Gökhan Erek / Özel Haber
Türkiye, son günlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nin İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alımında kullanıldığı açıklanan kule şeklinde paralar ve yapılan çelişki dolu açıklamalara odaklandı. Savcılığın olaya el atması ile birlikte hukuki süreç başladı.
İletişimci Yazar Ferhat Murat ise yaşanan gelişmeler, medya, siyaset, kamuoyunun olaya bakış açıları ve olası sonuçları ile ilgili Diriliş Postası’na değerlendirmelerde bulundu.
“AÇIKLAMA YAPMASI GEREKEN İMAMOĞLU’DUR”
Yayınlanan görüntülerin ardından özellikle açıklama yapması gereken kişinin, kendisi ile ilgili, ilgisiz her konuda konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu vurgulayan Ferhat Murat, “Görüyoruz ki ketum bir durum söz konusu. Konuyu detaylı bir şekilde açıklayabilen bir bakış açısı yok.” şeklinde konuştu.
PANDORANIN KUTUSU AÇILDIKÇA…
İmamoğlu, ortaya çıkan görüntülerle ilgili yaptığı açıklamada ‘Usul açısından yanlış ancak Türkiye’de var olan bir durum.’ ifadelerini kullandı.
İmamoğlu’nun, yaptığı açıklamayı değerlendiren Ferhat Murat, savcılık olaya müdahil olduktan sonra, İmamoğlu’nun ‘Üstüme toz bulaştıramazsınız’ noktasından ‘Usul olarak yanlış deme’ noktasına geldiğini belirterek, şunları kaydetti, “İşin içindeki isimlerin konuşma ihtimaline karşın tedbirli bir yaklaşım içerisinde olduğunu görüyorum. ‘Bu konu Türkiye’de olan bir durum’ denilerek geçiştirilebilecek bir konu değil. Pandoranın kutusu açıldıkça işin altından başka skandallar çıkıyor.”
“MUHALEFET MEDYASI OLAYI KAPATMAYA ÇALIŞIYOR”
Muhalefet medyası ve sosyal medyadaki bazı hesapların, yaşanan olayın kapanması noktasında bir yol haritası izlediğini söyleyen Ferhat Murat, “Ama şeffaflık vaadi ile göreve gelenlerin içinde bulundukları şeffaf olmayan ortam, şu anda ciddi soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Benim aslında merak ettiğim konu bu. Çok vahim iddialar var. Bakıyorsunuz ‘Bina alındı’ deniyor ancak dönemin Cumhuriyet Halk Partisi’nde Hukuk Müşavirliği, Avukatlık yapan Mustafa Kemal Çiçek konunun böyle olmadığını, Genel Merkez üzerinden ödemenin yapıldığını ifade ediyor.” dedi.
KİMLER KONUŞMALI?
Görüntülerle ilgili ortada net olmayan, somut delillere dayanmayan, basit sığ açıklamalar dışında konuyu net bir şekilde ortaya koyan bir tablo olmadığını vurgulayan Ferhat Murat, sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Hem İmamoğlu hem de CHP tarafından konunun muhatapları, CHP'nin önceki dönem MYK'sında görev yapan Sayman, önceki Genel Başkan bu konuyu açıklamak zorundadır.”
BUZ DAĞININ GÖRÜNEN BİR KISMI
Yaşananların, buz dağının görünen bir kısmı olduğunun altını çizen Ferhat Murat, sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Netice itibari ile ‘İsrafı bitirdik hizmeti getirdik’ diyenlerin geldiği nokta ortaya çıktı, sobelendiler. Bunun ne olduğu hala birçok açıklama yapılmasına rağmen belli değil. Neyin parası bu, bu para nereden geldi, nereye gitti, kimden geldi? Sadece ‘bağış’ deniyor.”
SİYASİ PARTİLER KANUNU’NDA BAĞIŞ
Siyasi Partiler Kanunu’nda bir partinin bağış alabileceği en üst limitin 54 bin küsur olduğunu, üzerinde bağış alınamadığını hatırlatan Ferhat Murat, “Siyasi Partiler Kanunu’na göre yine çok net bir şekilde yabancı döviz cinsinden bir bağış alınamıyor ama görüntülerde Eurolar, Dolarlar söz konusu.” diye konuştu.
