Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Şanlıurfa'da düzenlenen "GAP Eylem Planı Bilgilendirme ve İstişare Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bölgesel kalkınma politikalarıyla önemli ilerlemeler kaydettiğini belirtti. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde güvenlik ve huzurun pekiştirilmesinin, kalkınmanın önündeki büyük engellerden birini ortadan kaldırdığını vurgulayan Yılmaz, "Terör, en büyük zararı bölge halkına verdi. Terörün ortadan kalkması ise tüm ülkemiz için faydalar üretiyor" dedi.
"Bölgede İhracat 20 Kat Artış Gösterdi"
GAP Eylem Planı'na dair açıklamalarda bulunan Yılmaz, 2003-2024 yılları arasında GAP Bölgesi'ne yapılan 1 trilyon 40 milyar liralık yatırımla bölgenin çehresinin değiştiğini ifade etti. GAP Bölgesi'nde ihracatın 20 kat arttığını belirten Yılmaz, 2002'de 689 milyon dolar olan ihracatın 2023'te 13,7 milyar dolara yükseldiğini söyledi. Ayrıca, GAP Bölgesi'nde istihdamın da arttığını ve iş gücüne katılım oranının 2023'te iki katına çıktığını açıkladı.
Sulama ve Tarımda Yapılan Yenilikler
Sulanan alanın 2002'de 199 bin hektar olduğuna dikkati çeken Yılmaz, bugün bu sayının 675 bini aştığını bildirdi.
Yılmaz, sulanan alanları GAP Eylem Planı kapsamında 1 milyon 111 bin hektara yükseltmeyi hedeflediklerini kaydetti.
1263 kilometresi eylem planları döneminde olmak üzere 1496 kilometre sulama ana kanalının hazır hale getirildiğini belirten Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
"Sulamayı biraz enerjiye de benzetiyorum. Enerjide, malum, üretim var, iletim var, dağıtım var. Sulamanın üretim yeri barajlar. Barajlarda suyu depoluyoruz. İletimi ana kanallar, ana kanallarla bu suyu tarlalara kadar taşıyoruz. Dağıtımı ise tarla içi sulama şebekeleri... Dolayısıyla barajlarımızın çoğunu bitirmiş durumdayız. Ana kanallarımızın çok önemli bir kısmını tamamlamış durumdayız. Şimdi tarla içine girme zamanı. Asıl sonucu elde edeceğimiz aşamaya gelmiş durumdayız. Bunu hızlı bir şekilde hayata geçireceğiz. Tarım sektörü stratejik bir sektördür. Modası hiçbir zaman geçmeyecek bir sektördür."
"Turizmi Daha da Üst Noktalara Taşıyacağız"
Yılmaz, sürdürülen Silvan Projesi'ni çok önemli gördüklerine, projenin hem enerji hem de tarımsal boyutu olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Özellikle tarımsal sulama boyutu çok daha ağırlıklı. Tamamlanma aşamasına gelen Silvan Barajı 175,5 metre yüksekliği, 8,7 milyon metreküp dolgu hacmiyle Türkiye'nin ve Avrupa'nın en yüksek beton kaplı kaya dolgu barajıdır. Atatürk Barajı'ndan sonra en önemli barajımız. Dolayısıyla bunu da tamamladığımızda GAP Bölgesi'ndeki altyapıyı büyük oranda bitirmiş olacağız. Sadece bu projeyle 200 bin hektardan daha fazla alan sulamaya açılacak, yüz binlerce insana iş imkanı doğacak. 'Diyarbakır'ın çılgın projesi nedir?' derseniz. Silvan Projesi. Silvan Projesi gerçekleştiğinde Diyarbakır'ın çehresi değişecek, ekonomisi değişecek. Altını özellikle çizmek isterim. Çok engellemeye çalışanlar oldu, çok saldırılar oldu bu projeye. Ama biz kararlı bir şekilde devam ettik. Bazı teknik sıkıntılar çıktı, onlar da aşıldı. Hızla inşallah, bu projemizi hayata geçireceğiz."
Gelecek Dönemdeki Hedefler ve Bölgesel Kalkınma
Yılmaz, bölgedeki bölünmüş yol ve otoyol uzunluğundaki gelişmelere de değindi.
Bölgede hava yoluyla seyahat edenlerin sayısının 2002'de 956 bin olduğunu anımsatan Yılmaz, bu sayının 2023'te 7,6 milyona çıktığını söyledi.
