Deniz Seki, Armağan Çağlayan’ın YouTube programına konuk oldu. Bir dönem cezaevinde yatan sanatçı, o sürecin ardından annesinin beyin kanserine yakalandığını belirterek, ünlü olmasa tüm bunların başına gelmeyeceğine inandığını söyledi: “Günah keçisi ilan edildim. Hayatımdan 5 yılı çaldılar. Ve benim anneciğim o kadar içine atmış ki, ben çıktıktan sonra hastalandı. Beyin kanseri o zaman patladı.”
ÇOK AĞIR TRAVMA
Seki, yaşadıklarının kendisini daha güçlü biri yaptığını söyledi: “Hayat başka bir şey öğretti bana. Yaşadığım her koşulla başa çıkabiliyorum ve yaşadığım yeri çiçeklendiriyorum. Orayı da (cezaevi) öyle yaptım. Yaşadığım travma çok ağırdı. Bir kere seni ışıkların altından alıyor, simsiyah bir yere koyuyorlar. Ama sen orayı bembeyaz yapmak zorundasın, çünkü sorumlulukların var. Çok fazla sevenim olduğuyla yüzleştim. Bunu hayat hikâyemin bir parçası olarak kabul ettim. Benim okuduğum okulu herkes okuyamazdı. Öyle bir üniversite yok; hayat üniversitesi.”
BANA BERGEN GİBİ BAKIYORLAR
Şarkıcı, “Seni ne eğlendirir?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Dostlarım ve asistanımla çok eğleniyorum. Ben aslında çok eğlenceli bir kadınım, bakma öyle acıların kadını gibi olduğuma. Aşk şarkıları yazdığım için bana acıların kadını Bergen gibi baktıkları olmuştur. Başıma gelenlerden ötürü. Ben her şeyle dalga geçebilen, son derece eğlenceli bir kadınım.”
Deniz Seki programda artık çocuk istemediğini de açıkladı:
“Eskiden çok istiyordum. Ama ben bu dünyaya artık çocuk getirmek istemiyorum. Vazgeçtim. Ben çok pimpirikli, anaç bir kadınım. Çocuğum olsa aklımı kaybederdim. Konsere gittiğimde aklım kalırdı, deliririm. Küçük bir köpeğim var, ona bile bir şey olacak diye aklım çıkıyor.”
