Türkiye’de 2024 yılında bitkisel üretimde genel azalma kaydedildi Türkiye’de 2024 yılında bitkisel üretimde genel azalma kaydedildi

Birleşik Krallık bakanı Nick Thomas-Symonds, İşçi Partisi hükümetinin AB ile ilişkileri yeniden düzenlemek üzere seçilmesinin ardından 15 Temmuz'da Brüksel'de. Başbakan Keir Starmer, hayvanlar ve turne müzisyenleri için sınır kontrollerini hafifletme ve "berbat" diye nitelenen Brexit anlaşmasını düzeltme sözü verdi. Ancak Birleşik Krallık'ın totemik finansal hizmetler sektörü için neler yapabileceği konusunda nispeten sessiz kaldı.

Sektörün kendisi de AB ile daha sıcak ilişkilerden kazançlı çıkabileceği konusunda umutlu görünmekle birlikte, Brexit'in bunca acısının ardından nelerin başarılabileceği konusunda hala temkinli. 

Finans Sektörünün Brexit Sonrası Durumu

İngiltere'nin ekonomik çıktısının %12'sini temsil eden finans sektörü, giderek daha da kırılganlaşan Brexit görüşmelerinin yükünü çekti. Boris Johnson'ın çıkış anlaşması, Birleşik Krallık kurallarının AB kurallarına yeterince benzer kabul edildiği ve belirli sektörler için sınırlı pazar erişiminin olabileceği eşdeğerliğe dayalı bir ilişki vaat ediyordu. Ancak Brüksel bu konuda bile ayak sürüyerek sadece bir alanda - finansal takas odaları için - eşdeğerlik teklif etti. AB, 2023'te Kuzey İrlanda sınırıyla ilgili daha geniş bir çıkmaz çözüldükten sonra işbirliğinin ayrıntılarını belirleyen bir memorandum imzaladı.

Finans sektörü, Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılmasıyla ilgili kamuoyu açıklamalarında kesinlikle arka planda kaldı. Starmer'ın Downing Street'i ve Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı David Lammy, olası işbirliği alanları olarak Ukrayna'nın desteklenmesi ve iklim değişikliğiyle mücadeleye işaret etti. Ancak finans sektöründeki pek çok kişi, cini şişeye geri koymak için artık çok geç olduğunu savunuyor.

Gelecekteki İlişkiler ve Kazanımlar

Bazı uzmanlar, AB ile daha sıcak ilişkilerin bazı ödüller getirebileceğini düşünüyor. Mifid olarak bilinen AB finansal ticaret kurallarında, Birleşik Krallık yatırım şirketlerinin kıta müşterilerine daha kolay hizmet vermesini sağlayacak önemli eşdeğerlik kararları hala alınmayı bekliyor. Eski İtalya Başbakanı Enrico Letta'nın yakın zamanda önerdiği tek pazar reformlarının da etkisiyle, AB'nin denklik sisteminin nasıl işlediğine dair zihniyetinde de bir değişiklik olabilir.

Teknoloji düzenlemeleri gibi alanlarda kaydedilecek ilerlemeler inovasyon odaklı finans sektörüne de yardımcı olabilir. Hayward, yapay zeka konusundaki işbirliğinin faydalı olduğunu belirtirken, finansçılar da AB'nin veri akışına ya da ABD'li bulut bilişim sağlayıcılarının kullanımına getirdiği kısıtlamaların kendilerini engellediğini söylüyor.

Starmer, Avrupa'nın talepleri konusunda alçakgönüllü olunması gerektiği konusunda uyarılarda bulunurken, Avrupa Bankacılık Federasyonu lobi grubu CEO yardımcısı Sébastien de Brouwer, Brexit'in Avrupa için de sorunlar yarattığını ve AB'nin Londra ile daha fazla işbirliği yapması gerektiğini belirtiyor.

Sonuç olarak, Birleşik Krallık'ın finans sektörü için AB ile daha sıcak ilişkiler potansiyel faydalar sağlayabilir, ancak kaybedilenlerin geri kazanılması zor görünüyor.

Kaynak: Haber Merkezi