Yılmaz, Şanlıurfa'nın sanayileşmeye başladığını belirterek, "Önümüzdeki dönem, bir noktadan sonra, Şanlıurfa'ya en az tarım şehri olduğu kadar sanayi şehri olarak bakacağız. Artan tarımsal üretimi sanayi yatırımlarıyla, özellikle gıda sanayi yatırımlarıyla, daha yüksek katma değerli hale getirmeliyiz, markalaştırmalıyız ve ticaretle, başka ülkeler dahil olmak üzere, ticari kanallarla refahımızı artırmalıyız." ifadesini kullandı.
Turizmin de bölge için olmazsa olmaz unsur olduğunu dile getiren Yılmaz, bölgenin tarihsel mirasına dikkati çekti.
Yılmaz, bölgenin insanlık için çok önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Adı üzerinde, Bereketli Hilal. Binlerce yıllık tarihi geçmişi olan bir bölge, kadim bir uygarlık, medeniyet. Bu bölgemizin turizm potansiyeli muazzam. Özellikle kültür turizmi, inanç turizmi. Turizmi daha da üst noktalara taşıyacağız. Turizmi sadece ekonomik bir faaliyet olarak da görmüyoruz. Aynı zamanda yörelerimizi dünyaya açan farklı birtakım ilişkilerin de gelişimine katkıda bulunan bir sektör turizm."
Yılmaz, gelecek dönemde akıllı tarıma daha büyük önem vereceklerini söyledi.
Tarım ve bu alanda kullanılan enerjide verimi artıracaklarını ifade eden Yılmaz, "Gıda üretimini destekleyici bir perspektifle, yenilenebilir enerji başta olmak üzere, bu alanda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz." dedi.
Yılmaz, akıllı mera uygulamalarıyla hayvancılığı da daha verimli hale getirmek istediklerini bildirdi.
Program ile bölgesel, diğer komşu ülkelerle ilişkileri de geliştirdiklerini belirten Yılmaz, şunları kaydetti:
"Hiçbir ülke komşularından bağımsız bir şekilde tam olarak istediği kalkınmışlık seviyesine gelemez. Kalkınmada bölgesel bir dinamik vardır. Komşularınız kalkınırsa siz de ondan istifade edersiniz. Komşularınızda sorun varsa bu sorun bir şekilde size de yansır. Uzun yıllardır etnik çatışmalarla, mezhebi çatışmalarla, ideolojik çatışmalarla enerjisi tüketilen bu bölgenin barışa, istikrara, huzura kavuşması lazım. Bu anlamda son dönemlerde Suriye'de yaşanan gelişmeleri büyük bir memnuniyetle takip ediyoruz. Suriye halkı bir devrim yaptı, kaderine sahip çıktı. Bir diktatörlüğü yerinden etti ve şu anda uzun zamandır acılar çekmiş bir bölge yeniden yapılanma sürecine girmiş durumda. Biz de Türkiye Cumhuriyeti olarak, Suriye halkının tamamını kucaklayarak, Suriye'nin bu kalkınmasına, bu gelişmesine elimizden gelen tüm katkıyı vermeye hazırız. Bütün tecrübelerimizi paylaşmaya hazırız. Çünkü şunu biliyoruz, Suriye'de istikrar varsa, Suriye'de refah varsa, Suriye kalkınırsa bu bizim için de çok büyük kazanımlar getirecek. Bizim halkımıza da çok büyük olumlu yansımaları olacak. Belki kısa vadede birtakım zorluklar, sıkıntılar yaşanabilir. Suriye'nin istikrarı ve refahı sadece kendi halkına değil, tüm bölgeye refah getirecek, istikrar getirecek. Dolayısıyla Suriye'yi çok önemli gördüğümü belirtmek isterim. Suriye'deki bu yeniden yapılanma ve uygun bir ortamın oluşması bir taraftan Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine onurlu, güvenli, gönüllü geri dönüşüne vesile olacak, bir taraftan da özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgemizde yeni bir ticari ilişkinin de gelişmesine yine vesile olacak."
Yılmaz, gelecek yıllarda Suriye'de yeniden yapılanma sürecinin görüleceğini bildirdi.
Buraya en yakın ülkenin Türkiye, en yakın bölgenin de Güneydoğu Anadolu olduğunu vurgulayan Yılmaz, "İş dünyasına sesleniyorum. Bu yeni ortamı düşünerek kendinizi yeniden planlamanız lazım. Belki yeni lojistik, tabii ki, imkanlar çıkacak karşımıza. Bunları da değerlendirmek durumundayız. Irak aynı şekilde. Kalkınma Yolu Projemiz var." ifadesini kullandı.
Bu gelişmelerin, bölge ülkelerinin ekonomik büyümesine büyük katkı sağlayacağına inandığını belirten Yılmaz, bölgesel kalkınmada önemli adımlar attıklarını vurguladı.