Güzelliğin on para etmez, bu bendeki aşk olmasa. Bu sözleri söyleyen gözleri görmeyen bir adam. Aşık Veysel..

Aşık geleneğinin en büyük temsilcilerinden halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu, vefatının 51. yılında anılıyor.  Bundan 51 yıl önce 21 Mart 1973'te hayatını kaybeden Aşık Veysel geride kendisinin hatırlanacağı o kadar eser bıraktı ki...

Aşık Veysel Kimdir?

Gerçek ismi Veysel Şatıroğlu olan bu meşhur ozan 25 Ekim 1894 yılında Sivas Şarkışla'da dünyaya gelmiştir. Annesinin adı Gülizar babasının adı Ahmet'tir. Veysel'in iki kız kardeşi de köyde yayılan çiçek hastalığı sebebiyle hayatını kaybetti. Ardından Veysel de 7 yaşında aynı hastalık sebebiyle iki gözünü birden kaybetti. Kendi gözlerini kaybedişini şu şekilde anlatır; "Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kaydı ve düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım... Çiçek zorlu geldi. Sol gözümde çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan. "Aşık Veysel'in hikayesi dinleyen herkesi derinden etkilemiştir.

Aşıklık geleneğinin önemli temsilcilerinden biri olan ve soyu Horasan Türkmenlerine dayanan Aşık Veysel, Gülizar ve Ahmet Şatıroğlu çiftinin çocuğu olarak, 25 Ekim 1894'te Sivas'ın Şarkışla ilçesinin Sivrialan Köyü'nde dünyaya geldi. Sanatçı, hayatının büyük bölümünü Sivrialan'da, zorlu yaşam koşullarında geçirdi.

İki kız kardeşi çiçek hastalığına yakalanarak yaşamını yitiren Aşık Veysel, aynı hastalık nedeniyle 7 yaşında sol gözünü kaybetti. Bir gün, inek sağan babasının yanına giden halk ozanı, ters bir hareketten ürken öküzün boynuzunun sağ gözüne girmesiyle tamamen görme engelli oldu. Geçimini güçlükle sağlayan ailesi, Aşık Veysel'in gözlerini tedavi ettiremedi.

Halk ozanları ve aşıklık geleneğiyle tanınan Emlek yöresindeki Sivrialan'a sık sık aşıklar gelir, sohbet, muhabbet ve cem yapardı. Henüz çocukken bu toplantılara katılan Şatıroğlu, aşıklardan deyişler dinleyip, onların paylaştığı bilgilerden faydalandı.

İLK SAZ DERSLERİNİ ÇAMŞIHLI ALİ VE MOLLA HÜSEYİN'DEN ALDI

Oğlunun şiire, saza ve söze merakını fark eden Ahmet Şatıroğlu, Aşık Veysel'e özel bir bağlama yaptırdı. Aşık Veysel, babasının da teşvikiyle ilk saz derslerini köyün saz ustalarından Çamşıhlı Ali ve Molla Hüseyin'den aldı. Gittikçe daha iyi bağlama çalan sanatçı, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Yunus Emre ve Aşık Agahi gibi birçok usta ismin eserlerini yorumladı.

İlk evliliğini 1919'da Esma Hanım ile yapan Aşık Veysel'in bu evlilikten bir kızı, bir de oğlu oldu. Oğlu henüz 10 günlükken, kızı da 2 yaşındayken hayatını kaybetti. Usta sanatçı, kızı henüz 6 aylıkken, eşi Esma Hanım tarafından terk edildi. Aşık Veysel'in annesi Gülizar Hanım 1921'in şubatında, babası ise annesinden 8 ay sonra yaşamını yitirdi.


Unutulmaz halk ozanı, bir dönem Sivas Zara çevresindeki köylerde 3 ay kadar kaldı. O süreçte Hafik ilçesinin Karayaprak köyündeki Yalıncak Baba Tekkesi'ne uğrayan Şatıroğlu, tekkenin temizliğini yapan Gülizar Hanım'la 1928'de evlendi.

Usta ozanın bu evlilikten de Zöhre, Ahmet, Hüseyin, Menekşe, Bahri, Zekine ve Hayriye adlarını verdiği 7 çocuğu dünyaya geldi. Çocuklarından Hüseyin birkaç aylıkken hayatını kaybetti. Ozanın büyük oğlu Ahmet Şatıroğlu, 2018'de 84 yaşındayken, büyük kızı Zöhre Başer 2020'de 85 yaşında, Bahri Şatıroğlu ise 2021'de yaşama veda etti.

