Dünyadaki bazı hayvanlar yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Bu hayvanlar arasında deniz kaplumbağaları, filler gibi ikonik türler bulunmaktadır. Göçmen hayvanlar, üreme, beslenme veya hayatta kalma amaçlarıyla binlerce kilometre yol kat edebilirler. Ancak, bu hayvanlar insan faaliyetleri sonucu büyük bir tehdit altındadır.

Yapılan rapor, dünyadaki göçmen türlerin yüzde 20'sinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ve neredeyse yarısının sayılarının azaldığını göstermektedir. Bu türlerin en büyük tehditleri aşırı avlanma ve habitat kaybıdır, her ikisi de insan etkinliklerinin bir sonucudur. 

BM Çevre Programı İcra Direktörü Inger Andersen, bu konuda şunları belirtmiştir: "Bugünkü rapor, sürdürülemez insan faaliyetlerinin göçmen türlerin geleceğini tehlikeye attığını açıkça gösteriyor." Göçmen türler, sadece çevresel değişimin bir işareti olmakla kalmaz, aynı zamanda gezegenin karmaşık ekosistemlerinin işlevini ve dayanıklılığını korumada da önemli bir rol oynarlar.  

Astronotlar bir gün asteroitlerle beslenebilir Astronotlar bir gün asteroitlerle beslenebilir

Milyarlarca hayvan her yıl karada, nehirlerde, okyanuslarda ve gökyüzünde göç yolculuğuna çıkarlar ve bu yolculuklarında ulusal sınırları aşarlar. Göçmen türler, dünya ekosistemlerinin korunmasında önemli bir rol oynar ve bitkilerin tozlaşması, besin maddelerinin taşınması gibi çeşitli faydalar sağlarlar.

Ancak, nesli tehlikede olan göçmen türler arasında Şahin Gagalı kaplumbağa, taraklı çekiç kafalı köpekbalığı gibi türler bulunmaktadır. Bu hayvanlar, aşırı avlanma ve habitat kaybı gibi tehditlerle karşı karşıyadırlar. Araştırmacılar, nüfus düşüşlerini tersine çevirmek ve bu türleri ve yaşam alanlarını korumak için acil uluslararası eyleme ihtiyaç olduğunu belirtmektedirler.

Muhabir: Merve Dere