AK Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek başkanlığında toplanan TBMM Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, Adana Emniyet Müdürü Osman Ak’ı dinledi.

Emniyet Müdürü Osman Ak, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ailesine ilişkin komisyona bilgi vererek, şöyle devam etti:

“Adama baktığınızda, bir kitabında babası başka türlü, öbür kitabında annesi başka türlü olan bir insan. İki rapor hazırladık, birinci raporu yayımladık, 3 gün sonra Amerika’ya kaçtı. O dönemdeki istihbarat daire başkanı örgüte mülayimdi ama özel kalem amiri örgütün mensubuydu. İkinci raporu yazdık, bizi açığa aldılar. Üçüncü raporda Ankara mütevellisini, şu andaki örgütün aranan büyük adamları Ankara mütevellisindeydi. Örgütün mali kaynaklarıyla ilgili rapor hazırlığına girdik, bizi görevden aldılar.

“Adam, pozisyonu itibarıyla tam bir Batıni, Haşhaşi”

‘Tapınak şövalyeleri’ diyen, Fetullah’la iş birliği içinde olan aldırdı bizi açığa, ismini söylemeyim. Adam, pozisyonu itibarıyla tam bir Batıni, Haşhaşi. 2000 yılında ben ilk mahkemede kullandım o tabiri, daha sonra DGM’de kullandım bunun Haşhaşi olduğunu.

Bunun dedesi tarafından bakıldığında Bahai olduğu ortaya çıkıyor. Batıni, İsmaili gibi değişik pozisyonu olduğu ortaya çıkıyor. Bunun ismi ‘Fetullah’dır, ‘Fethullah’ değil. Fetullah’ın kim olduğu tarihte belli, İran şahına suikast düzenleyen bir Bahai militanı. Dedesi zamanında Bahai isyanından kaçıp Türkiye’ye sığınmış bir adam. Yaşar Tunagür ile ilgili raporlar incelendiği zaman bu şahsın cinsel tercihleri de açıkça ortaya çıkıyor. Böyle bir insanın böyle bir lider olarak topluma lanse edilmesine anlam verebilmiş değilim. Sosyal, psikolojik vakadır, özellikle incelenmesi gereken bir vakadır.”

“FETÖ, yetişmiş istihbarat elemanlarının hepsini tasfiye etti”

Osman Ak, FETÖ’nün planlı operasyonlarla devletin bütün kanallarına hakim olduğunu, devletin bütün organlarını felce uğrattığını, istihbarat sistemini, terörle mücadele unsurlarını tamamen zafiyete sürüklediğini belirterek, “FETÖ nedeniyle yetişmiş istihbarat elemanlarının hepsi tasfiye edildi. Devletin istihbarat birimlerini tamamen kontrol altına aldılar. Giderken de bütün ajan ilişkilerini, haber kaynaklarını deşifre ettiler, yok ettiler. Eş zamanlı olarak Kobani olaylarını, hendek savaşlarını yaşadık. Bizim mücadele gücümüzü tamamen zafiyete uğrattıklarını zannederek arkasından bu saldırıları gerçekleştirdiler.” değerlendirmesinde bulundu.

FETÖ’nün 1980’li yıllarda emniyette ciddi bir iş gören “sorgucu” ve “sorguculuk” tekniğini de yok ettiğini, şu anda emniyette sorgu konusunda yetişmiş eleman sıkıntısı yaşandığını anlatan Ak, FETÖ ile mücadelenin bu koşullarda yürütüldüğünü söyledi.

Ak, çözüm sürecinde görülen “barış anaları”nın da FETÖ’nün projesi ve incelenmesi gereken bir husus olduğunu öne sürdü.

Editör: Haber Merkezi