Filistinli doktor Ahmed Muhammed Nebil el-Medhun, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya bölgesinde binlerce Filistinlinin İsrail saldırılarından kaçarak sığınmak zorunda kaldığı Halife bin Zayid Al Nahyan Okulu'nda gönüllü hizmet verdiğini söyledi.

Sığınma merkezine dönüşen okulda 15 Ocak'ta bir klinik açtığını aktaran Medhun, "İsrail savaş uçaklarının Endonezya Hastanesi ve Kemal Advan Hastanesini bombalayarak hizmet dışı bırakmasının ardından evimde hasta kabulüne başladım" dedi.

Halife bin Zayid Al Nahyan Okulu'nun sığınma merkezi olarak açılmasından sonra da burada insanlara hizmet vermeye başladığını dile getiren Medhun, burada yok denilecek kadar az imkanlarla hastalara hizmet vermeye çalıştıklarını vurguladı.

Gazze'nin kuzeyinde halihazırda ilaç bulamadıklarına ve antibiyotikler başta olmak üzere çocuklar için kullanılan ilaçlara çok ihtiyaç duyulduğuna dikkati çeken Medhun, çocuk ve kadınlar arasında soğuk algınlığının yanı sıra ishal ve öksürük gibi rahatsızlıkların oldukça yaygın görüldüğünü aktardı.

"Her gün gıda yetersizliği ve hastalıklar sebebiyle kayıplar veriyoruz"

Filistinli gönüllü doktor Medhun, İsrail'in sıkı abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi'nin kuzeyine dayattığı açlığa işaret ederek, "Tabii burada gıda yetersizliği söz konusu. Gıda yetersizliği de birçok hastalığa sebep oluyor" ifadelerini kullandı.

KDP lideri Barzani: “Terörizm ile Kürtlere hizmet edeceğini zanneden büyük bir ihanet içinde” KDP lideri Barzani: “Terörizm ile Kürtlere hizmet edeceğini zanneden büyük bir ihanet içinde”

Sığınma merkezinde 3 gönüllü sağlık personeli olarak hizmet vermeye gayret ettiklerini aktaran Medhun, ilaçların yanı sıra tıbbi malzeme ve sağlık personeline çok ihtiyaç duyduklarına vurgu yaptı.

Hiçbir yerden herhangi bir destek veya mali destek alamadıklarının ve yok denilecek kadar az imkanlara sahip olduklarının altını çizen Medhun, "Şu anda elimizde bazı ilaçlar var, bunları ben ve beraber çalıştığım gönüllü doktor arkadaşımla birlikte kendi imkanlarımızla satın aldık" diye konuştu.

İslam ve Arap ülkelerine Gazze'de işlenen soykırım suçlarını durdurmaları çağrısında bulunan Medhun, şunları kaydetti:

"Tüm Arap dünyasından maruz kaldığımız soykırımın önüne geçmelerini istiyoruz. Burada her gün gıda yetersizliği ve hastalıklar sebebiyle kayıplar veriyoruz. Çünkü hastalara verebileceğimiz ilaç yok. Şu anda dahi ilaç olmadığı için kaybedebileceğimiz hastalar var."

İsrail'in dayattığı açlıktan en çok kadın ve çocukların etkilendiğine işaret eden Medhun, gıda yetersizliği ve ilaç yokluğundan dolayı 4 kadının düşük yaptığını anlattı.

Gönüllü doktor Medhun, Filistin Sağlık Bakanlığı ve ilgili yetkililerden acil ilaç ve tıbbi malzeme göndermeleri talebinde bulundu.

Filistinli doktor Aye Omar Muhammed el-Kahlut da diğer doktor arkadaşlarla birlikte Beyt Lahiya bölgesindeki sığınma merkezinde açtıkları klinikte yerinden edilmiş Filistinlilere ücretsiz sağlık hizmeti verdiklerini söyledi.

Ciddi imkansızlıklar altında insanlara yardım etme mücadelesi verdiklerini Kahlut, şu anda ilaç ve tıbbi malzeme bulamadıkları için müdahale edemedikleri 30 vakanın olduğu, bunları her an kaybedebileceklerini ifade etti.

Kahlut, Beyt Lahiya'da yer alan sığınma merkezinde korumaya çalıştıkları hastalar için Filistinli yetkililerin harekete geçmesi çağrısı yaptı.

7 Ekim'den sonraki sürecin ağır bilançosu

İsrail ordusunun 145 gündür sivil yerleşim yerleri, hastane, okul ve yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı barınakları da hedef alan saldırılarını sürdürmesinin yanı sıra insani yardımların girişini engellemesi nedeniyle yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi'nde insani bir felaket yaşanıyor.

Başta BM'ye ait kuruluşlar olmak üzere uluslararası çevreler, çoğu hastanenin hizmet dışı kaldığı, tıbbi malzeme eksikliğinin yaşandığı, açlık, susuzluk ve hijyen malzemeleri eksikliğinin tetiklediği hastalıklar nedeniyle Gazze'de ateşkes ilan edilmesi ve bölgeye insani yardımların girişinin artırılması çağrısında bulunuyor.

Uluslararası Adalet Divanı'nın 26 Ocak'ta İsrail'e karşı hükmettiği ihtiyati tedbir kararları arasında Gazze'de insani yardıma erişimin sağlanması yer almasına rağmen, şubat ayında Gazze'ye giren yardımın ocak ayına oranla yarı yarıya düştüğünü belirtiyor.

BM kuruluşlarının verilerine göre, Gazze'de 378 bin kişi Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) ölçeğinde "felaket" olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kişi de "acil durum" olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor.

Gazze Şeridi'ndeki akut gıda güvensizliği Dünya Sağlık Örgütü'nün "kritik" olarak nitelediği yüzde 15 çıtasını aşarak yüzde 16,2'ye ulaştı. Bölgede 6 ila 59 ay arasındaki çocuklarda akıt gıda güvensizliği oranında ciddi bir artış yaşanıyor.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 660’ı çocuk, 8 bin 570’i kadın olmak üzere 29 bin 954 Filistinli öldürüldü, 70 bin 325 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

Editör: Nusret Odabaş