Batı Afrika ülkelerindeki cemaat okullarında 2008 yılından Ağustos 2016 yılına kadar öğretmenlik yapan, 15 yıldır cemaat içinde bulunan A.Ö., darbeden sonra Türkiye’ye gelerek tüm bildiklerini anlattı.
Pişmanlık Yasası’ndan yararlandırılan A.Ö., 10 gün arayla iki defa savcılığa ifade verdi. A.Ö., ifadesinde Senegal, Moritanya ve Fildişi sahilinde görev yapan cemaatin üst düzey görevlilerinin isimlerini verdi.
A.Ö., doğrudan Fetullah Gülen ile irtibatlı olduğeunu söylediği hem Batı Afrika hem de Senegal İmamı olan Adnan Hoşoğlu’nun 17 Aralık’tan sonra silahlı kuvvetleri kast ederek, “Yeşiller bizi kurtaracak” dediğini öne sürdü.
A.Ö., 17 Aralık operasyonunu yapan memurlardan bazılarının operasyondan hemen önce Pensilvanya’ya gittiğini, toplantı yaptıkları Fetullah Gülen’in kendilerine operasyon talimatını verdiğini öne sürerek, “Fildişi Sahili İmamı Mehmet Lütfü Ayal, o zaman milletvekili olan Hakan Şükür ve diğer milletvekillerinin istifa dilekçesinin o toplantıda yazılarak kendilerine ulaştırıldığını bize bizzat iletti” dedi.
İKİ KERE İFADE VERDİ
FETÖ / PDY’nın Senegal, Moritanya ve Fildişi Sahili’ndeki okullarında 2008 yılından bu yana öğretmenlik yapan A.Ö., 15 Temmuz darbe girişiminden sonra geldiği Türkiye’de ifade verdi. 11 Ağustos tarihinde Fildişi Sahili’nden Türkiye’ye gelen A.Ö., Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Ömer Faruk Aydıner’e, biri 12 Ağustos, diğeri de 22 Ağustos’ta olmak üzere iki defa ifade verdi. Etkin Pişmanlık’tan yararlanmak istediğini belirten A.Ö., ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Tüm eğitim hayatı boyunca cemaate ait yurtlarda kaldığını, 2003 yılında üniversiteyi kazandığını, üniversite ikinci sınıfında da ev abisi olarak görev yaptığını anlatan A.Ö., 2008 yılında üniversiteyi bitirdikten sonra cemaat tarafından Senegal’e gönderildiğini söyledi.
CEMAATİN BATI AFRİKA ÜLKELERİNDE 8 YIL ÖĞRETMENLİK YAPTI
A.Ö., “Cemaatin Senegal’deki Yavuz Selim Koleji’nde 3 yıl, Moritanya’da 2 yıl öğretmenlik yaptım. Son 3 yılda Fildişi Sahili’nde öğretmenlik yaptım. 16 Temmuz 2016 tarihinde sabah saatlerinde darbe olayını gördükten sonra cemaatin gerçek yüzünü anladım. Fildişi’nde bulunan konsolosluğa gittim ve durumu izah edip her türlü yardıma hazır olduğumu kendilerine ilettim. 24 Temmuz 2016 tarihinde eşim ve kızım Türkiye’ye geldi. Ben de 11 Ağustos 2016 tarihinde Fildişi’nden çıkış yaparak Türkiye’ye giriş yaptım” dedi.
A.Ö., ifadesinde özetle şunları söyledi:
“2008 yılının Ağustos ayında vekil öğretmenlik için gerekli başvuruya hazırlandığım sırada Adnan Demir isimli şahıs beni aradı. 2008 yılının Eylül ayında cemaate bağlı Yavuz Selim Erkek Koleji’nde görev yapmak üzere Senegal’e gittim. O dönem Senegal ve Batı Afrika İmamı Adnan Demir idi. Adnan Demir ve yardımcısı Mehmet Ali Yıldız, o zaman görev yaptığım okulun müdürü şu an Demokratik Kongo’da görev yapan İbrahim Karadağ, görev yaptığım okulun müdür yardımcılığını yapan Harun Ula ile irtibat halindeydim.
İRTİBATLI OLDUĞU HERKESİN İSMİNİ VERDİ
Senegal’de 2 yıl görev yaptıktan sonra 2010 yılında cemaat tarafından Moritanya’da Bourge El İlm Erkek Koleji’nde görevlendirildim. Burada, Moritanya imamı Halil Hardal, Hardal’ın Kuveyt’e gönderilmesi ile yerine getirilen Zekeriya Öztürk, halen Moritanya’da bulunan ve imam yardımcısı olan Harun Deniz, Atilla Aydın ile irtibat halindeydim. 2013 yılında da Fildişi Sahili’ndeki Uluslararası Şafak Lisesi’nde görevlendirildim. Fildişi İmamı Mehmet Lütfü Ayal, imam yardımcısı Nevzat Öter, okul müdürü Ferhat Avcu ile irtibat halindeydim. Fildişi imamı Mehmet Lütfü Ayal’ın Burkina Faso pasaportu almaya çalıştığını duydum.
Şu an Fildişi Sahili’nde bulunan okul, öğrenci azlığı ve yaşadığı maddi krizden dolayı sıkıntıda diye biliyorum. Bu okula İzmit merkezli DEKO grubu CEO’su olan ancak soyismini bilmediğim Metin isimli kişinin sahip çıktığını düşünüyorum. Bu kişinin bütün malvarlığına el konulduğunu, maddi kriz içinde olduğunu duymuştum. Metin, Burkina Faso pasaportuna sahiptir. Fildişi Özel Öğretim Genel Müdürlüğü’nde görevli Jean Paul Kouo, bu okula sahip çıkıyor. Oğlu Bursa Orhangazi Üniversitesi’nde burslu olarak okuyordu. Cemaat ile bağlantısı olup olmadığı hakkında bilgim yoktur.
