi mal sahibi yaptı”
Müslümanlar birleşmeli
Erdoğan, ayrıca İslam ülkeleri ve Müslümanlara yönelik üst aklın saldırılarını yorumladı. Erdoğan, Müslümanların topyekün birlikte hareket ederek, kirli planları bozabileceğinin tespitini yaparak, şunları söyledi: “İslam dünyası aleyhinde alçakça gelişmeler yaşanıyor. Türkiye ve Suudi Arabistan hedef alınıyor. Irak, Tunus, Suriye, Libya, Pakistan ve Afganistan’da yaşananlar birbirinden ayrı gelişmeler olarak görülemez. Tüm tuzak ve planların İslam dünyasına yöneltildiğini görüyoruz. Dolayısıyla İslam dünyası ülkeleri birbiriyle işbirliği ve dayanışma içinde olmalıdır.”