Yeryüzünde herkes aynı imkânlara sahip değil. Bazıları refah ve varlık içinde yaşarken, bazıları yokluk ve çaresizlikle mücadele ediyor. Afet, iç karışıklık, savaş, yoksulluk, açlık gibi birçok neden birilerini diğerlerine göre daha mahzun, daha yoksun edebiliyor. Bu durumlara gözlerini yummayarak ilk olarak Bosna, Kosova savaşları ve 17 Ağustos depreminde harekete geçen bir grup gönüllü sağlıkçı, her ne sebeple olursa olsun sağlık hizmetine erişemeyen ihtiyaç sahiplerine ulaşarak, hayata tutunmalarını sağlamak amacıyla, 2000 yılında Yeryüzü Doktorları’nı kurdu. Mazlumlara iyilik elini uzatan Yeryüzü Doktorları Genel Müdürü Ozan Mutlu ile faaliyetlerini konuştuk.

“YYD OLARAK HER YERDEYİZ”

Yeryüzü Doktorları’nın “Her Gün Güzel Döner Dünya, İyilik Daim Oldukça” kampanyasına halkımız nasıl dahil olabilir?

Yeryüzü doktorları olarak yaklaşık 250 bin toplam üyemizle 30 bini aşkın gönüllümüzün desteği ve elliden fazla ülkede projeler, operasyonlar yürüttük, yürütüyoruz. Bu çalışmalarımızı gönüllü doktorlarımız desteğiyle ve profesyonel sağlık ekiplerimizin gayreti ile gerçekleştiriyoruz. Sağlık kampları düzenliyoruz, sağlık merkezleri, klinikler kuruyoruz. Dünyanın sekiz ülkesinde yıl boyu kesintisiz hizmet veren sağlık merkezlerimiz, kliniklerimiz mevcut. Faaliyetlerimizi göz sağlığı, anne çocuk sağlığı, beslenme sağlığı, psikolojik destek çalışmaları, sağlık eğitimi, temiz suya erişim, ilaç ve ekipman desteği alanlarında projelendirerek gerçekleştiriyoruz. Afganistan, Yemen, Çad, Somali, Bangladeş, Filistin, Suriye ve Türkiye’de olmak üzere toplam sekiz farklı ülkede daimi hizmet veren merkezlerimiz de bulunuyor.

SÜREKLİ HİZMET

Dönemsel projelerle kalıcı projeler arasındaki fark nedir?

Dönemsel projelerin kıymetli olduğunu biliyoruz fakat ihtiyaç sahibi insanlar da kriz bölgelerinde daha büyük, daha kalıcı etkiler uyandırabilmek için kalıcı sağlık merkezleri, sürekli hizmet ulaştırmanın çok daha anlamlı faydalı olduğunu görüyoruz. Biz düzenli ve sürekli hizmet üretme gayretinde olduğumuz için bağışçılarımızda da yine düzenli bir biçimde bize destek olmalarını, düzenli çalışmanın sürekli hizmetlerimizde ortak kalacağını düşünüyoruz ve düzenli hizmet için düzenli bağış yapmaya davet ediyoruz.

“PANDEMİYE KARŞI ÖNLEMLERİMİZİ ALDIK”

 Tüm dünyayı etkisi altına alan bir pandemiyle mücadele ediyoruz. Salgın boyunca nelerle karşılaştınız, sizi nasıl etkiledi?

Salgın döneminde yurtdışında sağlık merkezlerindeki çalışmalar çok ciddi sekteye uğramadı çünkü biz hastalığın yayılmaması, insanların etkilenmemesi için çeşitli tedbirler aldık. Çalıştığımız bölgeler genel itibari ile en az Kovid-19 kadar şiddetli sıkıntıların olduğu, insani krizlerin yaşandığı sıtma gibi vs ölümcül hastalıkların da bulunduğu bölgelerdi ve öncelik sıralaması yapmamız gerekiyordu. Tedbirlerimizi alarak bölgedeki sağlık çalışmalarını devam ettirdik. Türkiye’de de koronavirüsten etkilenmiş olan hastalara hijyen kitleri ulaştırdık. Bu şekilde hem sağlık çalışanlarına desteğimizi sunduk hem de hastalara moral ve motivasyon için katkıda bulunmuş olduk.

