“Helalleşme” iddiasıyla çıktığı yolda işi TÜİK basmaya kadar vardıran Kılıçdaroğlu’na CHP tarihinden ve tümü resmi kayıtlara dayanan istatistiklerle yardımcı olmak istedik. Bu veriler için devlet kurumlarını basmaya, tehdit etmeye de gerek yok. TBMM ve devlet arşivleri bir tık uzağında…
“Helalleşme” iddiasıyla çıktığı yolda işi Türkiye İstatistik Kurumu’nu (TÜİK) basmaya kadar vardıran Kemal Kılıçdaroğlu’na CHP tarihinden ve tümü resmi kayıtlara dayanan istatistiklerle yardımcı olmak istedik. Bu veriler için devlet kurumlarını basmaya, tehdit etmeye de gerek yok. TBMM ve devlet arşivleri bir tık uzağında…
TARİHE NOT DÜŞEN RAKAMLAR!
CHP’nin tarihi çatışma ve zulümle dolu. ‘‘Halk için halka rağmen” anlayışı ile 27 yıl tek parti diktası ile ülkeyi yöneten CHP, iktidarda olmadığı dönemlerde bile CHP zihniyetinin uygulayıcısı olan askeri ve bürokratik vesayet aracılığıyla baskılarını sürdürdü. Halkın değerleri ile çatışan CHP zihniyeti, binlerce kişinin ölümüne, on binlerce insanın sürgün edilmesine sebep oldu. Seçkin bir zümreye her türlü imtiyazı sunarken milleti açlığa ve yokluğa mahkûm etti.
MİLLETİN HAFIZASI HÂLÂ DİRİ
TEK parti döneminde; aralarında 500’er metre mesafe olmayan camiler satılığa çıkarıldı, 32 bin vakitte ezan Türkçe okutuldu, başbakan ve bakanlar asıldı, CHP’nin zihniyet olarak iktidarda olduğu ve başörtüsü düşmanlığının bayraktarlığını yaptığı 28 Şubat ile binlerce öğretmen istifa ettirildi, memurluktan atıldı, binlerce kız çocuğu okuldan uzaklaştırıldı... Hafızalarda dün gibi taze olan ve CHP’nin başrolü oynadığı Gezi ile yüzlerce kamu aracı yakıldı, ekonomi tepetaklak edildi. Halkın değerleriyle savaşarak bugünlere gelen CHP, milletin hafızasında “Yokluk, baskı, zulüm, idam ve sürgün” ifadeleriyle kodlandı.
***
Bu zulüm, talan, yokluk ve sürgün istatistiklerini millet unutmaz!
11 Eylül 1920 tarih ve 21 numaralı “Firariler Hakkında Kanun” ile kurulan ve pek çok yerde “seyyar mahkeme” hüviyeti kazanan İstiklal Mahkemeleri’nin kapsamı adım adım genişletildi. İstiklal Mahkemeleri’nin son geldiği nokta ise muhalefete yönelik siyasi yargılama mekanizması oldu.
3919
İdama mahkûm edilenlerin sayısı. Resmi olmayan rakam ise 100.000’nin üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
1049
İdam edilenlerin sayısı. Resmi olmayan rakam ise 10.000’nin üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
25 Kasım 1925’te çıkan Şapka Kanunu’na muhalefetten birçok kişi idam edildi.
25 Kasım-4 Aralık
25 Kasım’da Rize’de, 26 Kasım’da Maraş’ta, 4 Aralık’ta Giresun’da çıkan ayaklanmalar şiddet yoluyla bastırıldı.
18
Şapka Kanunu’na muhalefetten idam edilenlerin resmi sayısı. Bu idamların çoğu Sivas, Rize, Giresun, Maraş, Erzurum gibi illerde oldu. Çok sayıda kişi hapis cezalarına mahkûm oldu, sürgüne yollandı.
Takrir-i Sükûn Kanunu 4 Mart 1925 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edildi. Bu yasa ile birlikte hükümete olağanüstü yetkiler verildi ve birçok gazetenin kapısına kilit vuruldu.
