Oyuncu Engin Altan Düzyatan, sanatçıların Gazze'de İsrail saldırılarında ölen masumlar için sanatçıların tepki göstermesi gerektiğine işaret ederek, "Sanat protest olmak zorundadır bir şekilde ve aslında her zaman yanlışın karşısında olmalıdır. Duruşu bu yönde olmalıdır. Çünkü aslında sanatın görevi insana iyiyi, güzeli, doğruyu gösterme, yeni bir bakış açısı sunmaktır. Filistin'de, Gazze'de olanlar çok açık. Bütün dünyanın gözü önünde oluyor ve maalesef dünya buna sessiz kalıyor." dedi.
Engin Altan Düzyatan, Sarp Bozkurt, Melisa Şenolsun, Altın Portakal ödüllü Ali Adnan Özgür ile Sarp Bozkurt’un senaryosunu kaleme aldığı, Ali Adnan Özgür’ün yönettiği, post-apokaliptik ögeler taşıyan macera ve komedi filmi "Dünya Varmış"ın başrollerini paylaşıyor.
Çekimleri devam eden filmin Bodrum'daki setinde AA muhabirine açıklamada bulunan sanatçı, Gazze'de İsrail'in gerçekleştirdiği saldırılara tepki gösterdi.
Düzyatan, Cannes Film Festivali'nde bazı ünlü isimlerin Filistinli masumların öldürülmesine yönelik gösterdiği işaret ederek, "Sanat protest olmak zorundadır bir şekilde ve aslında her zaman yanlışın karşısında olmalıdır. Duruşu bu yönde olmalıdır. Çünkü aslında sanatın görevi insana iyiyi, güzeli, doğruyu gösterme, yeni bir bakış açısı sunmaktır. Filistin'de, Gazze'de olanlar çok açık. Bütün dünyanın gözü önünde oluyor ve maalesef dünya buna sessiz kalıyor. İnsanların bir kısmı da buna sessiz kalıyor. Çünkü modern bir toplumda ve çok hızlı akan bir zamanda yaşıyoruz. Herkesin aslında bir yandan kendi dertleri var ve kendi dertleri de büyük. Evet bunu bir an görüyorlar ve bu durumla ilgili bir üzüntüleri oluyor. Ama ondan sonra aslında herkes kendi derdine dönüyor dünyada. Çünkü maalesef dünya böyle bir yer. Herkes en büyük derdin kendinde olduğunu düşünüyor. Ama maalesef öyle değil." diye konuştu.
'GERÇEKTEN HELAL OLSUN'
Gazze'de büyük bir dram yaşandığının altını çizen sanatçı, "Buna dikkati çekmek, orada olanı unutmamak ya da unutturmamak sanatçıların da görevi olmalı, sanatçılar yapabildiği kadar buna değinmeli. Elbette dediğim gibi hayat buna da izin vermiyor. Her gün bunu düşünerek yaşayamıyorsunuz. Maalesef öyle bir dünya yok. Herkesin bir hayatı, derdi var. Ama baskılara rağmen insanların bunu tekrar gün yüzüne çıkarmaları ve tekrar oradaki insanlara desteğini göstermeleri çok önemli, çok kıymetli. Çok etkilendim mesela gerçekten (Cate Blanchett'ın) böyle bir şey yapmasından. Cate Blanchett galiba. Mükemmel bir şey yaptı. Yani çok çok güzel bir örnekti. Çok da cesur bir hareket. Gerçekten helal olsun dememek mümkün değil." ifadelerini kullandı.