Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 9. Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'nde konuştu.
Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nı tertip eden Diyanet İşleri Başkanlığımıza yürekten teşekkür ediyorum. Yarışmamıza 54 ülkeden 94 yarışmacı iştirak etti. Yarışmamızın finali Şanlıurfa'da 23-28 Ekim tarihleri arasında yapıldı. Dereceye girenlerin 94 yarışmacının her birine tebriklerimi iletiyorum. Kur'an-ı Kerim'i hakkıyla okuyan, tatbik eden müminler olmayı Mevla bize nasip etsin diyorum.
İslam alemi bugün geçmişte hiç olmadığı kadar varlık yokluk imtihanından geçiyor. Zorlu bir süreci hep birlikte tecrübe ediyoruz. İsrail'in on yıllardır işgal ettiği, bir yıldan beri soykırım uyguladığı ülkelerin önemli bir bölümü istikrarsızlıkla, çatışmayla, zulümle boğuşuyor. 50 bin masum insanın vahşice katletildiği, sürekli bomba yağdırıldığı, insanlık adına utanç verici günler yaşıyoruz. Katliam kadar acı olan bir başka gerçek kurum ve kuruluşların düştüğü acizliktir. İsrail hükümeti, BMGK'yı değil tüm yapıları esir almıştır. Netanyahu denilen insanlık düşmanını durduracak, katliam şebekesinden hesap soracak bir adım atılmıyor. Uluslararası hukukun yerini artık orman kanunlarının aldığının ilanıdır. 13 aydır çocuklar soykırıma uğruyor, canlı yayında gazeteciler kurşunlarla öldürülüyor. Bünyesine on binlerce personelin çalıştığı kurumlardan hiçbir itiraz gelmiyor. Bu insanlığın tükenişidir. Küresel sistemin kendi kendini feshettiğinin en somut göstergesidir.
İsrail yönetiminin hukuk tanımazlığı bize medeniyet dediklerinin tek dişi kalmış canavar olduğunu hep birlikte hatırlatmıştır.. Nüfusu 2 milyara yaklaşan İslam dünyası olarak maalesef Gazze'de ve Lübnan'da başarılı bir sınav veremedik. Birkaç ülke dışından İslam dünyasından güçlü ses duyulmuyor.
Çünkü bizim Gazze'de yerle bir edilen evlerinin yıkıntıları içerisinde kalmış kardeşlerimize borcumuz, sorumluluklarımız var. Afrika'nın en ücra köşelerinde ellerini semaya kaldırmış kardeşlerimize karşı mesuliyetimiz var. Bu ümitleri boşa çıkaramayız. Biz birbirimize emanet edilmiş kardeşleriz. Buna gücümüz yetmiyorsa dualarımızla kardeşlerimizin yanında olmalıyız. İnsanlığın daha fazla dibe vurmaması için harekete geçmemiz şarttır. Başta yardımsever milletim olmak üzere mazlumlara el uzatmaya davet ediyorum. Rabbim bizlere bu insanlık imtihanını başarıyla vermeyi nasip etsin.