Emine Erdoğan, Ebeler Günü ve Hemşireler Haftası kapsamında Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde düzenlenen programa katıldı.
Sağlık çalışanlarının mesleklerini icra ederken çekilmiş fotoğraflarından oluşan sergiyi gezen Erdoğan, programdaki konuşmasında, Farsça'dan Türkçe'ye geçen ve "kardeş" anlamına gelen "hemşire" kelimesinin hastaların can yoldaşı olduğunu söyledi.
Hemşirelik mesleği ile anılan bütün iyi huyların, Türk kültürünün mayasındaki şefkat ve merhamet gibi değerlerden filizlendiğini vurgulayan Erdoğan, "Tarihimizde, zamanı değişse de mekanı bu toprakların şefkat zeminine sabitlenmiş, pek çok kahraman hemşire hikayemizin olması da sahip olduğumuz değerler hazinesinin bir sonucudur. Örneğin, Anadolu Selçuklu Hükümdarı Gıyaseddin Keyhusrev'in kız kardeşi Gevher Nesibe Hatun bunlardan bir tanesidir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Gevher Nesibe Hatun'un genç yaşta son nefesini verdiğini anlatarak, "Başkalarının derdine derman olmak arzusuyla kurulmasını vasiyet ettiği darüşşifa, kadim tedavi usullerimizin yanı sıra müzik, koku ve renk terapileriyle dünya tarihine geçmiştir." diye konuştu.
Türkiye'de modern hemşireliğin öncüsü kabul edilen Safiye Hüseyin Elbi'nin Kurtuluş Savaşı döneminde birçok cephede, yaralı Mehmetçiğe adeta annelik ettiğini vurgulayan Erdoğan, "Milleti fark etmeksizin tedavi ettiği yaralı askerlerin hepsinin anne kelimesini sayıkladıklarını aktaran Safiye Hanım, iki çocuğunu evde bırakıp gittiği cephelerde, yüzlerce askerin annesi olmuştur." şeklinde konuştu.
"Sağlık çalışanlarımızın kahramanlık öyküleri milletimizin yüreğinin en derinine işlemiştir"
Emine Erdoğan, Gaziantepli hemşire Şeyma Alakuş'un, Safiye Hüseyin Elbi'den yaklaşık bir asır sonra, toprağın tarihte eşine az rastlanır bir şiddette sarsıldığı 6 Şubat depremlerinde benzer bir cesareti gösterdiğine işaret etti.
Alakuş'un depremlerde ayaklarının altındaki zemin kayarken, ilk düşündüğünün kendi canı değil, servisteki çocukları ve baktığı hastaları olduğunu belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Şeyma gibi afet bölgesinde, gecesini gündüzüne katarak depremzede vatandaşlarımıza şifa eli uzatan, sağlık çalışanlarımızın kahramanlık öyküleri, milletimizin yüreğinin en derinine işlemiştir. Arama kurtarma ekiplerindeki hemşire ve ebeler, afet sonrası müdahale ve destek süreçlerinde binlerce canımızın, hayata tutunmasına vesile olmuştur. Özellikle, yakınları enkaz altındayken, başkalarının yarasına merhem olan sağlık çalışanlarımızın hatırası, kalbimizin en müstesna köşesinde saklanacaktır."
"Sağlık ordumuzun gösterdiği cansiparane fedakarlığı unutmamız mümkün değil"
Erdoğan, Kovid-19 salgını dönemine de değinerek, "Bütün dünyayı sarsan pandeminin zorlu koşullarında, sağlık ordumuzun gösterdiği cansiparane fedakarlığı unutmamız mümkün değil. Bütün bu sayısız kahramanlık hikayeleri bize gösteriyor ki çehreler, zaman ve mekan değişse de bir şey baki kalıyor, iyiliğin yüzü haline gelmiş sağlık çalışanlarının fedakar gönüllülükleri." dedi.
"Sahip olduğu bilgi ve deneyimi, şefkat peteğinden süzerek, şifa balına çeviren her bir hemşiremiz, milletimizin ak yüzleri" diyen Emine Erdoğan, "Savaş, salgın, afet gibi en karanlık dönemlerde, insanlık nöbeti tutarak, ülkemizi aydınlığa eriştiren tüm sağlık neferlerimizi, bütün sağlık şehitlerimizi, hemşire ve ebelerimizi, saygıyla ve minnetle yad ediyorum." şeklinde konuştu.
"Ebelerimiz, doğum mucizesinin en kıymetli emanetçileridir"
Erdoğan, ebe ve hemşirelerin, aile ve toplum sağlığının korunmasında kilit konumda olduğunu belirterek, "Doğal ve fıtri olanın en öz haline yakından şahitlik eden, bu şahitliği şefkatli bir rehberliğe dönüştüren ebelerimiz, doğum mucizesinin en kıymetli emanetçileridir." ifadelerini kullandı.
Güçlü sağlık politikalarının başarı hikayelerinde önemli bir paya sahip olduğunu dile getiren Erdoğan, "Mesleğini sevgiyle yapan sağlık çalışanlarımızın gücünü artıracak ve hastaya daha etkili hizmet sunmasını sağlayacak politikalar, bizi bu başarı noktasına ulaştırıyor." dedi.
"Sağlık alanında şiddeti kabul etmemiz mümkün değil"
Emine Erdoğan, sağlık çalışanlarının çalışma şartlarını iyileştirmek amacıyla Sağlık Bakanlığının önemli adım attığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sağlık çalışanlarımızın özlük haklarını düzenlemek ve sorunlarını çözmek için hayata geçirilen Beyaz Reform süreci, atılan en önemli adımlardan bir tanesidir. Diğer yandan, insanı yaşatma ilkesini temel alan sağlık alanında şiddeti kabul etmemiz mümkün değil. İyileştirmeyi, şifa vermeyi amaçlayan bu kutlu mesleğin mensupları, hayatlarının her döneminde saygı ve hürmeti hak ediyor. Bu nedenle, sağlık çalışanlarımızı hedef alan şiddet eylemlerinin önlenmesi için yeni yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini çok kıymetli buluyorum."
Konuşmasının sonunda ebe ve hemşireleri canı gönülden tebrik eden Emine Erdoğan, Filistin'de zorlu şartlarda görev yapan sağlık gönüllülerine de değinerek "Ölümün, açlığın nefes aldırmadığı Gazze'de, bütün çabasını yine yaşamdan ve merhametten yana ortaya koyan bütün sağlık çalışanlarına, bir Müslüman, bir anne, bir insan olarak minnet ve teşekkürlerimi sunuyorum. Şehit düşmüş bütün sağlık neferlerine Allah'tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, konuşmasının ardından katılımcılarla aile fotoğrafı çekildi.
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Necdet Sağlam'ın ev sahipliğindeki programa Emine Erdoğan'ın yanı sıra Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Türkiye'nin 81 ilinden davet edilen hemşire ve ebeler katıldı.
Sağlık Bakanlığı tarafından ebe ve hemşirelerin mesleki serüvenlerini anlatan kısa filmin izletildiği program, Bilkent Şehir Hastanesi Korosu'nun müzik dinletisiyle sonra erdi.