Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da düzenlenen TİSK Ortak Paylaşım Forumu'nda yaptığı konuşmada, ekonomi yönetimine yönelik eleştirilere yanıt verdi.
"Ekonomi yönetimini emanet ettiğimiz arkadaşlarımıza gereken desteği hep verdik, veriyoruz. Bugün de kendilerine ve politikalarına güvenimiz tamdır" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Yeni asgari ücretle çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü bir kez daha yerine getirmiş olduk. Biliyorsunuz 2022 yılında hem işverenimizin yükünü hafifletmek hem de işçimizin gelirini artırmak amacıyla asgari ücretten gelir ve damga vergilerini kaldırdık. Devlet olarak sigortalı başına verilen prim desteğini 500 liradan 700 liraya çıkartarak biz de elimizi taşın altına koyduğumuzu gösterdik.
Elbette aslolan pastayı büyütmektir. Bizim amacımız da zaten budur. Türkiye ekonomisi büyüdükçe ortaya çıkacak katma değerden işçisi, işvereni, emeklisi, memuru, çiftçisi, esnafıyla 85 milyonun tamamı istifade edecektir.
Konfederasyonun temsil ettiği çalışanlar ve işletmelerin ülkenin milli gelirine 200 milyar dolar, ihracatına 100 milyar dolar katkı sunduğunu vurgulayan Erdoğan, istihdam sağlayarak, üreterek, ihraç ederek Türkiye'nin kalkınma mücadelesine destek olan işverenleri tebrik etti.
Türkiye'nin hem küresel riskleri başarıyla yönetecek hem de hedefleri doğrultusunda ilerleyecek kapasiteye sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. İnşallah işçi-işveren ve kamu olarak hep beraber omuz omuza verecek ülkemizi güçlendirme mücadelemizi mutlaka zafere ulaştıracağız."
Ekonomideki olumlu gelişmeleri vurguladı
Erdoğan, ekonomideki olumlu gelişmeleri de vurguladı.
"Gelecek döneme ilişkin yol haritalarımızı belirledik. Cumhuriyetimizin ikinci asrını Türkiye Yüzyılı hedefine ulaşarak taçlandıracağız. Hedefimize adım adım yürüyoruz" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ekonomide önümüzdeki 5 yıla ait yol haritamızı şekillendirdik. Ekonomi yönetimine ve politikalarına güvenimiz tamdır. Tüm jeopolitik risklere rağmen kararların meyvelerini vermeye başladığını memnuniyetle görüyoruz.
Rezervlerimiz güçlendi, uluslararası yatırım girişi arttı, kur hareketleri azaldı. Merkez'in toplam rezervi 145.5 milyar doları buldu. İhracatta Cumhuriyet tarihi rekoru kırıldı.
Enflasyon meselesinin çözümü için yoğun gayret sarf ediyoruz. 2023 enflasyonumuz 64,8 olarak gerçekleşti. Çekirdek ve manşet enflasyonun son aylardaki düşüş eğilimi OVP ile uyumludur. Enflasyondaki etkiler yılın ikinci yarısında daha net hissedilecektir.
Gümrük Birliği'ni güncelleyerek AB ile ticari ilişkilerimizi geliştireceğiz. Hükümetlerimizin alameti farikası olan mali disiplinden taviz vermeyeceğiz. Merkez Bankamızın izlediği politikalarla birlikte finansman maliyetlerinin arttığını görüyoruz. Yatırımı ve ihracatı destekleyici finans imkanları oluşturmanın gayretindeyiz. Enflasyon ivme kaybı yılın ikinci yarısında daha fazla hissedilecek.
Her küresel kriz Türkiye'nin önüne büyüme ve rekabet liginde üst sıralara çıkma konusunda yeni fırsatlar getirmektedir. Ülkemizin risk priminin düşmesi ve reel sektörün uzun vadeli finansmana erişimin çeşitlenmesi bu doğrultuda ümit verici gelişmelerdir. Ekim ayı verilerine göre istihdamın bir önceki yılın aynı dönemine göre 812 bin artışla 32 milyona ulaşmasıdır. İnşallah bunu koruyacak ve daha da geliştireceğiz. Bizim için en önemli husus vatandaşın evine ekmek götürmesini yaşamasını temin edecek işinin olmasıdır."