SİVAS HALK ŞAİRLERİ BAYRAMI'NDA BİRİNCİ OLDU

Sivas'ta öğretmenlik ve Milli Eğitim Müdürlüğü görevlerinde bulunan şair ve oyun yazarı Ahmet Kutsi Tecer'in 1931'de organize ettiği "Sivas Halk Şairleri Bayramı"na katılan Aşık Veysel, etkinlikte gerçekleşen yarışmada birinci geldi. Aşık Veysel, 1933'e kadar usta ozanların şiirlerini seslendirdi, bu dönemden sonra ise kaleme aldığı şiirleri besteleyerek, müzikseverlerin beğenisine sundu.

Ömrü yoksulluk ve mücadeleyle geçen Aşık Veysel, Cumhuriyet'in 10. yılı için yazdığı destanın yayınlanması ve Sivas Aşıklar Bayramı'ndaki başarısı ile dikkati çekti. "Atatürk'tür Türkiye'nin ihyası/Kurtardı vatanı düşmanımızdan" dizeleriyle başlayan şiiri Atatürk'e okumak amacıyla bir arkadaşıyla 3 ay yürüyerek Ankara'ya ulaştı ve Hakimiyeti Milliye gazetesine gitti.

Gazeteciler, Aşık Veysel'in yazdığı şiiri not etti ve şiir 2-5 Nisan 1934'te Hakimiyeti Milliye gazetesinde 3 gün yayınlandı. Ancak Veysel, Atatürk'e ulaşamadı. Geçimini saz ile sağlayan Aşık Veysel, 1933'ten itibaren Cört İbrahim'le Türkiye'yi dolaşmaya başladı. Bu süreç 1940'a kadar devam etti ve Cört İbrahim'in yerini oğlu küçük Veysel aldı. Bir süre sonra İstanbul'a gidip plak da dolduran Veysel, radyo konserleri verdi.

Usta ozan, oğlu Hüseyin'in vefatından sonra diğer oğlu Ahmet'le önce Erzurum'u, ardından Erzincan, Malatya, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Ankara'yı dolaştı.

ESERLERİYLE TÜRK MÜZİĞİNDE İZ BIRAKTI

Havadaki partikül madde kirliliği nedeniyle göz kliniklerine başvurular arttı Havadaki partikül madde kirliliği nedeniyle göz kliniklerine başvurular arttı

Çocukken iki gözünü de kaybetmesine rağmen şiirlerine yansıttığı vatanseverlik, hoşgörü, yaşama sevinci, sevgi, birlik ve beraberlik mesajlarıyla hem kendi dünyasını aydınlatan hem de bugünlere ışık tutan halk ozanı, hafızalara kazınan eserler bıraktı.

Eserlerinde "Veysel", "Sefil Veysel" ve "Veysel Şatır" gibi mahlaslar kullanan Aşık Veysel, bir şiiri hariç, bütün şiirlerini dörtlüklerle aktardı. "Sazımdan Sesler" ile "Dostlar Beni Hatırlasın" adlı şiir kitapları bulunan ozanın tüm eserleri, 1984'te "Bütün Şiirleri" adlı kitapla okuyucuya sunuldu.

"Uzun İnce Bir Yoldayım", "Dostlar Beni Hatırlasın", "Güzelliğin On Par Etmez", "Atatürk'e Ağıt", "Beni Hor Görme", "Beş Günlük Dünya", "Derdimi Dökersem Derin Dereye", "Kahpe Felek" ve "Kara Toprak" adlı eserlere imza atan sanatçı, Türkçeyi yalın kullanımıyla dikkati çekti. Ozanın eserleri pek çok sanatçı tarafından tekrar yorumlanırken birçok yabancı sanatçının da dikkatini çekti. ABD'li elektrogitar virtüözü Joe Satriani, 2008'de çıkardığı albümde "Aşık Veysel" isimli, kendi bestelediği enstrümantal bir esere yer verdi.

Aşık Veysel, 2022'de "vefa" kategorisinde Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülüne'ne layık görüldü. Aralık 2022'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı genelgesi ile vefatının 50. yılı nedeniyle 2023 yılı Türkiye'de "Aşık Veysel Yılı" olarak kutlandı.

Editör: Nusret Odabaş