FETÖ‘nün 15 Temmuz darbe girişimini, darbelerin ve gizli oluşumların siyaset üzerindeki etkilerini araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma KomisyonuSözcüsü Belma Satır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, komisyonun çalışmaları hakkında bilgi verdi.
FETÖ ile mücadelenin esas olarak 17-25 Aralıktan sonra başladığını belirten Satır, “Aslında bu işin miladı MİT tırlarının durdurulması fakat 17-25 Aralık’tan sonra cemaatin terör örgütü olduğu kesin bir şekilde anlaşıldı ve bunun üzerine FETÖ’nün emniyet, yargı ayağı mücadele ile YAŞ’ta tasfiye edilmelerine yönelik çalışmalar başlatıldı.” dedi.
Belma Satır, komisyonun, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü ile Gölbaşı Özel Haraket Daire Başkanlığı ziyareti hakkında bilgi verdi.
Emniyetin 15 Temmuz gecesi darbeyi önlemeye yönelik çalışmalarının çok önemli olduğunu vurgulayan Satır, “17-25 Aralık’tan sonra Özel Harekat Daire Başkanlığında bin 200 polis hakkında işlem yapılıyor ve meslekten atılıyor. O gece özellikle Ankara’da darbecilerin başarısız olmasındaki en büyük etken, Ankara’daki özel harekat polislerinin başarılarıdır. Şehit olmak pahasına canlarını ortaya koyarak, o gece çok çetin bir mücadele verdiler.” dedi.
Darbe Komisyonu Sözcüsü Satır, 17-25 Aralık’tan sonra, emniyetin diğer kademelerinde de FETÖ’ye yönelik ciddi temizlik yapıldığını belirtti.
Vatanını, milletini seven özel harekat polislerinin çoğunun, güneydoğudaki terör olayları nedeniyle o bölgede olduğuna değinen Satır, “Dinlediğimiz emniyet yetkilileri, ‘eğer bin 200 özel harekat polisi 17-25 Aralık’tan sonra ihraç edilmemiş, temizlenmemiş olsaydı, darbenin bastırılmasında zor durumda kalırdık, hatta başarılı bile olamayabildirdik’ dedi.” değerlendirmesini yaptı.
“Kendilerine ateş etmeyen hiçbir darbeciye ateş etmiyor”
Belma Satır, emniyet görevlilerinin o gece yaptığı kahramanlıkların sayılamayacak kadar çok olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Avrupa’nın o geceye ilişkin bazı insan hakları ihlallerinden bahsetmesini kabul etmek mümkün değil. Çünkü, özel harekatçılar elinde silah olmayan, kendilerine ateş etmeyen hiç bir darbeciye ateş etmiyor, sadece silahını çekerek özel harekatçı ya da polisi vurmak isteyenlere müdahale ediyor, ateş ediyor.”
Emniyet yetkililerinin, 15 Temmuz akşamı Genelkurmay Başkanlığından silah sesleri gelmesi üzerine olay yerine gittiklerini, “Ne oluyor?” sorusuna, “Tatbikat yapılıyor” yanıtı aldıklarını belirten Satır, şu görüşlere yer verdi:
“Onlar da ‘bu nasıl bir tatbikat ki bizim haberimiz yok’ diyorlar. FETÖ’cü darbeciler 15 Temmuz gecesi, Genelkurmay Başkanlığındaki erleri yataklarından kaldırıyorlar, pijamalarını çıkarttırarak asker kıyafetlerini giydirip cama dizdiriyorlar. Niye? Askerle polisi karşı karşı karşıya getirmek için. Ama soğukkanlılıklarını kaybetmeyen emniyet mensupları ateş etmiyor. Eğer özel harekatçı polisler camdaki o askerleri tarasalardı, çok büyük felaket olurdu. Emniyet yetkilileri, yakalanan askerlerin yere yatırılması üzerine, ‘Türk askeri yerde yatmaz’ diyerek, onların kıyafetlerini çıkarttırıp, iç çamaşırları ile kalmasını sağlıyorlar. Yani özel harekatçı polisler, askerleri kıyafetleriyle yerde tutmayarak onların onurlarını kurtarıyorlar.”
“Kıyamadıkları bombaları Meclis’e attılar”
Belma Satır, özel haraket polislerinin Güneydoğu’da terör olaylarının olduğu Cizre, Şırnak gibi bölgelerde görev yaparken, oraların teröristlerden temizlenmesi sırasında Türk Hava Kuvvetlerinden destek istediklerini, “burada sivil yok, gelin buraları uçaklarla bombalayın.” dediklerine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Çünkü, şehirlerde birçok yerde tuzaklanmış bombalar var, polislerin karadan girmeleri durumunda hayatlarını kaybetme riski çok fazla. Buna rağmen askerler uçaklarla, polislerin söyledikleri yerleri bombalamıyorlar. O zaman Türk polisi için kıyamadıkları bombaları, Özel Harekat Daire Başkanlığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü binası, Meclis ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesine attılar.”