Ayrıca Fildişi imamı Mehmet Lütfü Ayal, lobicilik adı altında Fildişi Milli Eğitim Bakanı ve Dışişleri Bakanı ile yüz yüze cemaat adına görüşmüştür. Bu bilgim darbe öncesine aittir, darbe sonrası görüşüp görüşmediklerini bilmiyorum.
‘YEŞİLLER BİZİ KURTARACAK’
Batı Afrika Bölge İmamı aynı zamanda Senegal İmamı Adnan Hoşoğlu, 17 Aralık’tan sonra Fildişi’ne teftişe gittiğinde yanında bir heyet vardı. Oradaki mesai arkadaşlarımıza, ‘merak etmeyin, her şey düzelecek dedi. Silahlı kuvvetleri kast ederek, ‘yeşiller bizi kurtaracak’ şeklinde beyanda bulunmuştu. Senegal imamı doğrudan Fetullah Gülen’le irtibatlıdır. Sık sık doğrudan Pensilvanya’ya gider ve doğrudan Fetullah Gülen’den aldıkları talimatları bize iletirler. Fildişi İmamı Mehmet Lütfü Ayal’da bir çok kez Pensilvanya’ya gidip Gülen’den talimat almıştır. Özellikle 17 Aralık sonrası sıklıkla gittiğini hatırlıyorum.
‘HAKAN ŞÜKÜR’ÜN İSTİFA DİLEKÇESİ PENSİLVANYA’DA YAZILDI’
Fildişi FETÖ imamı Mehmet Lütfü Ayal, 17-25 Aralık’tan bir hafta evvel Pensilvanya’ya gidip geri dönmüştü. Geldikten bir kaç gün sonra 17 Aralık gerçekleşmişti. Mehmet Lütfü Ayal geldiğinde Fetullah Gülen’in moralinin çok iyi olduğunu, dershane kapatma hususunun düzeltileceğini belirtmişti. Mehmet Lütfü Ayal, 17 Aralık girişimini gerçekleştiren bir kısım memurların kendisi ile birlikte 17 Aralık öncesi Pensilvanya’da Fetullah Gülen ile görüştüklerini bize iletmişti. Kendisi bize Fetullah Gülen’in gelen memurlara, ‘hak, adalet, hukuk neyi gerektiriyorsa, yani elinizdeki dosyalar neyi gerektiriyorsa gereğini yapın’ şeklinde talimat verdiğini bize aktarmıştı. Hatta aynı toplantıda o dönem milletvekili olan Hakan Şükür ve diğer bir kaç milletvekilinin istifa dilekçesinin bizzat bu toplantıda yazılarak kendilerine ulaştırıldığını bize bizzat iletti. 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olmayınca ciddi bir depresyona girdi ve moral bozukluğu yaşadı. Duyduğum kadarıyla Burkina Faso pasaportu almak için uğraşıyordu.
DARBE HAFTASINDA DUA TALEBİ
15 Temmuz darbe girişiminden bir hafta önce Fildişi imamı Mehmet Lütfü Ayal, bizleri toplayarak, ‘bu hafta yoğun bir dua talebi var. Herkes cemaatin işlerinin yolunda gitmesi ve başarılı olması için dua etsin’ talebinde bulundu. Bunun da ByLock programı üzerinden yapılması telkin edilmişti. O dönem Mehmet Lütfü Ayal, yardımcısı Bişar Çakmak ve cemaatin muhasebecisi Savaş Balcı ByLock programını kullanıyordu, buna şahit oldum. Darbeden önceki hafta FETÖ mensupları gerek Whatsapp gerekse ByLock üzerinden Fetullah Gülen cemaatinin Türkiye ve dünya genelinde başarılı olması için dua adı altında başarı istemleri sık sık tekrarlanmıştı.
Fildişi Sahili’nde bulunan FETÖ mensupları, darbe girişiminden sonra ABD’nin kendilerini mülteci olarak kabul edeceği yönünde beklentileri vardı. Bu hususu da dile getirirlerdi.
Fildişi’ndeki cemaat mensupları arasında Fetullah Gülen’in ABD’den Güney Afrika’ya, Nijerya’ya ve Mısır’a gideceği yönünde söylentiler vardı. Cemaatin önde gelenlerinden Önder Aytaç da Nijerya’da bulunmaktadır.
‘YEŞİL KAFTAN GİYİNEREK GİZEMLİ ŞEKİLDE DARBE TALİMATINI VERDİ
Ben uzun yıllar Afrika bölgesinde çalışan ve cemaatin içeriside biri olarak 15 Temmuz darbe girişiminin talimatını veren bizzat Fetullah Gülen’dir ve yöneten de kendisidir. Yıllardır silahlı kuvvetler içerisinde kendisine mensup öğrenciler yerleştirmiştir. 15 Temmuz tarihinde bunları harekete geçirerek darbe girişiminde bulunmuştur. Önce 17-25 Aralık’ta adliye ve emniyet kanadındaki FETÖ mensuplarını kullanmış, başarılı olamayınca ‘yeşiller’ diye tabir ettiği TSK içindeki örgüt mensuplarını harekete geçirmiştir. Duyduğum kadarıyla son konuşmalarından birinde de Fetullah Gülen yeşil kaftan giyinerek gizemli şekilde bu talimatı örgüt mensuplarına vermiştir.