Meclis Başkanlığına 8 Mayıs'ta sunulan Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Kanunu Teklifi'nin ilk imza sahibi Canbey, düzenlemeye ilişkin değerlendirmede bulundu.
Türkiye'nin 261 dış temsilciliği ve konsüler misyonuyla dış temsilcilik sayısı bakımından dünyanın en geniş diplomatik ağına sahip üçüncü ülkesi olduğunu anlatan Canbey, bunun Türkiye'nin aktif dış politikasının bir sonucu olduğunu vurguladı.
Canbey, son yıllarda hem küresel hem bölgesel gelişmelerin, aktif bir dış politika izlemenin önemini gösterdiğini ifade etti.
"Avrupa bile artık Türkiye'ye kulak kabartmak zorunda kaldı"
Türkiye'nin dünyadaki meselelere bütüncül bir anlayışla baktığının altını çizen Canbey, "Artık Türkiye sadece kendi bölgesiyle ilgilenen değil; dünyadaki bütün gelişmelere kulak kabartan ve dünyanın huzuru ve barışı için mücadele eden bir ülke konumuna geldi. Bizi yıllarca kapısında bekleten Avrupa bile artık Türkiye'ye kulak kabartmak zorunda kaldı." değerlendirmesinde bulundu.
Canbey, Türkiye'nin güçlenmesinin, yeni dış temsilcilikler açmasının ve dünya barışına katkı sağlamasının önemine işaret ederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Dünya, 5'ten büyüktür" vizyonuna işaret etti.
"Kanun teklifini 100'ü aşkın milletvekilimizle TBMM Başkanlığına sunduk"
Türkiye'nin diplomatik ağını güçlendirmesi ve Dışişleri Bakanlığının çalışmalarını daha aktif hale getirebilmesi için birtakım ihtiyaçların hasıl olduğunu aktaran Canbey, "Teşkilatın faaliyetlerinin güçlendirilmesi, personelinin temsil kabiliyeti yüksek ve donanımlı yetiştirilmesi, desteklenmesi ve kanun kapsamında verilen faaliyetlerin icrası amacıyla merkezi Ankara'da olan Dışişleri Teşkilatı Güçlendirme Vakfının kurulmasına ilişkin kanun teklifini 100'ü aşkın milletvekilimizle TBMM Başkanlığına sunmuş bulunuyoruz." diye konuştu.
Vakfın çalışmalarını Türkiye'nin diplomatik anlamda daha aktif hale gelebilmesi, Dışişleri Bakanlığı personelinin kendini daha iyi yetiştirebilmesi için sürdüreceğini anlatan Canbey şöyle devam etti:
"Bunun yurt dışında örnekleri var; ABD'de Una Chapman Cox Foundation isimli bir kuruluş var. Bu kurum, ABD Dışişleri Bakanlığının kurumsal kapasitesinin artırılmasıyla Dışişleri personelinin eğitimiyle ilgili çalışmalar yapıyor. Özellikle ABD'de altı çizilmesi gereken mesele bunun kurumsallaştırılmış olması ve ABD Dışişleri Bakanlığına önemli kazanımlar sağlaması. Biz de bu vakfı kurarak önümüzdeki dönemde dünyadaki son gelişmelerle daha fazla rekabet edebilmek, daha hızlı ve aktif hareket edebilmek amacıyla bu çalışmayı yapmayı planlıyoruz. Bu vakfın yurt içi örnekleri de var; TSK Güçlendirme Vakfı, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı, Türk Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakfı."
"Kanun teklifi, çarşamba günü Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülecek"
Gelecek dönemde diplomasinin güçlendirilmesine dönük olarak bir akademi kurulmasının da teklifin önemli amaçlarından biri olduğunun altını çizen Canbey, hem insan kaynağının çeşitlendirilmesi hem de güçlendirilmesi noktasında çok önemli çalışmalar yapılacağını söyledi.
Türkiye'de çok kaliteli üniversiteler olduğunu kaydeden Canbey, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Diplomatlarımızın yetişmesiyle alakalı çok önemli çalışmalar yapıyorlar. Üniversite sonrasında yüksek lisans ve doktora aşamasında Diplomasi Akademisi mahiyetinde bir çalışma yapılmış olacak. Diplomatlarımızın akademik donanımlarının geliştirilmesi, yabancı etkilerden uzak, yerli ve milli nitelikli akademik eğitim sağlanması, bu kapsamda master ve doktora çalışmaları yapılması ve uluslararası ilişkiler alanında ülkemizin bakış açısını yansıtan referans yayınların geliştirilmesi ve çoğaltılması amaçlanıyor.
Ülkemizde lisans eğitiminin ardından bu alanda çalışacak olan insan kaynağı, Diplomasi Akademisi vasıtasıyla kendilerini geliştirmeleri, dil eğitimi almaları, akademik olarak kapasitelerini daha yukarı çekebilmeleri noktasında desteklenecek. Sonrasında da ülkemize hizmet noktasına gelmiş olacaklar."
Canbey, kanun teklifinin gelecek hafta çarşamba günü ana komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüleceğini, Dışişleri Komisyonunda da tali komisyon olarak ele alınacağını, sonrasında da Genel Kurula geleceğini anlattı.