Demokrasi yalnızca özgür seçimler, insan hakları ve eşitlikten ibaret değil. PLOS Global Public Health dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, demokrasi aynı zamanda güçlü bir sağlık sistemiyle de bağlantılı. Araştırmada, 134 ülkede yapılan incelemeler sonucunda, demokratik ülkelerde doktor yoğunluğunun daha fazla olduğu ve sağlık hizmetlerinin kalitesinin daha yüksek olduğu görüldü.
Demokratik değerlere sahip, yolsuzluk oranı düşük ülkeler, daha fazla doktor barındırıyor. Bu da, vatandaşların sağlık hizmetlerine erişimlerinin ve aldıkları bakımın kalitesinin daha yüksek olduğu anlamına geliyor.
Demokrasi ve Doktor Yoğunluğu
Her %10’luk doktor yoğunluğu artışı, sağlık hizmetlerine erişim ve kalitede %2,3’lük bir iyileşme sağlıyor. Bu bağlantı, ülkelerin gayrisafi yurtiçi hasılasına oranla sağlık harcamalarından bağımsız olarak gözlemlendi. Araştırmanın başyazarı Dr. Amrit Kirpalani, “Demokrasi ve yolsuzluk seviyeleri, sağlık sistemlerinin kapasitesini şekillendirmede kritik bir rol oynuyor” dedi.
Avrupa’da Sağlık Sistemleri ve Demokrasi
Avrupa'da Finlandiya, İsveç ve Avusturya, yüksek demokrasi skorları ve düşük yolsuzluk oranlarıyla sağlık çalışanları açısından lider ülkeler olarak öne çıkıyor. Ancak, Bulgaristan ve Romanya gibi bazı ülkelerde demokrasi mevcut olsa da yolsuzluk sorunları sağlık sistemlerini zayıflatabiliyor.
Demokrasi yayılırken, sağlık göstergelerinde de iyileşme gözleniyor. Örneğin, 1960-2015 yılları arasında 115 ülkeyi kapsayan bir analiz, demokratikleşmenin çocuk ve bebek ölümlerini azalttığını ortaya koydu.
Otokrasiye Karşı Demokrasi: Sağlık Açısından Etkileri
Otokratik rejimlerde, siyasi gücü elinde tutan küçük bir kesim üst düzey sağlık hizmetlerine erişebilirken, kırsal kesimlerde yaşayan halk genellikle yetersiz sağlık hizmetleriyle baş başa kalıyor. Buna karşılık, demokratik ülkelerde hesap verebilirlik daha yüksek, yolsuzluk daha düşük ve sağlık hizmetlerine erişim daha iyi.
Dominic Rohner’ın yürüttüğü bir araştırmaya göre, demokrasi içinde büyüyen bireylerin yaşam beklentisi, otokrasi içinde büyüyenlere kıyasla 2,8 yıl daha uzun. Ayrıca, çocuk ölümleri de %3,28 daha düşük.
Sağlık Oylamada mı?
Araştırmacılar, halkın oy kullanırken yalnızca siyasi ya da ekonomik durumu değil, sağlık sistemlerinin etkilerini de göz önünde bulundurması gerektiğini vurguluyor. Rohner, “Otokrasiye yönelirseniz, ortalama bir vatandaş için yaşam koşulları daha kötü olacaktır” diyerek, demokrasiden uzaklaşmanın geri dönüşü zor bir yol olduğunu belirtiyor.