İngiliz basınının Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin çarpık yayını sürerken, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar da The Guardian’da yayımlanan yazısında halkın tekbir getirerek askerleri linç ettiğini öne sürdü.

Dündar, İngiliz gazetesinde yayımlanan “Bu Türkiye tarihin en büyük cadı avı” başlıklı yazıda, hükümetin darbe girişimi sonrasında basını baskı altına aldığını öne sürdü. Kapatılan internet sitelerinin, radyoların ve polisin baskın yaptığı gazetelerin FETÖ ile bağlantısına değinmeyen Dündar, operasyonların muhalif sesleri kıstığını iddia etti.

Darbe gişirminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi halkın camilerden yapılan çağrıyla sokağa çıktığını aktaran Dündar, halkın darbeye direnişini ise sosyal medyada yayılan ve çoğunun yalan olduğu ortaya çıkan iddialara dayanan bir tasvire indirgemeyi seçti.

Batı’da mevcut korkulara ve önyargılara hitap etmeyi bildiğini gösteren Dündar, tankları durduran vatandaşlardan söz etmezken, “Kalabalıklar askerleri linç ederken Allahü Ekber diye bağırıyordu. Türk bayraklarının yanı sıra yeşil İslam bayraklarını da taşıyarak ‘İdam isteriz’ diye haykırdılar.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de işkencenin de yeniden başladığını iddia eden Dündar, Avrupa’nın da Türkiye ile işbirliği yapmaktan vazgeçmesi gerektiğini ima etti.

“Hıristiyanlar tehlikede” iddiası

Öte yandan Daily Express gazetesi, darbe gecesi Trabzon’da ve Malatya’da kiliselere saldırıldığını öne sürdü.

Gazete, saldırganların Müslüman halk tarafından püskürtüldüğünü belirtse ve “Müslüman halk kiliseleri korudu” başlığını kullansa da, haber metninde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidar döneminde Proteston kiliselerinin pek çok defa saldırıya uğradığını veya tehdit edildiğini iddia etti.

Türkiye’de “İslamcı köktenciliğin” yükseldiğini savunan gazete, bunun ülkedeki Hıristiyanları baskı altına aldığı ve tehlikeye soktuğunu öne sürdü.

İngiliz basını daha önce de hükümetin darbe sonrası aldığı önlemlerin Alevi vatandaşları da hedef alacağını öne sürerek, FETÖ’nün darbe girişimini bir mezhep çatışması bağlamına yerleştirmeyi denemişti.

Nazi benzetmesi

İnternet haber sitesi Independent’ta Robert Ellis imzasıyla yayımlanan yazıda da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hitler’e; AK Parti ise Nazi partisine benzetildi.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan demokratik olarak seçilmiş olabilir ama onun Türkiye’si Hitler Almanyası modeline göre kurulu.” ifadelerini kullanan Ellis, AK Parti’nin adı gibi “ak” olmadığını iddia etti. Ellis’in yazısında 17-25 Aralık sürecinde FETÖ tarafından ortaya sürülen yolsuzluk iddialarını yinelediği görüldü.

Türkiye’de ilan edilen Olağanüstü Hal’i eleştiren Ellis, AK Parti’yi Nazi Partisine benzetti. Ancak Ellis, Türkiye’deki Olağanüstü Hal uygulamasını eleştirirken, Fransa’da da benzer bir uygulamanın aylardır sürdüğünü bilgisini okurlarıyla paylaşmadı.

Ellis yazısında darbe girişimine direnen halkı “Erdoğan yandaşları” diye nitelendirerek, “Erdoğan yandaşları sokaklarda dolaşıyor ve muhaliflere saldırıyor. Toplum bölünmüş durumda.” iddiasında bulundu.

FETÖ’nün darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Batı medyasında olay gününe ait sıcak çatışma haberleri yerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ve hükümeti hedef alan “otoriterleşme tehlikesi” ithamlarına bıraktı. Darbe girişimi sırasında şehit olan 246 kişi veya halkın bütün kesimlerinin tanklara karşı koyuşu, haberlerde çoğu kez ayrıntı olarak bile yer bulmuyor.

Editör: Haber Merkezi