Pazartesi günü başlayacak duruşmalar, Uluslararası Adalet Divanı tarihindeki en büyük dava olarak nitelendiriliyor. Küçük ada devletleri tarafından uzun yıllardır yapılan lobicilik çalışmalarının ardından, BM Genel Kurulu 2023 yılında mahkemeden bir görüş talep etti. Amaç, devletlerin iklim değişikliği konusundaki yasal yükümlülüklerini netleştirmek.

Pasifik ada ülkesi Vanuatu'nun hukuk ekibine liderlik eden Margaretha Wewerinke-Singh, "İklimi tahrip eden eylemlerin yasa dışı olduğunu mahkemenin teyit etmesini istiyoruz," dedi.

ABD'ye göre Sudan'da soykırım var, Gazze'de yok! ABD'ye göre Sudan'da soykırım var, Gazze'de yok!

Ada Devletlerinin Mücadelesi

Deniz seviyelerinin küresel olarak 2013-2023 yılları arasında ortalama 4,3 cm yükselmesi ve bazı Pasifik bölgelerinde bu oranın daha da fazla olması, Vanuatu gibi küçük ada devletlerini uluslararası hukuka yönlendirdi. Vanuatu’nun İklim Değişikliği Elçisi Ralph Regenvanu, "İklim değişikliğinin ön saflarında yaşıyoruz. Topraklarımızın, geçim kaynaklarımızın ve insan haklarımızın yok oluşuna tanık oluyoruz," dedi.

Mahkemenin Soruları ve Önemi

Mahkemede ele alınacak iki ana soru var:

  1. Uluslararası hukuk kapsamında ülkelerin, insan kaynaklı sera gazı salınımlarına karşı çevreyi koruma yükümlülükleri nelerdir?
  2. Hükümetlerin, iklimi ve çevreyi önemli ölçüde zarara uğratan eylemleri veya eylemsizliklerinin yasal sonuçları nelerdir?

Bu sorular, özellikle iklim krizinden en çok etkilenen küçük ada devletlerine ve gelecek nesillere odaklanıyor. BM’nin İklim Değişikliği Paneli, yargıçlara duruşma öncesinde artan küresel sıcaklıklarla ilgili bilimsel veriler sundu.

Sonuçlar Ne Anlama Geliyor?

Mahkemenin kararı bağlayıcı olmasa da, bu karar gelecekteki yasal işlemlere ve davalara temel oluşturabilir. Ayrıca, ülkelerin sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik yükümlülüklerini daha fazla gündeme taşıyabilir.

Pacific Islands Students Fighting Climate Change grubundan Vishal Prasad, "Bu dava bizim ve Pasifik Adaları için bir hayatta kalma meselesi. En büyük ekonomiler bu krizi ciddiye almıyor. ICJ, ön saflardaki insanların haklarını korumalı," dedi.

Küresel Hareket ve Daha Önceki Kararlar

Geçmişteki birçok uluslararası mahkeme kararı, hükümetlerin sera gazı emisyonlarını azaltmada daha fazla sorumluluk üstlenmesini zorunlu kıldı. Özellikle Hollanda’da 2015 yılında alınan karar, iklim değişikliğine karşı korumanın bir insan hakkı olduğunu ve hükümetin vatandaşlarını koruma görevi bulunduğunu belirtmişti.

Kaynak: Haber Merkezi