Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre,Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in (BM) kuruluşunun 71’inci yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Türkiye’nin de kurucuları arasında bulunduğu Birleşmiş Milletler Örgütü’nün 71’inci kuruluş yıl dönümünün millet ve tüm insanlık için hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kuruluşundan bu yana BM’nin ve onun temsil ettiği değerlerin en kuvvetli savunucuları arasında yer alan Türkiye’nin, küresel barış ve güvenliğin temini, arabuluculuk, kalkınma, insani yardım, çevre ve Medeniyetler İttifakı gibi belli başlı alanlarda çok önemli roller üstlendiğini bildirdi.
BM bütçesine katkılarını son yıllarda düzenli olarak artıran Türkiye’nin bir yandan da kıtaların ve medeniyetlerin kavşağında yer alan İstanbul’u BM merkezi haline dönüştürmek için yoğun gayret sarf ettiğini vurgulayan Erdoğan, kadim tarihi, zengin kültürel birikimi, stratejik konumu ve doğal güzellikleri ile İstanbul’un, BM merkezi olarak Örgüt’ün misyonuna ve hedeflerine çok değerli katkılar sunacağını belirtti.
“Dünya İnsani Zirvesi hassasiyetimizin nişanesi”
Erdoğan, Türkiye’nin, Suriye ve Irak’ta yaşanan insanlık dramı karşısında üç milyon sığınmacıya gösterdiği misafirperverlik ile küresel vicdanın sesi olduğunu aktardı.
“Bu yıl 23-24 Mayıs tarihlerinde ev sahipliğimizde ilk defa düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi, insani dramlar konusundaki hassasiyetimizin bir nişanesidir.” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihte ilk kez insani yardım sisteminin tüm taraflarının İstanbul’da bir araya gelerek, çok önemli kararlara imza attığını hatırlattı.
Erdoğan, Türkiye’nin gelecek dönemde zirvenin sonuçlarının ve verilen taahhütlerin hayata geçirilmesinin yakın takipçisi olacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Öte yandan, uzun süredir farklı terör örgütleriyle mücadele eden bir ülke olarak, terörizmle mücadelede başarının anahtarının uluslararası iş birliği ve dayanışmanın artırılması olduğuna inanıyor ve bu hususta BM’nin öncü rol oynamasını arzu ediyoruz. Sadece ülkemizin değil, tüm uluslararası toplumun güvenliği açısından tehdit oluşturan DAEŞ, El Kaide, PKK, PYD/YPG, DHKP-C ve FETÖ gibi terör örgütleriyle etkin mücadele için tüm BM üyesi ülkelerin göstermekte olduğu dayanışmanın devam etmesini diliyoruz.