6 Mart 1925
Bakanlar Kurulu kararıyla İstanbul’da altı gazete kapatıldı: Tevhid-i Efkâr, Son Telgraf, İstiklâl, Sebilürreşat, Aydınlık ve Orak Çekiç.
7 Mart 1925
Adana’da Toksöz gazetesi kapatıldı
9 Mart 1925
Beş gazete daha kapatıldı: Sada-yı Hak (İzmir), İstikbal (Trabzon), Kahkaha (Trabzon), Presse duSoir (İstanbul), Savha (Adana).
15 Nisan 1925
Tan Gazetesi süresiz olarak kapatıldı. Resimli Ay dergisinin yayınına son verildi.
12 Ağustos 1925
Vatan Gazetesi kapatıldı.
CHP’nin Türkçe ezan dayatması-30 Ocak 1932
32.850
18 yıl süren Türkçe ezan garabeti boyunca en az 32.850 vakit Türkçe ezan okutuldu.
18 yıl
CHP’nin Fatih Camii’nde başlattığı Türkçe ezan dayatması 16 Haziran 1950’ye kadar sürdü. 4 Şubat 1933-Müftülüklere ezanı Türkçe okumalarını, buna uymayanların kati ve şiddetli bir şekilde cezalandırılacaklarını bildiren bir genelge gönderildi. 5 Temmuz 1938 - Hatay’a Türkiye’ye bağlanmasından sonra ilk icraat Arapça okunan ezanları Türkçeye çevirmek oldu. Hatay halkı, Fransız ordusunun bile dayatmadığı bir uygulamayı Türkiye’nin dayatmasını hiçbir zaman anlayamadı.
Dersim Katliamı 1937-1938
13.160
Olaylarda katledilen kişi sayısı
11.818
Sürgün edilenlerin sayısı 15 Kasım 1937 - Seyit Rıza’nın da aralarında bulduğu aşiret reisleri Elazığ Buğday Meydanı’nda idam edildi.
Varlık Vergisi 12 Kasım 1942’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Varlık vergisinin temel amacı ülkede CHP’nin desteklediği sermaye sahiplerinin elini güçlendirmek, ülkede bulunan gayrimüslimlerin mal varlıklarına el konulmasıydı.
Yüzde 72
12 Kasım 1942-17 Eylül 1943- Vergilerin yüzde 72’sinin gayrimüslimlerden tahsil edildi.
Yüzde 2
Vergisini ödemeyen mükelleflere birinci hafta için %1, sonraki haftalar için %2 gecikme zammı uygulandı.
Yüzde 67
Aralık 1942-Ocak 1943- İstanbul’da gayrimüslimlere ait binlerce taşınmaz mülk el değiştirdi. Satılan mülklerin %67 kadarı CHP’nin oluşturduğu sermaye sahipleri, %30 kadarı resmi kurum ve kuruluşlar tarafından alındı. 21 Ocak 1943- İstanbul’da binlerce gayrimüslime ait ev ve işyerleri haczedilerek haraç mezat satıldı.
1229
27 Ocak-3 Temmuz 1943- Tümü gayrimüslimlerden oluşan toplam 1229 kişi çalışmak üzere Erzurum Aşkale’ye yollandı. Sözlü anlatımlara göre bu kişilerin aileleri Aşkale’ye sürülenlerin “sağ dönmeyeceğine” inanıyordu. Çalıştırılacaklara verilen ücretlerin yarısı borçlarına mahsup edildi.
Yüzde 1,08
22 Ekim 1945- 1935 sayımında Türkiye nüfusuna oranı %1,98 olan gayrimüslim azınlıklar, vergiden sonra başlayan göç nedeniyle 1945’te %1,56’ya ve 1955’te %1,08’e düştü.
Diğer olaylar
6
1940- Kâğıt sıkıntısı nedeniyle gazetelerin sayfa sayısı 6 ile sınırlandırıldı. 1941- İstanbul’da un ve şeker sıkıntısı nedeniyle pasta, çörek ve benzeri yiyeceklerin imalatı ve satışı yasaklandı.
