Pınar KARAHAN / Özel
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, hastanelerde sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü duyurdu.
Birleşmiş Milletler, Gazze’ye ilaç ve tıbbi malzeme yardımı yapılması çağrısı yaparken, yardım tırlarının arasında kefen yardımı dikkat çekiyor.
İsrail ablukasının Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları, bölgenin elektrik, akaryakıt ve su kaynaklarını ciddi şekilde etkiledi.
Gazze'de akaryakıt sıkıntısı
Gazze Şeridi'nde akaryakıt sıkıntısı derinleşiyor. Akaryakıt tedarik edilemediği için, Gazze'nin tek enerji santrali çalışamıyor ve elektrik kesintileri yaşanıyor. Ayrıca, araçlar ve jeneratörlerin yakıt ihtiyacı da karşılanamıyor.
Gazze'nin tek enerji santrali, günde 600 bin litre akaryakıta ihtiyaç duyuyor. Ancak, İsrail ve Mısır'ın uyguladığı abluka nedeniyle akaryakıt tedariki yapılamıyor.
Gazze Petrol Kurumu'ndan Halid Muhareb, akaryakıt sıkıntısının "Gazze'deki insanların yok edilmesi ve gündelik hayatın felç olmasına" yol açtığını söyledi.
Gazze'de elektrik krizi derinleşiyor
Gazze Şeridi'nin tek enerji santrali, akaryakıt tedarik edilemediği için çalışamıyor. Bu nedenle, Gazze'nin büyük bir kısmı elektriksiz kalıyor.
Gazze'nin tek enerji santrali, günde 600 bin litre akaryakıta ihtiyaç duyuyor. Ancak, İsrail ve Mısır'ın uyguladığı abluka nedeniyle akaryakıt tedariki yapılamıyor.
Son ablukadan önce de Gazze'de elektrik sürekli olarak kesiliyordu. Çoğu kişi, elektrik kesintileri nedeniyle kendi jeneratörlerini kullanıyordu. Ancak, jeneratörlerin de yakıt ihtiyacı var ve bu da giderek daha da zorlaşıyor.
Elektrik kesintileri, Gazze'de yaşayan insanların hayatını olumsuz yönde etkiliyor. Elektrik kesintileri nedeniyle, okullar, hastaneler ve iş yerleri zor durumda kalıyor. Ayrıca, elektrik kesintileri nedeniyle, insanlar günlük yaşamlarında da zorluklar yaşıyor.
Gazze Şeridi'nde temiz su yok!
İsrail'in uyguladığı abluka nedeniyle, Gazze'ye içme suyu tedarik edilemiyor. Bu nedenle, Gazze'de yaşayan insanlar, çeşmeden akan suyu içmek yerine, deniz suyunu veya kuyu suyunu kullanmak zorunda kalıyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, bir insanın içmek, çamaşır yıkamak, duş almak, yemek yapmak için günlük ortalama 100 litre suya ihtiyacı var. Çatışmalardan önce Gazze'de kişi başına 84 litre su düşüyordu, bu miktarın sadece 27 litresinin insan kullanımına uygun olduğu tahmin ediliyordu. Dünya Sağlık Örgütü'nün şu anki tahminlerine göre, kişi başına ortalama su kullanımı 3 litreye düşmüş durumda.
Su krizi, Gazze'de yaşayan insanların hayatını olumsuz yönde etkiliyor. Su yetersizliği nedeniyle, insanlar temiz su kaynaklarına ulaşmak için uzun mesafeler kat etmek zorunda kalıyor. Ayrıca, suyun kalitesinin kötü olması nedeniyle, insanlar çeşitli sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor.
İsrail ablukasının Gazze'deki elektrik, akaryakıt ve su kaynaklarını ciddi şekilde etkilediği görülüyor. Bu durum, Gazzelilerin hayatını derinden zorlaştırıyor ve bölgenin insani durumunu daha da kötüleştiriyor.
Hastanelerde sağlık sistemi çöktü!
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, hastanelerde sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü duyurdu.
Akaryakıt ve su kaynaklarının yetersizliği, Gazze'de sağlık sorunlarına da yol açıyor. Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde çalışan plastik cerrah Dr. Ghassan Abu Sittah, başka çareleri kalmadığı için artık bazı bakteri tedavileri için sirke kullanmaya başladıklarını söyledi.
Uluslararası toplumun çağrısı!
Uluslararası toplum, İsrail'i ablukayı kaldırmaya ve Gazze'ye insani yardımların ulaşmasına izin vermeye çağırıyor.
BM, Gazze'deki hastanelerde ilaç ve tıbbi malzeme kıtlığı yaşandığını belirterek, uluslararası topluma yardım çağrısında bulundu. BM, Gazze'ye 20 milyon dolarlık yardım paketi hazırladığını açıkladı.
Refah sınır kapısından geçişine izin verilen 20 kamyon krizin boyutuna da işaret ediyor. Kamyonlardan birinin içinde sadece tabut var.
Dünya Sağlık Örgütü Acil Durumlar Direktörü Michael Ryan, “yardımın her gün ulaşması gerektiğini” söylemiş ve günde 20 kamyonluk yardımı “ihtiyaç okyanusunda bir damla” olarak nitelendirmişti. Birleşmiş Milletler’in (BM) Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’ndan (UNRWA) Juliette Touma ise Gazze’nin son birkaç hafta içinde “cehennem çukuruna döndüğünü” söylemişti.
Gazze'nin savaş ekonomisi
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları, bölgenin ekonomisini derinden etkiledi. Gazze'de işsizlik oranı yüzde 70'e yaklaştı, yoksulluk oranı ise yüzde 60'ı aştı.
Gazze Şeridi, 2007 yılından bu yana İsrail ablukası altında bulunuyor. Abluka, Gazze'nin ekonomisini büyük ölçüde olumsuz etkiledi. Gazze'ye ithalat ve ihracat yapmak oldukça zor ve pahalı. Bu da fiyatların artmasına ve alım gücünün düşmesine neden oluyor.
İsrail'in son saldırıları, Gazze'nin ekonomisini daha da kötüleştirdi. Saldırılarda birçok işyeri ve fabrika yıkıldı, altyapı zarar gördü. Bu da işsizliği ve yoksulluğu daha da artırdı.
Gazze'nin ekonomisi, büyük ölçüde insani yardımlara bağlı. Bu yardımlar, Gazze'deki insanların temel ihtiyaçlarını karşılamasına yardımcı oluyor.
Gazze'nin savaş ekonomisi, bölgenin kalkınmasını ve refahını engelleyen önemli bir faktör. İsrail'in ablukası ve son saldırıları, Gazze'nin ekonomisini daha da kötüleştirdi. Bu durum, bölgenin geleceğini belirsiz kılıyor.
