Ancak, yeni lider Ahmed el-Şaraa'nın Beşar Esad rejimini devirmesinin ardından yaptığı açıklamalar, bu karanlık ticarete son verileceği sinyallerini taşıyor.
El-Şaraa, "Suriye, Tanrı'nın izniyle bu zehirden arınacak," diyerek yeni bir dönemin başlangıcını ilan etti. Captagon üretiminin sona erdirilmesinin sonuçları nasıl olacak?
Captagon’un Karanlık Tarihi
Captagon, "fakir adamın kokaini" olarak bilinen, bağımlılık yapan amfetamin benzeri bir hap. Suriye, dünya çapında bu ilacın en büyük üreticisi olarak biliniyor. Dünya Bankası’na göre bu yasa dışı ticaretin yıllık değeri 5,6 milyar doları (4,5 milyar sterlin) buluyor.
BBC’nin bir yıllık araştırması, Captagon ticaretinin Esad rejimi tarafından sistematik olarak desteklendiğini ortaya koydu. Esad’ın kardeşi Mahir el-Esad liderliğindeki Suriye Silahlı Kuvvetleri’nin 4. Tümeni ve diğer rejim bağlantılı aktörler bu ticarette merkezi bir rol oynuyor.
Yeni Rejimin Önündeki Zorluklar
Şaraa liderliğindeki Hayat Tahrir el-Şam (HTS), Captagon ticaretini durdurma sözü verirken, uzmanlar bu süreçte yeni bağımlılıkların ve suç ağlarının oluşabileceği konusunda da uyarıyor. Sadece arzı durdurmak yeterli olmayabilir; aynı zamanda bağımlılar için rehabilitasyon ve alternatif ekonomik yollar yaratılması gerekiyor.
Suriye’deki bağımlılık yapan madde üretiminin sona ermesiyle, bağımlıların Captagon yerine kristal metamfetamin gibi daha güçlü maddelere yönelme riski bulunuyor. Ayrıca, ekonomik kriz içindeki Suriye’de insanlar geçimlerini sağlamak için farklı yasa dışı faaliyetlere yönelebilir.
Uluslararası Yardım ve Ekonomik Alternatifler Gerekli
Uzmanlar, uluslararası toplumun bu süreçte insani yardım ve ekonomik yaptırımların hafifletilmesi yoluyla destek vermesi gerektiğini savunuyor. Caroline Rose gibi analistler, “Yeni liderlerin, Suriyelileri yasal ekonomiye teşvik etmek için yeni ekonomik yollar oluşturması şart,” diyor.
Rejim değişikliğiyle Captagon ticaretinin sona ermesi umut verici bir gelişme olsa da, Suriye’nin bu devasa krizden tamamen kurtulması uzun vadeli ve kapsamlı bir strateji gerektirecek.
Bu durum, sadece Suriye için değil, aynı zamanda komşu ülkeler ve bölge genelindeki güvenlik ve istikrar için de kritik bir mesele olmaya devam edecek.