ACZİYETLERLE DOLU TABLO
Ferhat Murat, parti kapatmaya gidebilecek kadar bir sonuç ve CHP’nin Parti Kapatma Davası’nda yargılanmasının bile aslında çok önemli olduğunu belirterek, “Yaşananlar CHP’nin geldiği noktayı gösteren bir şey. Bunun dışında CHP’ye oy verenlerinin beklentilerini ne derece karşılıyor? Şu anda ortaya koydukları ‘Değişim’ dedikleri konu. ‘İsrafı bitirdik hizmeti getirdik’ deniliyor belediyecilik bağlamında. Bakıyorsunuz Türkiye'nin en büyük iki şehrinde hizmet alma konusunda çok ciddi problemler var. İstanbul ve Ankaralının yaşam konforları 2019 yılından daha iyi hale gelmemiş” ifadelerini kullandı.
“ALGI BALONLARI TEK TEK PATLIYOR”
Sadece algılar üzerinden bir politika yürütmeye çalışan bir CHP olduğunu dile getiren Ferhat Murat, şunları söyledi, “O algı bulutları, gözlerini o kadar çok kör etmiş ki para alışverişlerini bile aleni bir şekilde herhangi bir ofiste, büroda yapabilecek hale gelmişler. Kendilerini çok zirvede görmüşler baktığınızda. Gerçekler bir bir ortaya çıktıkça aslında algı balonlarının hepsinin tek tek patladığını görüyoruz.”
GÖRÜNTÜLERİ KİM SERVİS ETTİ?
İmamoğlu ve Özgür Özel ekibini, CHP içerisinde ciddi bir şekilde istemeyen grup olduğunu aktaran Ferhat Murat, “Bu noktada görüntülerin kamuoyu ile paylaşılması noktasında CHP’nin önceki dönemdeki örgüt mensupları veya CHP'nin ağır toplarının bu sürecin içinde olma ihtimalini öngörüyorum ama bunu bir delil veya bir belgeye dayandırarak söylemeyelim. CHP içinde kırgınlık söz konusu. İnsan psikolojisinde doğal olarak İntikam hissiyatı ağır basabilir. Bu da birçok konunun önünü kapatabilir diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
“HIRSIZIN HİÇ Mİ SUÇU YOK”
Ferhat Murat, görüntülerin muhalefet kanadından servis edildiğini düşündüğünü vurgulayıp, “Şu nokta önemli bakın muhalefet medyası şu anda neyi ön plana koymuş? Avukatın hangi partili olduğu, geçmişteki sosyal medya paylaşımları, yaptığı paylaşımın hukuken suç olduğu ve meslekten men etmeye gidebilecek bir noktada olduğunu kendine argüman olarak koyuyor ve bunu tartışıyor. Burada sormak lazım bu konuyu bu şekilde bu kadar anlatıyorsunuz ama hırsızın hiçbir suçu yok?” ifadelerini kullandı.
KONUNUN MUHATAPLARI VE SORU İŞARETLERİ
Konunun muhatapları içinde yer alan insanlar ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Ferhat Murat, şunları dile getirdi, “Bir tanesi İstanbul Meclis Üyesi ve İmamoğlu'na en yakın isimlerin başında gelen Fatih Keleş. Fatih Keleş'in ve İmamoğlu'nun inşaat şirketinin Genel Müdürü Tuncay Yılmaz'ın, orada yer alması ile ilgili İmamoğlu’nun hesap vermesi lazım. İmamoğlu’nun danışmanı Meclis Üyesi Fatih Keleş’in ve kendi şirketinin genel müdürünün parti binası alım satımında ne işi var? Bunun hesabını vermesi lazım. Fatih Keleş'in her cuma İBB'nin Florya Konutu’nda İBB'nin yönetiminden isimler, daire başkanları ve müdürleri ile toplantılar yapıp, talimatlar verip vermediğinin aydınlatılması lazım. Bunun dışında da yine Fatih Keleş'in özellikle kayıt dışı paralar alarak mülkiyeti orman arazisine ait olan rezerv veya ruhsatı biten maden ocaklarını birilerine peşkeş çekip çekmediği savcılık araştırması sonucunda çıkacak ama seçimlere çok uzun bir süre yok. Burada muhatapların konu ile ilgili soru işaretlerini ortadan kaldırması gerekiyor.”