193
1945- Boraltan Köprüsü faciasında, Türkiye’ye sığınan 193 Azeri asıllı subay, savaş hukukuna aykırı bir şekilde Sovyetler Birliği’ne iade edildi. Bu askerler Boraltan Köprüsü’nde katledildi.
14 Ocak 1942 tarihinde İstanbul’da yaşayan halk ilk defa temel tüketim ürünü olan ekmeği karneyle almaya başladı.
187,5 gram
15 Ocak 1942- 7 yaşına kadar çocuklar için 187,5 gram, büyükler için 375 gram, ağır işçiler için ise 750 gramlık ekmek. 13 Kasım 1942- CHP halkın arasında kendi temsilcisi olarak gördüğü memuruna bir istisna göstermiş ve ücretsiz giysi yardımı yapmaya karar vermişti. Çıkarılan kanun gereğince, memur ve müstahdemlere, subay ve askeri memurlara, eğitmenlere ve sair memurlara bir defaya mahsus giyim eşyası yardımında bulunuldu. 1943- Kömür tasarrufu amacıyla bazı tren seferleri iptal edildi.
28 Şubat 1997’de olağanüstü toplanan Millî Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu açıklanan kararlarla “irtica”ya karşı başlayan ordu ve bürokrasi merkezli süreç olarak tanımlandı.
1635
1990-2011 yılları arasında “irtica” suçlamasıyla YAŞ kararlarıyla TSK’dan atılan personel sayısı
11000
1997-2001 yılları arasında istifa eden öğretmen sayısı
11890
1997-2001 tarihleri arasında kılık-kıyafet / fişlemeler nedeniyle disiplin cezası alan öğretmen sayısı (memurluktan çıkarma hariç)
210
İrtica gerekçesiyle hakkında rapor tanzim edilen vali / kaymakam sayısı
71
Kaymakamlıktan el çektirilen kaymakam sayısı
331
Hakkında inceleme başlatılan emniyet mensubu sayısı
139
Kılık-kıyafet yasağı nedeniyle kamu görevinden çıkarılan yükseköğretim kurumları personeli sayısı
17.300.000.000-$
28 Şubat sürecinde el konulan bankaların devlete getirdiği yük
251.563.000.000TL
28 Şubat ve sonrasındaki 2001 krizinin oluşturduğu kara deliği kapatmak için ödenen toplam meblağ (iç borçlar)
381.000.000.000$
28 Şubat sürecinin sebep olduğu toplam ekonomik zarar
78.000.000.000$
2001-2007 döneminde yüksek faiz ödemelerinin ekonomiye maliyeti
28 Mayıs 2013’te İstanbul Gezi Parkı’nda başlayan ve yaklaşık 15 gün boyunca geniş çaplı bir kaos ortamı oluşturan eylemlerin faturası Türkiye’ye ağır oldu.
164 milyar lira
Borsa İstanbul’da işlem gören şirketlerin toplam piyasa değeri bile Gezi olayları ile başlayan ve 3 ay etkisini sürdüren dönemde 164 milyar lira geriledi.
8 milyar dolar
1 aylık dönemde yabancı yatırımcılar 8 milyar dolarlık çıkış yaptı.
2,39 dolar/TL
Gezi olayları öncesinde 1,70-1,80 bandında hareket eden dolar/TL, 2,39’a kadar devam eden bir ralli sürecine girerken, söz konusu yükseliş sonucu TCMB, Ocak 2014’te 550 baz puanlık faiz artırımına gitti. Mayıs 2013’te yüzde 4,61 ile tarihi düşük seviyelerine gerileyen tahvil faizleri ise olayların neden olduğu kurdaki yükseliş, enflasyon beklentilerindeki bozulma ve yabancı yatırımcıların satışları ile 3 ayda yüzde 9,25 ile yaklaşık iki katına yükseldi. Gezi olayları öncesinde yüzde 6,13’e kadar gerileyen yıllık enflasyon, sonraki 3 ayda yüzde 8,88’e kadar yükseldi. Olaylar öncesinde yüzde 9 seviyelerinde yatay bir seyir izleyen mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı bir yılda yüzde 10 sınırına, ardından yüzde 10,6’ya kadar çıktı.
