Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink‘in öldürülmesine ilişkin eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski İstihbarat Daire Başkanlığı Personel Şube Müdürü Coşgun Çakar ve eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ile Yargıtay’ın bozduğu ana davanın 8 sanığının da aralarında bulunduğu 35 kişinin yargılandığı davada, gazeteci Nedim Şener tanıklık yaptı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, bu davanın yanı sıra Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’na (FETÖ/PDY) yönelik diğer davalarda da tutuklu bulunan Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer ile tutuksuz sanıklar eski Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenilen gazeteci Nedim Şener, kendisi için Dink cinayeti davasında tanık olmasının önemine işaret etti. Dink cinayetini araştırdığı gerekçesiyle Ergenekon sanığı olduğunu dile getiren Şener, tanıklığını “ilahi adalet” olarak değerlendirdi.
Dink cinayetini araştırdığı dönemde Ergenekoncu olduğu iddiasıyla tutuklandığını anlatan Şener, Türkiye’de daha önce de gazetecilere yönelik suikastler olduğunu hatırlatarak, “Bu cinayet devletin namus cinayetidir. Aydınlatılmazsa Türkiye Cumhuriyeti Devleti soykırım iddialarının altında kalır.” dedi.
FETÖ‘nün zirve yılını 2011’de yaşadığını ifade eden Şener, “Kimi istiyorlarsa alıyorlardı. Mehmet Baransu operasyonların devamının geleceğini yazıyordu. Ali Fuat Yılmazer madem Engin Dinç’in yaptığını biliyordun, neden müdahale etmedin. Kolluk sizde, hakim ve savcı sizdeydi.” diye konuştu.
Tutuklu sanık Ali Fuat Yılmazer’in “Tutuklu yargılanıyorsam burada tanık olarak duran şahsın yüzündendir.” sözlerine Şener, “İlk yaptığım haberlerde ismi 2 kere geçmiştir. Haberler Ramazan Akyürek üzerine kuruludur. Kendisinin ismi arada 2 yerde geçiyor ama kendisi beni şikayet edip ön plana çıkmaya çalışıyor.” karşılığını verdi.
Mahkeme Başkanı Ali İhsan Horasan, sanık Ali Fuat Yılmazer ile tanık Nedim Şener’in sık sık tartışmaya girmesi üzerine, “Burası kişisel tartışmalarınızın yeri değil. Nedim Şener’in gazeteciliğini de yargılamıyoruz. Aynı şekilde Şener’in kitabında yazdıkları da delil olarak kabul edilemez.” uyarısında bulundu.
Şener’in, mahkeme heyetine, sanık Yılmazer’in bazı sözleri nedeniyle kendisinin tehdit edildiğini söylemesi üzerine Yılmazer, “Ben tehdit etmiyorum, gerçekleri söylüyorum. Ben ne kendisine ne de başkasına kumpas kurdum. İstihbaratçıyım, gücüm olmasına rağmen bu tür tuzaklara girişmedim. Kendisi istihbaratçılığı Hanife Avcı, Emin Arslan ve Ahmet İlhan Güler’den öğrendiği için beni anlayamaz.” ifadelerini kullandı.
Şener ifadesinin ardından taraf avukatlarının talepleri alındı.
Taleplere ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek’in tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Heyet, dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C-5 büroda komiser olan sanık Hamdi Egbatan hakkında FETÖ’nün şifreli mesajlaşma programı “ByLock” kullanıcısı olduğu gerekçesiyle tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.
Duruşmaların 3, 4, 6 ve 7 Temmuz’a ertelenmesine karar veren heyet, duruşmalarda tanık dinleme işlemlerine ara verilerek, aralarında FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, jandarma görevlilerinin de bulunduğu 28’i tutuklu 50 sanıkla birleşen dosya sanıklarının savunmalarının alınmasını kararlaştırdı.