İDDİALAR NEDEN ÇÜRÜTÜLMÜYOR?
Görüntülerin, pazar gecesi ortaya çıktığını hatırlatan Ferhat Murat, “Pazartesi günü insanlar bunu yayınladı, sorular sordular. 12 veya 13 saat sonra CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından yapılan ve altı doldurulmayan, birçok noktada kendi kendini de ihbar eden bir açıklama yayınlandı. Sizin elinizde zaten arşivler, ödeme dekontları veya tutanaklar söz konusu ise bu konu Türkiye'nin gündemine gelmiş sosyal medyada trend topic olmuş. Siz 12 13 saat neyi bekliyorsunuz? Anında yayınlarsınız belgeleri ve çürütürsünüz ortaya atılan iddiaları.” dedi.
TEHDİT 2020 YILINDAN BERİ YAPILIYORSA…
Görüntüde yer alan kişilerin, avukat tarafından tehdit edildiğini iddia ettiklerini aktaran Ferhat Murat, “Bu tehdit 2020 yılından beri yapılıyorsa neden suç duyurusunda bulunmadınız veya suç duyurusunun ardından böyle bir şeyin geleceğini öngörerek açıklamanızı hazır etmediniz? Demek ki burada farklı bir durum söz konusu. Bunun net bir şekilde görülmesi lazım.”
“TÜRK MİLLETİ’NİN HAKLARINDAN ÇALIŞIYORSUNUZ”
İl Başkanlığı Binası için 40 milyonun üzerinde bir satıştan bahsedildiğini aktaran Ferhat Murat, “Ama bunun 15 milyonu elden ödeniyor. 30 milyon üzerindeki bir kısım Genel Merkez tarafından ödeniyor. En basit ifade ile burada bir vergi kaçakçılığı söz konusu. Siz Türkiye'nin iktidarına talip bir siyasi parti olarak alenen Türk halkının milletinin haklarından, vergisinden çalıyorsunuz. Bu da çok tutulabilir bir taraf değil. Baktığınızda bir tane yanlış var. Bir yanlış başka birçok yanlışı da ön plana çıkartıyor bir yanlışı bir problemi bir skandalı örtmek isterken yeni skandalların peydah olduğunu görüyoruz. Demek ki burada doğru olmayan birçok konu var. İlk gün görüntüdeki kişilerden birinin İmamoğlu'nun şirketinin genel müdürü olduğu bilinmiyordu bu çıktı ortaya.” ifadelerine yer verdi.
KAYIP TRİLYON DAVASI
Ortadaki usulsüzlükten dolayı CHP’nin kapatılmasının da söz konusu olabileceğini belirten Ferhat Murat, sözlerini şu şekilde sonlandırdı, “Refah Yol Dönemi’ndeki ‘Kayıp Trilyon Davası’nın nedeni tam da bu. Siyasi partilerin alabileceği resmi bağış miktarları ortada. 54 bin küsur lira. Bunun üzerinde mi üzerinde, orada kulelerle balya balya paralar görülüyor. Tutanakta da özensiz bir şekilde 10 ceş milyon diye yazılmış. 15 milyon liralık bir tutar olduğu ve bunun mal sahibine verildiği ifade ediliyor. Neresinden tutarsanız, elinizde kalan bir iş. Binanın satın alındığı kişi geçtiğimiz aylarda Büyükçekmece'deki rüşvet skandalında tutuklanan isimlerden bir tanesi. İpi çektikçe pis koku geliyor, tuhaf bir iş bakalım daha ne çıkacak işin içinden."