Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) medya yapılanmasının “darbe çağrışımı” davasında mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanıklar Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın, “terör örgütüne yardım etmek” suçundan 5 yıldan onar yıla kadar hapsine, tutuksuz sanık Mehmet Altan’ın da beraatine karar verilmesini talep etti.

AHMET ALTAN SEGBİS İLE KATILDI

Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma kararının ardından İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülen davanın ikinci duruşmasına, tutuklu sanık Nazlı Ilıcak ve tutuksuz sanık Mehmet Altan katıldı. Diğer tutuklu sanıklar Ahmet Altan, Şükrü Tuğrul Özşengül, Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek’in ise tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılımları sağlandı. Duruşmada, savcılıkça hazırlanan mütalaanın celse arasında mahkemeye sunulup taraflara tebliğ edildiği belirtildi. Dava konusu eylemlerin özetlendiği mütalaada, tutuklu sanıklar Tuğrul Özşengül, Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek’in, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

Mütalaada, sanıklar Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın ise “üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 5 yıldan onar yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi. Tutuksuz sanık Mehmet Altan’ın beraatine karar verilmesi istenen mütalaada, 5 tutuklu sanığın, tutukluluk hallerinin, devamına karar verilmesi gerektiği belirtildi. Mütalaanın okunmasının ardından sanıklara mütalaaya karşı savunma yapmaları için sırasıyla söz verildi.

ILICAK: ÖZ İÇİN ‘KAR GİBİ BEYAZ’ DEMEDİM

Savunma yapan tutuklu sanık Nazlı Ilıcak, gazetecilerin söz ve yazılarından dolayı örgüt propagandası suçlamasıyla karşı karşıya kaldıklarını öne sürerek, “Cadı avı dediğim için, bilerek isteyerek FETÖ’ye yardım etmekle suçlanıyorum. Örgütün amacı, ‘iktidarı devirmek ve yerine teokratik devlet kurmak’ olarak açıklanıyor. Hiçbir yazımda bu amaca hizmet ettiğime yönelik bir delil yok. Sadece 15 ay Bugün gazetesinde çalıştım. Bir gazetede çalışmak suç teşkil etmez. Herkes bir yerde bir gazetede çalışırken bunun karşılığı olarak bir maaş alır.” diye konuştu.

Savunmasında firari eski savcı Zekeriya Öz ile yaptığı röportaja değinen Ilıcak, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in, kartopu oynayanlar için, “Bunlar nasıl mahlukatlar, insan mı hayvan mı belli değil” diye bir beyanının olduğunu anlatarak, “Ben de Öz ile röportajımı buna tepki olarak yayımladım. Kartopu oynamakla bir insan aklanmaz. Ben, ‘kar gibi beyaz’ demedim ki Zekeriya Öz için. Zekeriya Öz görevdeyken Odatv davasıyla ilgili hakkında suç duyurusunda bulundum. Bu nedenle Öz hakkında yaptığım röportaj terör örgütünü desteklediğime delil olamaz.” ifadelerini kullandı.

“DARBE KARŞITI TWEETLER ATTIM”

Anayasa Mahkemesi’nin kararında, “kendisinin tweetlerini, darbenin FETÖ tarafından yapıldığı bilinen bir tarihte attığına” yönelik ifade olduğunu aktaran Ilıcak, “Benim o tweetleri attığım tarih 15-16-17 Temmuz’dur. O tarihte darbenin FETÖ tarafından yapıldığı tamamen bilinmiyordu. Darbe gecesi darbe karşıtı tweetler attım. Anayasa Mahkemesi, tamamen polis raporundaki tweetlerden yararlandığı için benim darbe karşıtı tweetlerimi görmezden gelmiş.” şeklinde savunma yaptı.

Duruşmada tutuklu sanık Şükrü Tuğrul Özşengül de savunma yaparak, mütalaanın bir iftira metni olduğunu öne sürdü.

Beraat ve tahliyesini isteyen Özşengül’ün savunmasının ardından duruşmaya bir süre ara verildi.

Editör: Haber Merkezi