“TECRÜBELERİMİZİ ULAŞTIRMAK İSTİYORUZ”

 Dünyada sağlık alanında yardımlaşmayla ilgili birçok STK ve dernek var. Bu minvalde Yeryüzü Doktorları’nı net olarak nasıl tanımlıyorsunuz?

Sağlıkçı alanına odaklanmış bir STK olarak hedefimizi, çalışma alanımızı sağlık olarak tayin etmiş durumundayız. Bunda kurucularımızın profesyonel sağlık çalışanları, doktor olmasının büyük etkisi var. Biz bu alanda var olan tecrübelerimizi ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak üzere istikamet belirlemiş durumdayız. Tüm çalışmalarımızı sağlık ekseninde, sağlık odaklı gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Tüm kriz bölgelerinde insanların yaşadığı tüm coğrafyalara erişilebilir, ulaşılabilir olmak önemli.

Filistin’de kesintisiz hizmet veriyoruz

Kurulduğumuz ilk günden bu yana Filistin’de çalışmalar yürütüyor, 2015 yılından beri ise Gazze’de açtığımız ofis, fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezi ve mobil sağlık ekipleri ile kesintisiz hizmet veriyoruz. Fizik tedavi merkezinin yanında 2016 yılında mobil sağlık ekipleri ile ihtiyaç sahiplerine evde fizik tedavi, tıbbi bakım ve psikososyal destek veriyoruz. Gazze’de yaşanan olaylar ve insani kriz, bölge halkının yaşadığı travmaları atlatmasını zorlaştırmış ve dolayısı ile psikososyal destek ihtiyacı da doğmuştur. Yeryüzü Doktorları olarak bu kapsamda bölge halkına ve odak gruplara yönelik bilgilendirici ve destekleyici çalışmalar yapıyoruz.

ANNE VE ÇOCUKLARA TIBBİ BESLENME

Beslenme sağlığı da çok önemli bir konu. Özellikle suyun bile bulunmadığı coğrafi bölgelerde bu anlamda ne tür sorunlarla karşılaşıyorsunuz?

Kuraklık, yoksulluk, iç karışıklıklar ve benzeri sebeplerle açlık problemlerinin sıkça yaşandığı bölgelerde, beslenme sağlığı merkezleri açıyor veya destekliyoruz. Bu merkezlerde özellikle en yüksek risk grubu olan beş yaş altı çocuklara ve hamile/emziren annelere yönelik tıbbi beslenme tedavisi programları düzenliyoruz. Afganistan’da açlıkla mücadele eden ihtiyaç sahipleri için on beş beslenme sağlığı merkezi ve on bir mobil sağlık ekibimizle beslenme tedavileri uyguluyoruz. Yemen’de de beslenme yetersizliğinden muzdarip insanlar için yedi adet merkezimizde hizmet veriyoruz.

PSİKOSOSYAL DESTEK VERİYORUZ

Türkiye yaklaşık beş milyon mülteci bulunuyor. Dünyanın birçok ülkesinde de bulunan savaş mağduru mültecilere yönelik YYD neler yapıyor?

Zeytin Dalı Harekâtı Bölgesi’nde Suriye Cinderes Mülteci Sağlığı Merkezinde hizmet sunuyor, yine 2020 yılının Aralık ayından bu yana Barış Pınarı Harekâtı Bölgesi’nde Suluk Sağlık Merkezi ile bölge halkına hizmet vermeye devam ediyoruz. Afet, insani kriz ve benzeri durumların yaşandığı bölgelerden Türkiye’ye gelen mültecilere yönelik İstanbul, Hatay, Şanlıurfa, Kilis, Şırnak, Batman, Diyarbakır ve İzmir’de yer alan merkezlerimizde psikososyal destek hizmeti sunduk. Yurt içindeki psikososyal destek çalışmalarımıza ise vaka yönetimi, sağlık teşviki, evde bakım ve lojistik destek hizmetleri sunarak devam ediyoruz.

Editör: Haber Merkezi